"Jun planımızı anladın değil mi?" sordu Hyunjin.
"Anladım baba."
"Hadi koçum güveniyorum sana!" dedikten sonra Minjun ağlayarak Felix'in yanına gitti.
"Minmin ne oldu kuzum?"
"Baba benim neden bir kardeşim yok?"
"Nereden çıktı bu şimdi?" dedikten sonra Hyunjin'de geldi. Şaşkınca Minjun'a baktı. İkiside çok iyi oyuncular.
"Oğlum neden ağlıyorsun?"
"Baba, ben kardeşimin olmasını istiyorum!" Hyunjin, Minjun'un yanına çöküp gözyaşlarını sildi ardından göz kırptı. Sonra tekrar ayağa kalktı.
"Babacığım o yüzden ağlanır mı ya, sıkma sen canını." Felix'e döndü.
"Napsak yapsak mı söyle çilli minik bir Lix?" diye sorunca Felix kaşlarını çattı.
"Min bana doğruyu söyle babanla anlaştınız mı?" diye sorunca Minjun ve Hyunjin birbirine baktı. Hyunjin hayır anlamında kaşlarını kaldırdı.
"Min gözlerime bak." Minjun söylememek için direniyordu. Ellerini ile oynuyordu. Felix bu hareketin ne anlama geldiğini iyi biliyordu.
"Of tamam ya! Gitme oğluşumun üstüne, ben söyledim."
"Hyunjin planlarına Min'i alet etmeyi ne zaman bırakacaksın?"
"Bir bir takımız değil mi Jun?" Minjun'a dönerek sordu Hyunjin.
"Evet!" Felix derince nefes verdi.
"Ama yinede iyi ilerledik!" dedi Minjun.
.
3 ay sonra
Changbin bahçelerinde barbekü partisi verdiği için herkes Jeonbin çiftinin evindeydi.
"Mal Hyunjin sağ tarafta erikler!" bağırdı Minho. Seungmin erik aşerince oy birliği ile Hyunjin'i ağaca çıkarmışlardı.
"Ben burdan düşersem varya."
"Çok konuşma lan." Minho ağacı sallayınca Hyunjin dallara sıkı sıkı tutundu.
"PİÇ YAPMA!" hepsi kahkaha attı.
"Hyunjin! Çocukların yanında nasıl konuşuyorsun?"
"Lix afedersin ama burdan düşsem direkt ölürüm."
"Öyle deme. Bak şu tarafta da erik var." Felix eliyle soldaki olmuş eriklere doğru işaret etti.
"Ya neden ben peki?" bıkkınca sordu Hyunjin.
"Aramızda en yaşlı Chan, yaşlı kalbi dayanmaz kalp krizi falan geçirebilir. Changbin desen çıksa bütün erikleri yer bize kalmaz. Ben de yükseklik korkusu var. Aramızdaki en uygun kişi sensin." açıklama yaptı Minho.
"Tanrım ne günah işledim!"
"Çok konuşma da şu erikleri topla Hyunjin."
"Çik kinişmi di şu irikliri tipla Hyinjin." Chan'ın taklit etti. Chan ağacı salladı.
"CHAN!"
Hyunjin zar zor erikleri toplamış, Seungmin eriklerine kavuşmuştu. Etler piştikten sonra bahçeye uzun bir sofra kurdular.
"Amca çooookkk güzel olmuş." Changbin Chan'a gururlu bir bakış atmıştı. Son faciadan sonra kimse onu mutfağa sokmuyordu.
"Afiyet olsun kuzum." Chan göz devirdi. Minho Chan'a inat konuştu.
