8.Bölüm

88 20 11
                                    

İyi okumalar♡^^^Uyandığımda heryerim tutulmuştu çünkü gece koltukta uyuyakalmıştım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

İyi okumalar♡
^^^
Uyandığımda heryerim tutulmuştu çünkü gece koltukta uyuyakalmıştım. Ve beni ne uyandırdı desem sevinirsiniz? Bir kapı zır zır zır çalıyor iki ağrıdan. Kapıyı açmaya korkuyo olsam bile seri adımlar ve uykulu gözlerle kapıyı açmaya gittim. Kapıyı açtığımda ilk önce beni siyah bir pantolan karşıladı sonra kafamı biraz daha yukarı kaldırınca beyaz bir gömlek bir tık daha kaldırınca bir yüz gördüm ve kafamı hemen salladım. Uykumu açmak ister gibi. Gözlerimi kaşıdım ve bu kişinin MERT DEMİR AĞIRBAŞ olduğunu anlayıp kapıyı yüzüne kapattım. Sırtımı kapıya yasladım ve bana söylenen sesleri dinledim. "Gel dedin,geldim." Dedi. Ee hani bu ahlaksız bir teklifti...

"İyiki uykunda yakalamışım çok tatlısın." bu adam ne için geldi.

'Eyku uyğunta yagalamişum çık tatlisun' diyerek onu benim yerime taklit etti içimdeki şeytan. Ve buna maalesef sesli güldüm.

"Neye gülüyorsun?" Allah'ım bu adam heryerde de sorguya çekemez ya bir cevap vermek yerine susmuştum ki "Hadi yoruldum. Telefonumu ver" dedi. Dün dediklerimi hatırladım ve bunu dediğimi unutmuştum. Ha birde eve çağırmışım pisliği. Ve oda gelmiş.

Benim telefonu vermem için ilk önce üstümü başımı düzeltmem gerekiyordu ki ben direkt uyanınca üstümü giymeyi bırak kahvaltı bile yapmam. Hatta dışarıya çıkmayacaksam hiç üstümü değişmem. Acı tasyon yaparak "Ahh çok üzgünüm ki bugün biryere gitmiyorum. Ve bence daha fazla beklemeyin çünkü ben içeriye gidiyorum." dedim tek nefeste. Guinnes rekorlar kitabına yazılmam gerekiyordu. Beklediğimden fazla inatçı çıkan adam inatçı bir sesle

"Biryere gittiğimizi söylemedim zaten." dedi net ve keskin bir ifadeyle. Aynı tavırla hemen cevabını verdim. "Biryere gittiğimizi iddia etmedim zaten" dedim. Birşey daha ekledim. "Vede gitsek de ben gelmem." Ayakta durmaktan artık ayaklarım agırmıştı. "Ayakta durmaktan çok yoruldum ben içeriye gidiyorum ve televizyonun sesini yükseltiyorum. Siz de ay pardon sen de evine gitsen iyi olur çünkü polisi aramama mılım kaldı." dedim.

"Hem gel diyorsun hem kovuyorsun bunda bir zıtlık var." dedi. Bu adam olmayan adam beni cıldırtıyor.

"Sen de gel dememi ahlaksız bulduğunuz için sanki kendin çok ahlaklıymışsın gibi kabul etmiyorum dedin." dedim.

"Bunda da bir zıtlık var demekki zıtlıklar oluyormuş ben gidiyorum. Zaten ayakta durmaktan ayaklarım ağırdı 1 hafta ayak ağrısı çekicem senin yüzünden. Gururuma yenik düştüm ama bu gelmiyeveğim anlamına gelmez." dedi utangaç ve sinirlo bir tonda. Hemen ardından merdivenden inme sesleri geldi. Bilseydim hemen söylerdim bunu. İçeriye bu sefer odama geçtim ve sehpamın üstünde duran amip kafalının telefonunu aldım. Aklıma dediğim bir şey geldi.

'Telefonunu da köşeye koyuyorum bir dahada ellemiyicem madem evimi biliyorsun gelde al!' Demiştim ve aklıma bu seferde Mert'in dedigi bir şey geldi.

'Bunda da bir zıtlık var demekki zıtlıklar oluyormuş ben gidiyorum.' yüzüme sebepsizce bir tebessüm oldu ve "Zıtlıklar yaşanabilirmiş" dedim kendi kendime ve telefonu huzurla açtım.

^^^
Buu bölüm de bitti. 🥳🥳

Okurken zevk aldınız mı??

Bayy.

Fıstıklı Çikolata |TEXTİNG|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin