_°yağmur°_

143 8 11
                                    

Bana yaklaştığını nefes alış verişinden hissedebiliyordum. Bu sesin sahibinin de murat olduğunu çok iyi biliyordum. Neden gelmişti ki ? Neden benim yüzümden annesine karşı çıkmıştı ? Benim buna hakkım yoktu. Annesiyle arasını bozmaya hiç mi hiç hakkım yoktu. Bu olanlar bana yeterince acı veriyordu zaten. Şimdi arkamdan gelip benimle ilgilenmesini ben haketmiyordum. Bu kadar iyi yürekli bi adam bana ve yalnızlığıma fazlaydı. Ben bu adamdan ve ailesinden artk uzak durmalıydım.

Hareket etmeden denize bakıyordum. Dalgaların kayalıklara çarpması beni ürkütsede aynı pozisyonda durmuş öylece ağlıyordum. Murat yanıma gelmiş yan tarafımda sessizliğime meydan okurcasına benim gibi denize bakıyordu. Bana bu kadar yakın olması nefes alış verişimi zorluyordu. Bunu bana yapmamalıydı. Beni yanlızğımla baş başa bırakıp gitmeliydi.

Ellerimi bağdaş kurmuş yağmurun yüzüme yağdırdığı her damlasını tenime düşmesine izin vermiştim. Göz yaşlarım ve yağmur damlası iki aşık gibi tenimden dudaklarıma doğru süzülüyordu.Muratta izin verircesine inatla yüzünü göğe kaldırmış milyonlarca yağmur damlasına haykırır gibi yüksek sesle :

"Bu yağmur kanımı boğan bir iplik
Tenimde acısız yatan bir bıçak
Bu yağmur yerde taş ve bende kemik
Dayandıkça çisil çisil yağacak.

Bu yağmur delilik vehminden üstün;
Karanlık kovulmaz düşüncelerden.
Cinlerin beynimde yaptığı düğün
Sulardan, seslerden ve gecelerden."
(Necip fazıl kısakürek)

Bu sözler bir şiirin mısraları olmalıydı. Söylediği her sözde kendime pay çıkartmaya çalışıyordum. Bana karşı söyleyemediğini anladığım halde.Bu sözler bu sesle birlikte müthiş bir ahenk içerisindeydi. Şiire olan sevgim biraz daha artmıştı. Her söylediği sözde yuzene hayranlıkla bakıyordum. Gözlerim o siyah gözleriyle buluşmasa da o güzel yüz çehresiyle beni benden almıştı. Soluğum kesilmisti. Şimdi bir balık gibi kendimi denizin derinliklerine atabilirdim.

İçimden bir ses göğsüne doğru yaslanıp bu huzur veren yağmurun altında ıslanmamı söylüyordu. Ama bunu yapamazdım. Onun İslama olan düşkünlüğünü bildiğim halde bile bile haram işlemesine razı gelemezdim. Ona sarılan ben olacaktım ama yinede o da haram işlemiş olabilirdi. Düşündüğüm şeye bak deliydim ben hemde normal olmayan delilerden.

Murat sadece bi kız olarak tek başıma bilmediğim bir şehirde yanlız kalmama izin vermeyecek kadar yürekli bir adamdı. Belki de benden hiç hoşlanmıyordu. Dediğim gibi mecburiyetten yanımdaydı.

Sesi kesilmişti. Ama ben hala yüzüne bakmaya devam ediyordum. Neydi şimdi bu şiir ? Niye okumuştu ki ?
Niye okuduysa okudu banane yani.
Bakışlarımı denize doğru çekerek suskunluğuma devam ediyordum. Çok şükür ki Murat artk birşeyler söyleyecekti ;

"Daha fazla bu yağmurda ıslanma hadi gidiyoruz. "

Huysuz bir çocuk gibi yüzene doğru bakarak ;

"Sizinle hiç bir yere gelmiyorum Murat bey "

Bu söylediğime fazlasıyla kızmış olmalıydı ki ses tonunu olduğundan daha fazla yükselterek ;

"Meryem dediğimi yap ve yürü !!"

Bana bu ses tonu ile konuşmaya hakkı yoktu. Bende sinirli bir yüz ifadesiyle ona dönüp ;

"Sizinle gel-me-ye-ce-ğim anladınız mı ? Gidin burdan bana bakmaya mecbur değilsiniz. Ben kendi başımın çaresine bakabilecek yaştayım."

Söylediğim şeye bak kendi başımın çaresine bakabilecek yastaymışım. Kesin öyledir yani.

Ben bunları düşünürken Muratta bana kaçamak bakışlar atarak ;

"Meryem işimi daha fazla zorlaştırmadan yürü!!!"

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 27, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Neden sevdin beni ?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin