11.Bölüm

662 48 12
                                    

O olayın üstünden 2 gün geçmişti. Ordan geldikten sonra alvini bir şifacıya götürmüştük. Şifacı alvinle ilgilenirken Drew de benimle ilgilenmişti üstümde sadece küçük küçük yaralar vardı doğrusu ben gerek yok demiştim. Ama o bunu kabul etmemiş illa bakalım diye tutturmuştu.

Ordan sonra alvini benim evime getirmiştik. Durumu o kadar ciddi olmasada dinlenmesi gerekiyordu.

Robert da biz eve geçince gelmişti. Drew ona gizli bir şekilde adamları naptığını sormuştu ama benim kurt kulaklarım sayesinde adamları tek tek parçaladığını öğrenmiştim. Bunu duyunca hiç üzülmemiştim ama midem bulanmıştı.

Daha sonra bu 2 günde olan şeylerse drew ve robertın benim evimde kalması olmuştu.

Ne kadar onları göndermek istesemde biz iyi olana kadar gitmiyceklerini söylemişlerdi.

□■□■□■□■□■□■□■□■□■□■□■□

Bahçeye çıkmış bitkilerimi suluyordum.
Yaralarım iyileşmeye başlamıştı. Alvin daha iyi gözüküyordu. Herşeyiyle Robert ilgileniyordu bana hiç gerek kalmıyordu.

O ikisinin arasında bir şeyler olduğunu düşünüyordum. Bitkilerimi sularken dikkatimi evden çıkan drewe kaymıştı.

Balkona çıkıp oturmuş bir sigara yakmıştı. Beni görmesine rağmen gözlerini başka tarafa çevirmiş o tarafa doğru bakmaya başlamıştı.

Bitkilerimi sulamayı bitirip yanına gitmiştim.

"Hey bana da bir tane versene" dedim Bana yan bir bakış atıp.

"Olmaz" demişti

"Neden olmazmış bir tane vermekten ölmezsin herhalde "

Yandan gülüp.
"Ben zaten ölmüyorum ama sen bilirsin tabi ve zararlı o yüzden içemezsin" diyip içmeye devam etmişti.

Elindeki pakete uzanıp bir tane kapmıştım ama çakmağım yoktu.

"Hey çakmak verirmisin"
Omuz silkmişti. Öfkeyle soluyup. Çenesinden tutup sigaramın ucunu onun sigarasına bastırıp yanmasını sağladım.

Çenesinden elimi çekip önüme dönmüştüm. Tabi onun bana şaşkın bakışlarını da fark etmiştim. Kendi kaşınmıştı.

Bir süre sigara içmiştik. Bana bir şey söylemek istiyor gibi bakıyordu. Tam ne istiyorsun diye soracaktım ki uzaktan gelen kurtlara gözüm takılmıştı.

Bizim sürüden gibi gözüküyorlardı. Drew onları bilmediği için ayağa kalkıp tetikte bekliyordu herhangi bir saldırıya karşı.

"Sakin ol bizim sürüdenler" dememle biraz da olsa rahatlamıştı.

Bahçenin girişine yaklaşıp. Onlara doğru yürüdüm. Beni görünce hemen eğilmişlerdi.

Başlarını kaldırmalarını istemiştim.

"Ne için gelmiştiniz" dedim

"Efendim babanız saldırıya uğradığınız duydu ve bizi yolladı"

Babam nasıl öğrenmişti de bu adamları yollamıştı buraya.

"Babama iyi olduğumu söyleyin" beni başlarıyla onaylayıp kurt haline geçip selamlamış ardından hızlı bir şekilde yola çıkmışlardı.

Arkamı döndüğümde Drew in beni izlediğini görmüştüm.

Onunla birlikte eve girdik.

■□■□■□■□■□■□■□■□■□

1 hafta çok sıradan geçmişti düğün günü gelmiş. Şuan ne mi yapıyorduk tabi ki damatlık giyiyorduk.

Benim ki beyaz, Drew in siyahtı. Hazırlanmış ve birlikte düğünün yapılacağı bahçeye çıkmıştım. Ben Drewin koluna girmiş etrafa bakarak gülümsüyordum.

Benim için bu evlilik gerçek olmasada vatandaşlarım için gerçekti.

Birlikte ilk dansı gerçekleştirmiş. Nikahın kıyıcak memurun nikahı kıymasını bekliyorduk nihayet şu evet, hayır kısmına geçebilmişti.

Drew sakin bir şekilde "evet" demiş sıra bana gelmişti. Ailem reddedersen sorun değil bakışları atıyordu bana
Adama dönüp bende " evet" demiştim.

Daha sonra imzalar atılmış müzik ve dans kaldığı yerden devam etmişti.

Drew ile birlikte bir kaç kere daha dans etmiştik.
.
.
.

Nihayet düğün bitmiş. Evimize gelmiştik.

Yatak odasında yatak da oturmuş şimdi ne olacağını düşünüyordum.

Düşüncelerime dalmıştım ki kapı açılmış Drew elinde 2 kadehle girmişti. İçinde kırmızı şarabın olduğun düşünüyordum.

Birini bana uzatmıştı. Elinden alıp içemey başladım.

!!!SMUT!!!

Kadehin hepsini bitirip komodine bırakmıştım. Drew de benim gibi yapmıştı.

Üstüme eğilmeye başlamıştı.
"İlk ve son soruşum dur dersen dururum " bir süre düşünmüş zaten daha önce yaptığımız bir şey olduğu için çok takmamaya karar vermiştim.

Kollarımı boynuna dolayıp kendime çektim. O da beni anlamış olmalı ki dudaklarıma yapışmıştı.

Birbirimizi nefesiz kalasıya kadar öpmüştük.

Daha sonra drew üstümden kalarak takım elbisesini çıkarmaya başlamıştı ama düğmelerine dayanamamış ve koparım çıkarmıştı. Tamamen çıplak kalınca benim üstümü de tamamen çıkarmıştı.

Çenemde başlayıp kasıklarıma kadar hem yalamış hemde emmişti.

Başının daha fazla aşağı inmesiyle napıcağını anlayıp onu durdurmaya çalışmıştım.

"Drew yapma orası pis" benim böyle söylenmeme aldırmamış. Deliģimi yalayı emmeye başlamıştı.

"Ahm drew lütfen dur hmm" inlememle birlikte daha da iştahlı emmeye başlamıştı.

İşi bitince başını kaldırmış benim dağılmış yüzüme bakıp komodine uzanmıştı.

İçinden kayganlaştırıcı çıkarıp aletine dökmüştü.

"Prezervatif takmamı istermisin" demişti. Ben bir alfaydım hamile kalamazdım yani Benim için sorun olmazdı.

"Sonra temizlerim dersen sorun değil"
Demiştim.

Beni dizlerimin üstünde pozisyona sokup aletini deliğime sokmuştu. Canımın acısıyla izleyip.

"Acıyorrr,çıkarrr" Diye acıyla konuşmuştum.

"Sakin ol birazdan geçicek zevk alıcaksın.

Biraz içimde beklemiş daha sonra içimde belli bir ritimde hareket etmeye başlamıştı.

Acım azalmış yerini zevke bırakmıştı.

İçimde bir noktaya vurmasıyla derince inlemiştim. Benim inlememle o noktaya vurmaya başlamıştı. Aletimin zevkten seğirdiğini hissedebiliyordum.

Bir kaç vuruştan sonra boşalmıştım. Boşlamamın etkisiyle kendimi salmıştım. Ama Drew hala başlamadım için beni bırakmıyor belimden destekliyordu.

O da bir kaç vuruştan sonra içime boşalmıştı. Sıcacık ve değişik hissettiriyordu.

İçimden çıkınca yatağa yıkılmıştım. Gözlerim yorgunluktan kapanmaya başlamıştı. Uykuya dalarken bedenimin havalandığını hissetmiştim.

Ama çok fazla uykum olduğu için uyuya kalmıştım.



Sonunda yazıp atabildim. Kontrol etmeden atıyorum yazım hatalarım olabilir.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jan 14 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Love Of The Dark (Boy×Boy)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin