ÖLÜ SENARYO

ÖLÜ SENARYO'YA HOŞGELDİNİZ

Bazen şehrin herhangi bir yerine hızlıca alışırsın. O yer olmadan yaşayamam dersin ama yaşamak zorunda kalırsın.
Bitti
Bu kez gerçekten bitti galiba..
İkimizde hatalıydık. Benim ona yalan söylemem,onun bana...söyledikleri çok canımı yaktı. O tokadı haketmişti.

Şimdiden özlemiştim.
"Ya arda bırak içicem been"elimdeki şarap şişesini çekmeye çalışıyordu ama başarısız oluyordu. Sinirden kendimi içkilere vurmuştum.
Arda ise başımda benim içmemi engellemeye çalışıyordu.

"Ben onu seviyorruum arda! O neden beni sevmiyoo"diye isyan ettim. Ela gözleri kısa süreliğine telefona kaydı ve tekrardan bana çevirdi bakışkarını"kalk gidiyoruz"kaşlarımı çattım.

"Nereye?"

"Kartal'a"dedi. Gülümseyerek keyifle ayaklandım"hadi uçur beni sevgilimee"

"Uçurucam seni sevgiline,merak etme"dedi.
Kolumdan tutarak düşmemem için destek oldu. "Baak ne kadar güzel yürüyirum görüyor musun?"bakışlarım yerde zıplayarak ilerleyen ayaklarımdaydı.

"Görüyorum,görüyorum merak etme"hem bana cevap vermeyi unutmuyor hemde ilerlemeye çalışıyordu. Sonunda arabanın önüne geldiğimizde beni arabaya oturttu.
"Ohaa hava aydınlanmaya başlamış bile,en son geceydi ne ara aydınlandı ardaa"dedim şaşırmış bir şekilde.

"Aaa nasıl anladın havanın aydınlandığını?"diye karşılık verdi.

"İnanabiliyormusun,ben saate bakmadan saatin kaç olduğu bilebiliyorum"

"Doğa"dedi bıkkınca.

"Hım"diye mırıldandım.

"Kızım sende de ne çene varmış ya! Adamı bezdirirsin valla"diyerek yan tarafa dolaştı ve şoför koltuğuna oturdu.

Gözlerimi kısarak kınarcasına ona baktım. "Arsa"dediğimde hızlıca bana döndü.

"Arsa mı?"diye beni tekrar ettiğinde yanlış söylediğimi anladım. "Ay,aman arda diyecektim arsa çıktı duduşlarımdann"

"He,söyle ne diyeceksen"

"Arda biliyormusun,sen benim best friendimsin."sadece gülümsemekle yetindi.

Ağzının içinde birşeyler gevelemişti ama duyamamıştım.

&&

Beratların kaldığı eve gelmiştik.
"Neden buraya geldik! Ben sana beni kartala götür dedim,berata değill"sitemim işe yaramış olacak ki kendisi hızlıca cevap verdi.
"Off,sabredersen eğer kartal'ıda görüceksin."

Sadece başımı sallamakla yetindim.

Arda zile bastığında bir ya da iki dakika sonra kapı açıldı.
"Yuh,Lan saat kaç ne işiniz var burada?"berat uyklulu gözlerini açmaya çalışıyordu.

Beratı ittirerek içeri geçtim. "Benim sevgilim nerdeğğ?!"diyerek çoşkuyla yukarı adımlamaya başladım.

Arkamdan konuştuklarını duydum ama ne söylediklerini anlayamadım.
Yukarı çıktığımda herhangi bir odaya daldım ama kimseyi göremedim galiba yanlış odaya girmiştim.
"Sevgilimm nerdeesinn?"
Odadan çıktığımda bu sefer en uçta ki odaya ilerledim. Düşmemek için duvara tutunuyordum. Kafam çok dönüyordu.
Odaya girdiğimde soluduğum kokuyu alınca kartalım burda olduğunu düşündüm.
Kapıyı arkamdan kapatarak odanın lambasını zar zor açmaya çalıştım.
Banyodan su sesi geliyordu,banyo yapıyordu. Neden bu saatte banyo yapıyor kiii.
"Kaartalll! Elma dersem çık,armut dersem çıkma"banyonun kapısı açıldığında kartalı gördüm.