3.Bölüm-Büyük Karar

15 5 1
                                    

Bora'ya baktığımda gözlerini kaçırmamıştı. Aksine dik dik bana bakıyordu. Belli etmek istemiyorum ancak utandığımı fazlaca belli ediyordum. Sırıtıyordu sadece. Tek kaşımı kaldırarak "Ne bakıyorsun?" dedim. "Hiiç,öylesine bakıyorum." dedi. Bora'yı tanıdığım kadarıyla romantik değildi. En azından ben öyle düşünüyordum. Mete'ye işaret ederek kantine girdik.

Mete bana noldu der gibi bakıyordu. "Sen anlarsın bana neden bakıyordu?" dedim. "Hmm" dedi. Sanki biliyormuşta söylemiyormuş gibiydi. "Söylesene." dedim. "Bilmiyorum." dedi. Bora ve Arda içeri girdiği için susmak zorunda kaldım. Bi tane masayı işaret etti. Oraya oturduğumuz da Bora hâla bana bakıyordu. Baştan aşağıya beni süzüyordu. Başımı arkama çevirdiğim de bi tane oğlan gözlerini bana dikmiş bakıyordu.

Rahatsız olmuştum. Ama belli etmiyordum. Bora'ya döndüğümde ona alev gibi bakıyordu. Başka hiç bir yere bakmıyor tüm odağı o oğlandı. "Bora." diye seslendim. Hala gözünü kırpmadan oğlana bakıyordu. Sandalyeden kalkarken kolumu tuttu. "Otur!" diyerek sesini yükseltti. "Bana sesini yükseltme! Dua et, insanlar bize bakıyor sırf o yüzden oturuyorum." dedim. "O niye bana bakıyor?" dedim oğlana bakarak. "Aşık oldu sana. Ama bilmiyor ki Bora Beder'in etrafında ki kızlara aşık olunmaz." dedi. Şaşkın şaşkın olanları sindirmeye çalışarak "N-nasıl?" diyebildim sadece. Kendimi toparlayarak, "Hem önünde ölsem umrunda olmaz oğlanın." dedim. "Niyeymiş?" dedi tek kaşını kaldırarak.

"Sence neden?" dedim. "Güzel olmadığınımı düşünüyorsun?" dedi. "Sen ne düşünüyorsun?" diyerek soran gözlerle Bora'ya döndüm. "Ne düşündüğümü sanıyorsun prenses?" dedi meraklı bir şekilde. "Böyle kısır döngü devam mı edicek?" dedim derin bir iç çekerek. Sırıttı, "Kısacası güzelsin. Kendin ne düşünüyorsun bilmem ama güzel olduğun kesin." dedi. Hoşuma gitmişti dedikleri. Donup kalmıştım. Gözlerimin içine bakıp göz kırptı. Hemen Mete kalkıp "Sonra tartışırsınız, herkes bize bakıyor." dedi. Etrafa baktığımda kimse dönüp bize bakmıyordu. Anlamsızca Mete'ye bakarken Arda söze girdi, "Melis ailen hiç aramadı mı? Benimkiler napıyorsun diye bin kere aradılar sıkıldım artık." dedi oflayarak.

Bir iki saniye durup "Onlar" dedim ardından derin bir nefes alıp "Onlar beni çok merak etmez. Evde olduğumu sanıyorlardır hatta." dedim. Bora sert bir şekilde Arda'ya bakıp "Herşey merak edilmemeli bazen değil mi Arda?" dedi soğuk bir tonla. Arda sadece başını sallamakla yetindi. "Sorun yok,onlar hep böylelerdi. Alıştım artık." dedim. Ardından sessizliği bozmak için "Siz birbirinizi biliyorsunuz ama ben bilmiyorum kendinizden bahsetsenize." dedim. Mete söze girdi, "Ben 19 yaşındayım. 2 sene sınıfta kaldım." dedi. Aynı şeyi Arda da söyledi. Sonra Bora "Ben 20 yaşındayım 3 sene sınıfta kaldım." dedi. Son olarak bende "18 yaşındayım 1 sene sınıfta kaldım." dedim.

"Grup kuralım mı?" dedi Arda. "Bende sadece Bora'nın numarası var." dedim. Mete ve Arda numaralarını bana verdikten sonra Arda grup kurdu. Telefonuma 'Arda kişisi "Ölü" adlı grub kurdu.' diye bildirim gelince "Naptın sen?!" diye bağırdım. Arda halinden çok mutlu bir şekilde gülüyordu. Bora, "Çok dağıldık biraz katil arayalım." dedi. "Herkese suç atarak mı?" diyerek çıkıştım. Bora kafasını iki yana salladı ve "Prenses, herkese suç atmıyıcaz öldürme potansiyeli olanlara atıcaz." dedi.  "Yani herkes." dedi Mete. Bora başka bir masaya gidip kızlardan pembe bi not defteri alıp geldi. Kızlar Bora hayranı olduğu için sorgulamadıklarına yemin edebilirim ama kanıtlayamam.

"Katil listesi yaz." dedi elindeki kalemi de vererek. Elini alnına koyarak düşünmeye başladı. "Serkan" dedi. Cılız olan çocuğa bakarak söylemişti bunu. "Adı Serkan demek." dedim. Bora sert bakışlarını bana çevirerek "Nolmuş yani?!" dedi. "Beni gerçekten sevdiyse onun ağzını arayabilirim." dedim. Bora şiddetle başını iki yana sallayarak "Olmaz,olmaz" demeye başladı. Bense kararlıydım. Ayağa kalktım ve Serkan denen çocuğun yanına gittim.

Gözlerini bana çevirdi ve gülümsedi. Çok sahte bir gülümsemeydi. Kendini sanki gülmek için zorluyordu. "Nasılsın?" dedim. "İyi sen?" dedi. "Bende iyi, biraz gezelim mi?" dedim. Kafasını salladı. Kantinden çıkarken Bora'nın arkamdan baktığını hissedebiliyordum. Bi koridor da durduk ve konuşmaya başladık. O sırada telefonuma bildirim geldi. Gruba yazmıştı belliki dedim içimden. Bakmadım. Sonra bi daha geldi bi daha ve bi daha. Artık Serkan şüphelenmeye başlamıştı. "Bakmayacak mısın?" dedi. "Önemsiz birinden." dedim gülerek. "Gene de bak sen." dedi. Daha fazla şüphelenmesin diye açtım mesajları.Bora yazmıştı.

Bora:Ne konuşuyor salak?

Bora:Ne dedi?

Bora:Baksana telefonuna!

Bora:Önemsiz demek, öyle mi prenses?

Yazmıştı. Son mesajından beni izlediği belli oluyordu. Kıskanmış mıydı? Ama neden? Beni seviyor muydu? Yoksa sırf o gece ben de cesedi gördüm diye mi yanında tutuyordu beni? Düşünceler beynimi yerken Serkan "Hey!" dedi "Burda mısın??" dedi tekrar. "Yangın merdivenine gidelim mi?" dedim. "Olur" diyerek yanıtladı. Bora artık peşimizden gelmiyordu. Emindim. Bir süre konuştuk. Hiç katil gibi cevaplar vermiyordu. Akşam olmuştu. Serkan'ın kafasını duvara dayayıp uyuduğunu gördüm. Sessizce çıktım. Çıktığım gibi karşımda Bora belirdi.

"Bizi mi dinliyordun?" dedim tek kaşımı kaldırarak. Çok sert bakıyordu. "Sana gel demiştim. Bana görüldü atmışsın. Sen bizden biri değilsin. Bu olay çözülünce 3'e 1 kalacaksın. Unutma bunu." dedi. Gözlerim dolmuştu. Canımı mı yakmak istiyordu? Eğer öyleyse başarmıştı. "Aynen öyle." dedim. "Ama" dedim yutkunarak "Ama şimdiden bitsin grup." dedim ve devam ettim...

                                                                                        ****

Arkadaşlar bu bölüm için baya uğraştım kollarım koptu resmen PYRUDH

Ama değdi bence. En sevdiğiniz sahne hangisiiii?????

Son olarak oy verir misiiniizzz?? Yarın atamayabilirim yeni bölüm. Sizleri seviyorinkk

ÖLÜ (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin