Geleceğin Varisi ~Temps Serisi (Tom Riddle)

Bölüm 1/Geçmişe Yolculuk

(Maisie Riddle'ın bakış açısı)

"Koltuğa yayılma Ruby!"

Kuzenim dudak büküp bana baktı.

"Aman ya!Sende hep büyükannenin hikayelerini dinle zaten!"

Göz devirip 90'nına varmış büyükanne Lexi'ye odaklandım.

"Her seferinde aynı hikayeyi dinliyorsun Maisie ve sıkılmıyor musun?"

"Hayırr!Anlat büyükanne lütfennn!"dedim yalvaran gözlerle.

"O zaman bugün daha önce anlatamadığım bir şeyi anlatayım.Dur yoksa anlattım mı?Neyse Lyra Takımyıldız'ını anlatayım."

"Yıllardır aynı şeyi anlatıyorsun Lexi!"diye bağırdı büyükbaba Tom mutfaktan.

"Yo!"diye bağırdı büyükannem.

"Neyse.Demek bunu anlatmıştım.Hm..."

"Büyükanne yarın ilk Hogwarst günüm olacak.Bana ilk Hogwarst gününü anlatsana!"

Kapının çalındığı işittim.Kuzenim Ruby kapıyı açmaya koşarak gitti.

"Daha sonra anlatırım Mais."

Gülümsedim ve koltuktan kalktım.İçeriye Harry,Ginny,Hermione,Ron ve onların çocukları girdi.

"Selamlar herkese!"diye odanın ortasına kadar ilerledi Lily.

"Selam Lily!"

Bana döndü.

"Off sende başlıyorsun Hogwarst'a bir tek ben kaldım."

"Beni unutma Lily!"diye araya girdi Ruby.

Büyükbabam da mutfaktan çıkıp bize katıldı."Hoşgeldiniz masaya geçelim mi yemekler hazır."

"Babamlar?"

"Birazdan burada olurlar."dedi büyükanne Lexi.

Hep birlikte masaya geçtik.Aradan çok zaman geçmeden babamlar ve halamlar da geldi.Sıcak aile ve arkadaş ortamı yarınki okul hayatımın başlama stresimin azalmasına yardımcı oldu.

***

"Görüşürüz anne!"dedim anneme sarılmayı bırakıp.Babama döndüm."Baba sana bol bol mektup yollarım."

Birbirine sarılan ailelere kısa bir süre bakıp büyükanneme döndüm.

"Hogwarst kadar güzel bir yer olduğunu sanmıyorum Mais.Orada çok eğleneceksin.Başını belaya sokma ve..."

Elindeki bilekliği çıkardı.Bu bilekliğin onun için anlamının çok büyük olduğunu söylerdi her zaman.Anlamınıysa büyükbaba Tom dışında bilen yoktu.Elimden tutup bileğime sardı,bağladı.

"Bu sana hep şans getirsin.Bana getirmişti çünkü."

Trenden büyük bir ses yükseldiğinde çantamı kaptım.

"Büyükbaba büyükanne kendinize iyi bakın!"

Koşup trene bindim.Camdan aileme el sallamaya başladım.Ufukta kaybolana kadar salladım elimi.

Bir vagona yerleşmem gerektiğini biliyordum.Vagonlara tek tek bakarken Albus ve Rose'un olduğu vagonun kapısını açtım.

İçeri girdim gülümseyip.Bana baktılar.

"Selamlar!"dedim çantamı üstteki bir bölmeye yerleştirip.

"Selam Maisie."

"Hoşgeldin Maisie."