12.Bölüm

122 26 18
                                    


Mesajı okuduğum günün üzerinden iki hafta geçmişti ve ben kendimi bu aileye iyice alıştırmıştım . Hatta bir kaç kez babamın yanına bile göndermişlerdi .

Zâflarıyla oynuyordum , onları gözlüyor ve neyi sevip sevmediklerinş öğreniyordum . Bazen onları çok şaşırtacak bir şey yapıp kendimi onlara daha da yakınlaştırıyordum.

Tabii benim iki haftada bu dereceye gelmem Ece ve Betülü rahatsız ediyordu değerleri kalmamış gibilerdi işte bu benim çok hoşuma gidiyordu bana iyice sinirlenmeleri için elimden geleni yapıyordum.

Bu süre zarfında artık Hatice hanım bana normal davranıyordu eskisi kadar yüklenmiyordu fakat bana başka bir baskı yapıyordu oda Bervanla bir çocuk yapmamızdı.

Ecenin 4 çocuğu vardı , Betülün ise 2 taneydi. Benim bir çocuk yapmam Hatice hanım için önemliydi çünkü benim bakire olmadığımı düşünüyordu ve bu fikrini yüzüme vurmaktan asla çekinmiyordu.

Akşam yemeğinde yine bütün aile toplanmıştı Bervanın sağ gözünde bir morluk vardı bunu yeni fark etmiştim.

" Bervan yüzüne ne oldu şimdi fark ettim. " Yüzünü kendime çevirdiğimde oda bana karşı döndü.

"Bir şey yok her zamanki olaylar takma kafana . "

İkimizin konuşmasına Hatice hanım girdi .

"Torun istiyorum!" İkimizde şaşkınlıkla ona dönüp anlamaz gözlerle baktık sonra Bervan sert ifadesiyle karşılık verdi.

"İste anneciğim , ama çocuğu yapacak olan biz olacağımız için önce bizim istememiz lazım değil mi ? "

" Bence sizde isteseniz iyi olur bir ay oluyor neredeyse sizde daha tık yok bugünden itibaren bu olayı ciddiye alsanız iyi edersiniz. "

Bervan tam karşılık verecektiki Mehmet ağa buna engel oldu.

"Hatice haklı oğlum hem Ervahta ailemize alıştığına göre artık yeni bir torun şart bu konuda tek bir itiraz duymak istemiyorum. "

Alışmak mı ? Tabii canım ne demezsin . Bu çocuk mevzusu kötü yönde ilerliyordu önceden bu konu Mehmet ağanın kulağına gitmemişti bende Hatice hanımı geçiştiyordum ama artık iş ciddiye binmişti.

Garip olan şu ki Bervanın bana eskisi gibi davranmamasıydı , bodrumdan çıkardığı günden beri bana hep sıcak yaklaşıyordu.

Hatta geçen gün bir çocuk ona iki tane beyaz gül vermiş Bervanda onları bana vermişti.

Birden beni düşünmeye başlaması hen hoşuma gidiyor hemde korkutuyordu çünkü bunlarda onun bir oyunu olabilirdi ve kahretsinki ben bunu öğrenemiyordum.

Çocuk mevzusu kapandıktan sonra ben mutfakta kahve yaparken diğer kızlarda masayı topluyorlardı.

Kahvenin başında dalgınca düşünürken birden Betül omuz attı.

"Dikkat etsene Betül kahve dökülüyordu. "

Bana göz devirip tiksinirce baktığı sırada Ecede yanımıza geldi.

"Neyin peşindesin sen ? Bervana , Hatice hanıma ve Mehmet ağaya yaranarak bir bok olduğunu mu sandın?"

Gözlerimi kısa bir anlığına yumup derin bir nefes aldım .

"Bak kızım, ikinizde kulaklarınızı açıp beni iyi dinleyin benim hiç bir malda mülkte yada o bahsettiğiniz hanımağalıkta gözüm yok benim tek derdim sıkıntı çıkmadan bu evde yaşamak eğer zorluk çıkartırsanız bende şuan ki halimden çıkarım bilginize. "

ACI SERMONİSİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin