♦ Mektup: Kairan - Eastray♦

18 3 13
                                    

Bunu veda mektubu olarak okuyun lütfen. Kairan'ın veda mektubu...

Kairan'dan Eastray'ine;

Bu mektup belki Kairan Vanet'in ölümünden 1 gün önce yazıldı (Üstü çizili). Hayır, ölmeyecek. 

Bu mektup Kairan Vanet'in Kraliçe'yle konuşmasından 1 gün önce yazıldı. Gerçekleri ve içinde birikenleri anlatması için. Hayallerini söylemesi için. 

Güzelim. Lütfen beni dinle, bir kez. Şu ana kadar bir kez bile beni dinlemedin. Bu kez dinle olur mu? Çünkü bu kez ben senin hayallerini dinleyemem. Bu kez ben senin acılarını duyamam. Sen benimkileri dinle çünkü ben yoruldum. 

Öleceğim Eastray ben. Eminim öleceğim (Üstü çizili)...

Öldüreceğim Eastray ben. Eminim, öldüreceğim. Yine öldüreceğim...

Eastray, hiç düşündün mü bu adamın kalbi var mı diye? Bir arkadaşınla konuşuyordun. Ben duydum. Demiştin ki, ''O adamın kalbi yok. O adamdan insan bile olmaz. O adamın eline bebek versek öldürür, kanını içer.''

Böyle mi düşünüyorsun Eastray? Benim KALBİM yok mu? Ben İNSAN değil miyim? Ben bir BEBEĞE bile zarar verebilecek kadar CANİ miyim? Eastray, beni böyle mi görüyordun? 

Hayır, yanıldın. Benim bir kalbim VAR . Ama toz halinde. Ben bir İNSANIM. Ama yaralarla kaplıyım. Benim elime bebek verilirse ÖLDÜRMEM. Ben neden hayalimi öldüreyim ki? 

Biliyor musun Eastray? Ben baba olmak isterdim. En büyük hayalimdi bu. Baba olacaktım ben. Evlenecektim seninle, baba olacaktım. Sana benzeyen, kızıl saçlı bir kız çocuğu. Belki bana benzeyen kahverengi saçlı bir erkek çocuğu olurdu. Hayalimdi bu işte. 

Eve geldiğimde bir çocuğun baba diyerek kucağıma koşuşunu görmek isterdim Eastray. Bana sarılışını, gününün nasıl geçtiğini anlatışını, birlikte yemek masasında oturuşumuzu, oyunlar oynamamızı görmek isterdim. 

Ama Eastray, senin planların başka. Biliyorum, seni anlayan, seni düşünen biriyle olmak istersin. Sana yemin ederim seni anlıyorum. Sana yemin ederim seni düşünüyorum. Sana yemin ederim Eastray, mutlu olmanı istiyorum. 

Bu mektubu yazıyorum çünkü bilirsin, biz  yan yana olsak bile birbirimize mektup yazardık. Hatırlıyor musun Eastray? Bana söz vermiştin, 15 yaşındayken. Mektuplarını bir gün bana okutacağını söylemiştin. Okutamadın Eastray. Okuyamadım. 

Eastray, sence ben iyi biri miydim? Lütfen, yalan söyle ve bana iyi biriydin de. İnanmayacaksın ama buna o kadar ihtiyacım var ki. İçim kan ağlıyor Eastray. Kanatlarım kesildiğinden beri kan ağlıyor ve sen bunu göremiyorsun. 

Eastray sen beni hiç göremedin ki. Sana aşığım ben diyeceksin. Hayır Eastray, aşık olan insan acı çeken sevdiğini görmemek için gözlerini bağlar mı? Sen bağlamıştın. Ben ölüyorum ama sen o göz bağını inatla açmıyorsun. 

Eastray, sana söylemiştim. Hatırla, bir kez olsun gençken konuştuklarımızı hatırla. 17 yaşındaydın ve bana neden sürekli AYNI İLACI içtiğimi sormuştun. Ben sana ne demiştim Eastray? 

BİLMİYORSUN. Bilmiyorsun çünkü hiç hatırlamak için uğraşmadın. Ben söyleyeyim. Sana kanatlarım kesilince kalbime giden damarlarda hasar oluştuğunu, bu yüzden öleceğimi söylemiştim. O zamanlar ölümümü erteliyordum çünkü senin bana ihtiyacın vardı. O zamanlar her şeyden korktuğun için bana İHTİYACIN vardı. 

Hayır Eastray, şimdi bana ihtiyacın yok. Sen bana ihtiyacın varken bile bana karşı gözlerini kapatırdın. Gömleğime kan bulaşmıştı ve sen onu vişne suyu sanmıştın. Eastray, o benim kanımdı. Eastray, o gün benim burnumdaki damar patladığı için oluk oluk kan akmıştı. Eastray, o gün annem beni demir sopayla bayılana kadar dövmüştü. 

GECENİN VARİSLERİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin