4

622 69 172
                                    

Jisung

Her zamanki gibi önde ben arkamda Minho yürüyorduk. Balo salonunun kapısının önüne gelince annemin bizi beklediğini gördüm ve yanına adımladım.

"Meleğim benim ne kadar güzel olmuşsun!"

"Annesinin oğlu işte, sizde güzellik genetik sanırım."

Yanımıza gelen babamın kurduğu cümleyle annemde bende kıkırdamıştık.

"Hadi artık içeri geçelim, misafirler bekliyor."

Muhafızların kocaman kapıyı açmasının ardından önde babam ve annem kol kola arkalarında ben ve benim arkamdan da Minho içeri girdik.

Büyük balo salonuna girer girmez birbirine karışmış hafif feromonlarla karşılaştım ki aralarındaki baskın alfa feromonları oldukça yaklaşmış kızgınlığım için pek iyi değildi ama umursamadım, bu gece sadece eğlenecektim.

°

"Oğlum, pasta kesme faslından önce birkaç ileri gelen ailenin Alfa çocuklarıyla dans etmen lazım. Bu balo geleneklerinden biri bildiğin gibi."

Gözlerim önce yanımda duran Minho'ya döndü, ne düşündüğünü anlamak istemiştim ama gözleri etrafta dolaşıyordu ve bana kalırsa ne hakkında konuştuğumuzun bile farkında değildi. Umursamaz tavrı beni de içine çekti anneme döndüm ve nazik bir gülümsemeyle konuştum.

"Bana uyar anneciğim, siz sadece kimlerle dans etmem gerektiğini söyleyin."

"İlerde bizi izleyen sarışın genci görüyor musun, o Dük ve Düşes Wang'in oğlu, Lord Jackson. Buraya geliyor bak! İşte bu bir fırsat onunla dans edebilirsin oğlum."

Yanımıza gelen Jackson isimli sarışın alfa tam karşımda durup öne eğilerek reverans yapmıştı bende karşılığında dizlerimi eğip eteklerimden tutarak reverans yaptım.

"Majesteleri, bir dansa ne dersiniz acaba?"

Bir elini arkadan beline koyup diğer elini bana uzatıp yaptığı teklifi tabii ki reddedemezdim.

"Elbette ederim Lordum."

Elini tutup yanında dans pistine yürürken sadece bir anlığına Minho'yu kontrol etmek istemiştim, sanırım bunu yapmalıydım.

Karşılaştığım sinirle bakan kararmış gözler kesinlikle içimi ürpertmişti. Ama kafamın içinde zevkle 'alfam beni kıskandı, beni sahipleniyor' ve benzeri durmadan kurduğu cümleleri mutlulukla haykıran omegamın sesiyle bende zevklenmiştim. Çenemi daha da dikleştirirken yüzüme yayılan zevk dolu sırıtmaya engel olamamıştım.

Dansa başlamamız ile Minho'nun bana zorla takdırdığı kırmızı kadife eldivenli boştaki elimi Lordun omzuna koydum.

"Nasılsınız Majesteleri, umarım keyifleriniz yerindedir."

"Öyle öyle, siz nasılsınız Lord Wang?"

"Sizinle burada bulundukca daha iyi oluyorum diyebilirim majesteleri."

"Teşekkür ederim Lordum. Bende aynı şekilde oldukça memnunum sizinle olmaktan."

"Bu arada doğum gününüz kutlu olsun efendim, nice mutlu seneler görün."

"Sağol Wang, hepimiz için öyle olur umarım."

Bir süre daha dans ettikten sonra müziğin durması ile Lord Wang ile ayrılmış birbirimize reverans yaparak vedalaşmıştık. Minho'nun yanına giderken gördüğüm kişilerle şaşkınlıkla durdum, yanıma yaklaşan kol kola girmiş çift ile yüzüme tekrardan heyecan dolu kocaman bir gülümseme yayılmıştı.

Lilyum • MinsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin