Sabah kulağımı tırmalayan alarm sesiyle uyandım gezi için herseyi aldımı düşünerek üzerime kot pantolonumu giyip kazağımı geçirdikten sonra atkımı boynuma sararak çantamı sırtıma aldım ayakkabılarımı giyerken telefon çaldı
arayan mardinli
" Sümeyra gidicek miyiz " sorusuna sinirlenerek
"Kim mızıkcılık yaptı zeynep" dedim. Bu soruyu neden soruyor ki kesin birşey oldu ve gitmekten vazgeçtiler . hemen geri savunmaya geçip
"Hayır hayır kimse birşey yapmadı herkes burda ben şey için demiştim herneyse okula gel konuşuruz "
" tamam ben geliyorum " dedim ve telefonu kapattım ayakkabılarımı giyince dışarı çıktım yüzüme çarpan sert rüzgarla tekrar kapıyı kapatıp arkasına yaslandım ve
" Yok artık "
Diyebildim sadece ... Yok artık... yılın ilk karı bizim planlarımızın üzerini usulca örter... Yukarı çıkıp eldivenlerimi ve yedek çoraplarımı alıp tekrar aşağıya indim kapıyı açtığımda yüzüme şiddetli çarpan kartopuyla nefesim kesildi yüzümdeki karları temizlemeye çalışırken gelen ses
" Bu yediğin ilk kartopu olmalı öyle değilmi aptal aşık " dedi. Dişlerimi sıkarak oldukça sert şekilde cevap verdim.
"Sen. Bittin. Fur.kan"
Kaldırımın üzerinde birikmiş karı iki avucumu dolduracak şekilde toplayıp büyüttüm o sırada kartopuna attığı tekme ile tekrar yüzüm donmuştu arkaya doğru giderek olduğum yere düştüm.
" bu yaptığın haksızlık izin verde bende toplayayım "dedim.yanıma çökerek
"Hiçbir kız bir erkeği hiçbir zaman yenemez " dedi. Avucumda sıktığım kartopunu yüzüne çarparak
" bak orda yanılıyorsun dostum " dedim.Yüzüne çarpan karla karışık toprağı temizlemeye çalışırken ayağa kalkıp yerdeki karları aralıksız üzerine savurdum
" Noldu furkan bey noldu pek bi yenilmiş görünüyorsun kalksana kalk ve bir kızın gücünü gör " diyerek güldüm oda cevabı geciktirmedi
" nefes almama izin verirsen seni şurda ... Dursana kızım yaa "
" ya yaa hep bu vaatler icraata geç dostum " demeye kalmadı oturduğu yerden ayağıma attığı çerme ile yere kapaklandım.
"Ahhh sersem kaşımdan aşağısı felç oldu furkan " dedim canımın acısıyla ayağa kalkarak boynuma doladığım atkıyı sıktı. Nefesim kesilince ellerimle boğazımı atkıdan kurtarmaya çalıştım.
" tamam tamam sen kazandın bi kız bi erkeği asla yenemez yenemez yenemez bırak beni şapşal " dedim atkıyı sıkmayı bırakıp kollarımı arkadan büktü
" söylemen gereken başka birşey daha var kanka "
" kankasız kalasın furkan ne istiyosun canımı acıtıyosun " kafamı omzuna vurarak , diğer eliyle başımı tersten eğip "
" Dayı "
"Asla"
"Söyle "
"Asla dedim "
" iyi o zaman sende yere çökmüşken beraber kar meleği yapalım " dedi kolumu bırakarak ... Boşluğu fırsat bilip dirseğimle karnına vurdum bi an öksürüp karnını tutarak yere uzandı ve acıdan inlemeye başladı. Ayağa kalkıp yere savrulan çantamı toplayıp karşısına dikildim.
"Sen şeytansın furkan senden melek olmaz " dedim ve güldüm. Ardından devam ettim
"Benim gitmem lazım " doğrularak saçını düzeltti ve atkımı bana uzattı
"Senin yüzünden bende geç kaldım neyse yaa iyi dersler "
"Sanada iyi cezalar mı desem artık "
"Gıcıklıkta yüksek lisans yaptın demi sen pislik... Herneyse okul çıkışı ne yapıcan" dedi o sırada servis gelip kornaya basınca ona dönüp cevap verdim
" eve gelicem furkan işte erkekler ve kızların farkı... görüşürüz " deyip servise bindim cam kenarına geçip tekrar ona baktığımda eldivenimi eline takmış el sallıyordu... Kahretsin eldivenimi unutmuşum neyseki yedek üç tane daha var ... Pembe eldivenli komik çocukluk arkadaşıma el sallayarak gülümsedim ...
"Ya sümeyra mızıkçı sensin işte herşey hazır neden gidemiyoruz"
"Dilcan saçmalamayı bırak istersen hava buz gibi dışarda itler bile yok nereye gidiceğiz bu havada "
" kahraman
çantamız yok hoca demez mi niye geldiniz " dedi. Zeynep söze karıştı.
"Sümeyra haklı dilcan biz şimdiden üşüyoruz böyle nasıl gezebiliriz ki"
"Hem başka sınıflarda o kadar arkadaşımız var illa birinden kitap bulabiliriz sivil olmamız önemli değil ben üşüdüm hadi içeri girelim" diyerek ekledi betül ... Dilek sinirlendi ve elindeki karı hızla yere çarparak önümüzden geçip kapıya doğru ilerledi birkaç dakika arkasında baktık daha sonra
"Hadi" dedi zeynep "daha fazla donmadan içeri girelim "
Betül önden yürüyüp zeynebin elini tuttu ve birlikte ilerlemeye başladılar bende arkada ... Zeynep bir an duraksayıp arkasını döndü
" Boynun nasıl tutulmuyo sümeyra ben anlamıyorum "
"Söylemek istediğinden hiçbirşey anlamadım" dedim zeynebe bakarak ... Betül devam etti
" kimi kandırmaya çalışıyorsun geldiğimizden beri fatihe bakmaya çalışıyorsun ve boynun tutulacak şunuda bilmen gerekiyor geziye fatihi görmek için gitmek istemediğini hepimiz biliyoruz " betülün sözü bitince soğuk havaya rağmen yüzümün yandığını hissettim
" ve sanma ki senin için sana arka çıktım. ben gerçekten üşüyorum utanmana gerek yok senin ne olduğunu biliyoruz artık... Zil çaldığı halde fatih içeri girmezse sakın beklemeyi düşünme biz yukarı çıkıp kitap arayacağız görüşürüz " diye ekledi zeynep
"Yinede teşekkür ederim kanka zil çalınca yukarı çıkarım" dedim ve yanlarından ayrıldım.
Arka bahçede arkadaşlarıyla kartopu oynuyor paşam benim. Zile on beş dakika var... O iyiki var nasılda büyülüyor masal yüzlü güzel bakışlı dev kahraman
Zilin çapmasını beklemeden içeri girdi bende arkasından giderek yukarı sınıfa çıktım herkes sınıfta ve bir kargaşa var içerde ezginin sesi gelince ona döndüm
" sümeyra sen de bizdensin tamam grup tamamlandı " mardinli kolumdan çekerek ezginin tarafına götürdü beni
" kankaaa aynı gruptayız yehu yehu "
"Ne grubu zeynep bu "
" kartopu savaşı grubu kankam" dedi ve kolunu omuzuma attı
"Oooo süpermiş gitmediğimize pişman olmayacağız bakın göreceksiniz "dedim dilek eldivenlerini çıkartırken
" ama sen mızıkcılık yaptığına pişman olacaksın ben karşı taraftayım"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TÜKENMEZ KALEM
Подростковая литератураHerkesin bir hedefi vardır ve o hedef üzerindeki uğraşları... çabaladığın kadar mı kazanırsın bu hayatta... İmkansızın peşinde koşmak imkanları önüne serer mi ? Bu sorunun cevabını Sümeyra hayatıyla cevaplıyor...
