20-Stain

178 20 43
                                    

**Stajın 2.günü**
X: "Akemi"
Akemi: "hmm?" Dedim uykulu uykulu
X: "Anenin asistanı bla bla bla ben malım bla bla"
Akemi: "hıhı ondan..." Dedi. Valla kim olursa olsun kimse beni güzellik uykumdan uyandıramaz!
Bu kez beni uyandırmaya çalışan sesin sahibi kolumu dürttü
X: "lütfen uyan"
Akemi: "uyuyucammm"
X: "Ama devriye...bla bla bla bla bla bla... bla bla bla! Bla bla bla?"
'Bu ne diyor ya?'
Ofladım ve duvar kenarından uzaklaşıp diğer tarafa doğru döndüm Kİ ranzada olduğumu unuttum ve beni uyandırmaya çalışan kişinin üstüne düştüm.(bombalama atladım)

Ve inanır mısınız ben yine kafamı çarptım!
Acı ile elimi başıma attım ve yavaş yavaş gözlerimi açıp üstüne düştüğüm saatlerdir güzellik uykumu bozan kişiye baktım. Gözlerimi açtığım an bir gri bir su yeşili bir çift güzel göz görmem ile başımdaki acı gitmişti resmen. Dejavu...
Shoto: "Akemi-san..." Demesi ile resmen hipnoz oldum
'Karım de karım....dur lan ne diyom ne?!' diye içimde küçük bir çatışma verdim ve hızla onun üstünden kalktım

Akemi: "Üzgünüm!"
Shoto hiçbir şey demedi ve ben onun üstünden kalkmama rağmen biraz öyle durup hayatı sorguladı ve o da kalktı.
Shoto: "Sorun değil...annenin astina olduğunu söyleyen bir kadın geldi. Bavulu bıraktı ve gitti direkt"
Akemi: "Oh...çok iyi...ama keşke selam verseydi Misaki abla"
Shoto: "Aslında sana selam vermek istemişti. Yarım saat seni uyandırmaya denedim ama uyanmadın. Sonra o da gitti. Şimdi ise ba- yani Endeavor kahvaltı için bizi bir yere götürecekmiş bu yüzden hazırlanmamızı istiyormuş. "
Akemi: "beni...kaç saattir uyandırmaya çalışıyorsun?" Dedim utançla
Shoto: "..."
Akemi: "yarım saat?"
Shoto: "..."
Akemi: "1?" Dedim tereddütle
Shoto: "..." Hiçbir şey demedi ama yavaşça başını salladı. Ben ise utançla kıpkırmızı oldum
Akemi: "üzgünüm!" Dedim ve kahraman kıyafetimi ve bavulumu alıp kendimi banyoya kitledim.

**20 dakika sonra**
Kız olmak çok zorucu. Elimden geldiğince hızlı bir şekilde üstümü giydim ve makyajımı yaptım. Hafif bir makyaj (Güneş kremi, aydınlatıcı, allık, az bi rimel, hafif bir ruj) yaptım. Niye? Çünkü dönüşürken de güzel olmak zorundaydım. Ya birileri benim videomu çekip onu edit yaparsa? Ve o sıra hiç makyaj yapmsmış saçım başım dağılmış olursaa?! Allah korusun

Banyodan çıktığımda Shoto çoktan hazırlanmış yatakları topluyordu. Benim yatağımı da toplamış...🥹
Akemi: "Teşekkürler"
Shoto dikkatini telefondan alıp bana çevirdi ve telefonunu kapatıp cebine koydu
Shoto: "hazır mısın?"
'hayır. Süs eşyası olduğum için bi çıkıp kendimi sana göstereyim dedim'
Akemi: "evet"

Günümüzün başı böyle saçma başlasa da geri kalanı hep çok sıkıcı geçti. İlk başta bir restoranda gidip kahvaltı yaptık. Sonra her zaman ki gibi biraz devriye gezdik. Sonra Hosu'da devriye yapmamız gerektiği haberi gelince Endeavor, Shoto, ben ve ajanstan bir ekiple Hosu'ya gittik.

**Akşam**
Hosu'daydık...saatler sonra alevlerin, nomuların sarıcağı şehir...
Shoto: "iyi misin?"
Shoto'nun sorusu ile kendime geldim. Galiba içindeki stres yüzüme de vuruyordu.
Akemi: "Tabiki. Neden olmayayım?" Dedim gülümseyerek. Shoto hiçbir şey demedi bende bir şey demedim ve Endeavor'un arkasınsan ilerledik. Birkaç dakika sonra tam Shoto bir şey diyecekti ki baya uzaktan bir patlama sesi duyuldu ve alevler havayı aydınlattı

Endeavor: "Shoto! Moonlight! Beni takip edin. Size kahraman olmak nedir göstereceğim!" Diyerek patlamanın olduğu yere doğru koşmaya bizde onun arkasında onu takip etmeye başladık. Bu sırada hem benim hem de Shoto'nun telefonuna mesaj gelince durduk
Shoto: "bu"
Akemi: "Midoriya"
Shoto: "Sadece konum göndermiş"
Endeavor: "Shoto bana bak telefona değil!"
Birkaç saniye düşündük. Shoto bana baktı
Shoto: "bu-"
Akemi: "evet" dedim ve havanmaya başladım "ben önden gidiyorum"
Endeavor: "Hey nereye?! Shoto sen nereye?!"
Shoto: "Ekou caddesi 4-10-10'daki arka sokağa" dediğini duydum uzaklaşmadan önce

Mha x Reader (Oc)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin