HÜZÜN en çok mavi sever

22.Bölüm

Yemeğimizi yedik. Sahilde beraber yürüyoruz.

- Ne iş yapıyorsun?

- Dedelerimin kurduğu inşaat şirketimiz var. Orada çalışıyorum.

- Şirket Mardinde ama?

- Mardin idareli, bir çok ilde diyelim.

- Şuan burda iş için mi bulunuyorsun?

Başını iki salladı.

- Bir kız var. Saçlarına ruhumu takmış. Saçını ne yana sallarsa o tarafa gidiyorum.

Bu söze ölünmez mi şimdi?

- Daha önce hiç aşık oldun mu?

durdu.. o durunca bende durdum. Bu cümleyi nasıl söylemiştim.kendimi tanıyamadım.
Tekrar yürümeye başladık.

- Olmadım.

- Sevgi.

-Kimseyi sevmedim.

Güldüm.

- biriylede çıkmadım dersen düşüp, bayılırım.

- Çıktım. Aradığımı bulamayınca öteye gitmedi.

-Aradığın nedir?

Yüzüme baktı. Bakislari ılık ılık kalbime akıyordu.

- Sende olan hersey...

Düşüp bayilmasam iyiydi...

- Bu soruları sen cevaplasan?

- Sicilim çok temiz.
Güldüm. Onunlayken bu kadar gülmem normal mi ?

- Görüşmek.

- Yok.

Siritti. İnandi mi bilmem.

-Burda kahve icebiliriz.

-Olur.

Kafeye girmis siparişlerimizi vermiştik.

Telefonum çalıyordu. Pardon.

- Efendim dedecim.

.................

- Açıklanınca ararım dedecim.

- Uykuma dikkat ediyorum.
Merak etme.

Tamam dedecim. Tesekkur ederim.

Görüşürüz...

~~~~~

Benim kahvem, Alaz in çayı gelmisti..

Kahvemi içiyordum. Arada birbirimizin yüzünü inceliyorduk.
Telefonunu cikarip, birseyler yazdı. Masaya bıraktı.
1 kaç saniye sonra telefonuma bildirim geldi.
Mesajlara bakınca

ALAZ Demiroğlu
Ellerini tutsam kizar misin?

Güldüm. Yuzune bakmadan Mesajına cevap verdim.

Kizmam..

Ellerimi Masaya biraktim. Mesajı okudu. Telefonu masanın üzerine bıraktı.
Ellerini uzatıp iki elimide ellerinin arasına aldı. Çok küçük ellerim yoktur. Uzun ince parmaklarim, ellerinin içinde kayboldu. Baş parmağıyla üstlerini oksuyordu.
- Ellerin neden bu kadar soğuk?
- Heyecanlaninca soğuk olurlar.
Gözlerimin içine baktı.
-Hmm.
Sol elinimin işaret parmagina odaklanması.
- Buradaki küçük çizikler ne ?
- Mesleki deformasyon diyelim.
Masada oturduğumuz sürece parmaklarimla oynadı. İnceledi.

- Boya yok, tirnaklarinda..
- Sevmem.
Başını kaldırıp birseyler arar gibi yüzüme baktı.
- Yuzundede yok dimi.
- Yok
- Gerek yok zaten..
Güldüm.
- kaşlarında doğal..
- Dokunmadim.
- iyi yapmışsın..
Su gibisin, keşfedilmemiş bir orman..
- annene çok benziyorsun.
Güldüm.
.
.
. .
.