13.bolum

116 5 0
                                    

Odama geçtiğim gibi resepsiyonu arayıp Türk kahvesi istedim.  Kapi caldi. Kahvemi aldim.. annemi aradim. Biraz konusup Ece  yi aradim. Telefonunu açmadı.  2 saat Vaktim vardı. 1 saat uyuyacaktım. Üstümü cikarip iç çamaşırlarımla yatağa girdim.

Çalan alarmla gözümü açtım. Vakit kaybetmeden duşa girmeli, kendime gelmeliydim. Sıcak su çok iyi geliyordu bana. 
Vaktimin uzun bir bölümü banyoda geçirdikten sonra Aceleyle havluya sarılıp saçımı kuruttum. Yerde oturacagimizi, pantolon giymem gerektigini soylemisti abim Kıyafetlerimi seçtim. Sadece rimel ve dudaklarıma  lip balm sürdüm.  Siyah bogazli kazak, mavi renk kot pantolonumu giydim. Altina beyaz spor ayakkabimla kombinledim.tek aksesuarım belime taktığım kemer ve siyah taşlı büyük bir yüzük.

deri ceketimi giyip çıktım odadan.. resepsiyonda gözleri yerinden firlayan bir adet Metehan ile karşılaştım.

-kızım
bune? pantolonunun hali ne?

- Bir kaç yerinde yirtik varda ne olmus abi?
Üşüteceksin Burayı izmirle mi karıştırdın?

Abisinin niyetini anlayan Zeynep;

-ufff abi ya dara da böyle giyinen çok insan vardı. Abartıyorsun.hem mardin medeniyetler şehri, bir yırtık pantolunumu kaldıramayacak.

- başıma bela mısın kızım  sen ?

- belayim ya tatlı bela. gülüyordu.

-Hadi gidelim.
Yine kardesini kanatlarının altına alıp sıkı sıkıya sarıldı.
Yürüyerek gidelim mesafe  yakin.

Yola çıkmışlardı.karsidan 6 uzun boylu, yapili ve yakışıklı adamları görünce şaşırdı.Güldü. Metehan kardesini timiyle  tanıştırdı.
Mutlaka ozcekim yapıp Ece ye atmalıyım. Diye düşündü.

Aykut. Kemal,cihan,Tuncay, Ali, Fatih..
- Bende Zeynep memnun oldum. Hepsi bir ağız memnun oldum bacım dediler.

Bacı ne beee..

Abim gözlerini  kötü korkutmustu belli ki.. nasılsın iyimisin den fazla
gitmedi sohbet. Gitmemesi içinde uğraş veriyordu.. Biraz yol yürüyüp mekana giriş yaptık.

Eğlence sesleri geliyordu. Ayakkabıyla içeri girilmedigi için çıkardık. 2 bölümden oluşuyordu girişe yakın 2 basamaklı balkon bölümünde yer ayirmislardi. 2 basamak kadar aşağı kisimdada 2 Kisim sag sol olarak ayrılmış uzun sofralar kurulmuş. Herkes minderde oturmuştu oldukça kalabalıktı. Solist olan kişi mardin türküleri söylüyordu. Işıklar,  atmosfer çok iyiydi. Abim beni yine en son kısma sağ tarafına almış 7 erkek, sol tarafıma dizilmişlerdi. Salona girdiğimizde bir çok gözü üzerimizde hissettim.
Önce mezeleri dizdiler sofraya . 3 ayrı tepside her çeşit mangal, kebablar icli köfteler. Fındık lahmacunlar. Ayran  sofraya bakınca acıktığımi hissettim. Tuna abi yemeğe başlamadan ortak bir kaç resim çekti.
Resmi ortak gruba atıyordu. Bende abimden kendime gonderiyordum. Erteleden resimleri Ece te attım.  Cevap gecikmedi..

-KIZIM ÖLDÜNDE CENNETE Mİ DÜŞTÜN?

Kahkaha atarak güldüğümde 7 adamın bir anda bana dönmesine utandım.
Abim noldugunu sorunca Ecem yemekleri çok beğendi. Yakında seni ziyarete gelecekmis abi dedim. Gülüyordum..

- kızım o zırdeli ben onla baş edebilirmiyim..
Ben daha seninle basedemiyorum. Kahkaha atarak güldü. Müzikler hareketlenmisti.

HÜZÜN  en çok mavi sever Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin