(⁠-⁠_⁠-⁠;⁠)⁠・⁠・⁠・

31 5 18
                                    

Ya simdi ben yine sacma bi ruya gordum...

Sadece okulda bir matematik sorusu cozuyordum ama soru soru degildi ki ae

Uyandığımda önce bir anlık şok yaşadım ve sonradan bu soruyu unutmamın çok büyük kayıp olacağını düşünüp onu bir yere not ettim.

Soru şu şekilde;

Ahmet ile Arif'in 15 elması vardır. Buna göre Sivas'tan kalkan uçak sayısı ile Arif'in favori ampul markasından yaptığı koleksiyondaki ampul sayısı toplamı kaçtır?

Yorum sizin.....

Sadece 70 kelime oldu ve bölümü bu kadar kısa bırakmak bana göre değil. Aslında bölümü sırf bu soruyu paylaşmak için yazmaya başladım ama madem bu kadar boş bir bölüm olmasını istemiyorum, anlatacak bir şeyler bulmalıyım.

Çok çok çok çok çooook uzaklardaki diyarın hemen yanındaki diyarda bir yazarcık yaşarmış. Bu yazarcık o kadar boş düşüncelere sahipmiş ki, düşündüğü şeyleri yazdığında okurken uykusu geliyormuş. Bu yüzden düşüncelerini direkt olarak aktarmayı çoğu zaman tercih etmezmiş. Genellikle hikaye yazar, aklından geçenlerin bir kısmını karakterlere, bir kısmını da olaylara yansıtırmış.

Tabii, bu yazarcığın her zaman yaptığı bir şey değilmiş. Çünkü yazarcık sadece kendi can sıkıntısını gidermek için yazıyormuş. İnsanlara düşüncelerini anlatmak için değil. Ancak bazı zamanlar sırf aklından geçenleri anlatmak için gereksiz bir kitaba gereksiz yazılar yazdığı da olurmuş. Bu kitapta konudan konuya atlar, aklından geçen her şeyi, sevdiklerini, sevmediklerini, yaşadıklarını anlatırmış. Bunları anlatırken hikaye şeklinde anlatmayı seçermiş.

Yazarcık, düşüncelerini bir hikaye amacı ile anlatmak istediğinde hikaye sadece okurun ilgisini çeksin diye oradaymış. Okuyucu, hikayeyi okumak için kitabı açar, yazarın düşüncelerini okuyup çıkarmış. Bu kitaplarda olaydan çok karakterlerin aklından geçenler -yazarın aklımdan geçenler- anlatılırmış. Okuyan kişi hem yazarcığın düşüncelerini okumuş, hem de güzel bir olay yazısının içine dalarmış...

Okuyucu, kitabı açar, olay yazısını okumaya başlarmış. Bu hikayede yaşanan her küçük olayda karakter (yazarcık) düşüncelerini dile getirirmiş. Okuyucu karakterin düşüncelerini okumak istemese bile olayın devamını merak ettiği için hikayenin tamamını, yazarcığın düşüncelerinin tamamını okumuş olurmuş.

Bu her ne kadar bencilce bir tuzak gibi gözükse de, yazarcığa göre böyle hikayeler yazıyı yazan kişiyi anlamanın en kolay yönlerinden birisiymiş.

Bu yüzden yazarcık bazı zamanlar bu şekilde yazarmış. Tıpkı bu yazı ve Dead'in bazı kısımları gibi...

Boş yapma kitabı???Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin