deneme

50 4 45
                                    

Bu bölüm tamamen gereksiz düşünceler ile doludur. He ama tanımadığınız bir insanın burada gevezelik etmesini okuyacak kadar işsiz iseniz bir şey diyemeyeceğim..

He bide, medyadaki dazai cok tatli degil mi? (⁠╥⁠﹏⁠╥⁠) saçlari sanki kucuk kedi kulaklari vsrmis gibi şekillenmiş
-

Bu bölümü yazıyorum çünkü matematik çalışmam gerekiyor ve çalışmamak için kendime bir bahane bulmalıyım. Bu kitaba yazdığım çoğu bölüm bu şekilde planlanmamış oluyor. Genelde yeni hikaye bölümünü oluşturuyorum ve klavye açıldığı ana kadar aklımda hiçbir fikir olmuyor. Daha sonra sadece aklımdan ne geçerse düşünmeden yazıyorum.

Belki de bu çok belli oluyordur. Kurgularımda -özellikle Dead'te, onu yazmak için çok fazla araştırma yapmam gerekti- çeşitli yerlerden göndermeler yapar, bazen herkesin anlayamayacağı türden yazmaya çalışırım. Bir paragraf için saatlerce araştırma yaptığım bile oluyor. Ancak bu hikayede bunu yapmıyorum. Bu yalan söylemediğim anlamına gelmez

.

Dün gece durduk yere ilham geldi, aptal gibi yeni bir şeyler yazmaya başladım. Farklı bir hikaye. Paylaşacağım ama bitince. Ancak beş ay içinde bitirebilir miyim bilmiyorum. Ama bu süre boyunca hem sizi her bölümden sonra bekletmek zorunda olmam, hem de bölümler aceleye gelmeyeceğinden benim için de daha kolay olur.

(Bu bolumu yazmayi buradan sonra işim çıktığı için bıraktım ve sonrasında matematiğe geri döndüm. İyi ki dönmüşüm, artık o zamana göre çok daha iyiyim. Ayrıca az önceki konuşmaya devam etmek istemiyorum. O iki hafta önce bunları yazdığım günün konusuydu. Paylaşacağım hikayeye gelicek okursak, muhtemelen buraya atmam altı ayı bulur. Belki de hep taslaklarda kalır. Fazla umutlanmayın)

Neyse, bu iki hafta içinde undertale fani kismim uyandi-

Eskiden de bu oyunu çok seviyordum ancak sanki bir gün uyandığımda zihnimin Undertale delisi olan kısmı on kat büyümüş gibi hissettim. Ama bana hak verin, Undertale kadar mükemmel bir oyun yok..

Yokluğum sırasında başka hangi olaylar oldu anlatayım, sanırım salı günüydü. Hoca dahil kimsenin anlamadığım bir matematik problemini çözdüm ve hoca tahtada anlatmamı istedi. Ben anlatmaya başlayınca hocam da anladı ve o da çözmeye başladı. Ancak soru çok sıkıntılı bir soruydu ve bir süre sonra ikimiz de takıldık. Ben soruyu nasıl çözdüğümü tam olarak hatırlayamadım. Hocanın benden onlarca kişinin önünde soru çözmemi isteyeceğini düşünmezdim ve ayrıca o soru için saatlerdir uğraşmıştım. Bu yüzden sorunun yarısından sonra ne yapacağımı bilemedim.

(Lütfen hocam hakkinda kotu bir sey soylemeyin, o benim favori hocam, canim hocam)

Ben hoca ile nasıl yapacağım hakkında tartışırken tabi sınıf konudan dağıldı ama umrumda değildi doğrusu. Ancak şöyle bir sorun da vardı

Ben insanların karşısında konuşamam :D

Tahtada tir tir titriyorum, halimi bir görseydiniz hdidhirf

Başka olaylar da oldu tabii, ancak anlatmaya değer mi bilmiyorum. Burada anlattığım olaylar sıradan olmayan olaylar gibi görünebilir. Ama ben ve çevrem böyle insanlarız.

Bu arada, hayali arkadaşlarımdan bahsetmiş miydim?

Arkadaş denilir mi bilmiyorum. Sadece orada beni izliyorlar.

Bütün gece...

Neyse ya, seviyor onlar da beni. Bir tanesi yatağımın yanında duruyor. Diğer ikisi odanın köşelerinde olurlar. Geceleri bakışma yarışması falan yapıyoruz. Bazenleri eşyalarımı düşürüyorlar.

Boş yapma kitabı???Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin