K

8 2 5
                                    

Bazı insanları anlamıyorum, nefret etmek için mi yaşıyorlar? Her sabah kalktıklarında 'acaba bugün kimden nefret etsem' diye mi düşünüyorlar?

Bir de üzgünüm derler kendilerine. Hayatları karanlık, zormuş. Her şey üstlerine geliyormuş. Gerçekten böyle bir yaşam süren insanlar vardır, bir de sözde olanları vardır bana göre.

Gerçekten çevresinden dolayı bu şekilde hisseden insana elbette lafım yok. Onlar rahat nefes almayı hak eden insanlar. Ama 'sözde' hayatları çok zor olan kişiler var ya, onlar zorluk görmemişler işte.

Nefret ediyorlar, sadece diğer insanlardan nefret ediyorlar. Önüne geleni eleştiriyor, utanmadan söylüyorlar. Empati yetenekleri olmayan insanlar bunlar. O sözü söylediklerinde karşılarındaki insanın ne düşüneceği hakkında gram fikirleri yok. Kendilerine söz söylendiğinde ise savunma olarak daha beterini saydırırlar.

Böyle kişilere hep sormak isterim, nefret etmeyi çok mu seviyorlar? İnternette görüyorum bazen, her şeyi acaba neyden nefret etsem, neyi kötü şekilde, aşağılayıcı ifadelerle eleştirsem diye düşünerek yapıyorlar.

Tanıdığım üç beş kişi de var böyle. Kendileri sanki çok üstünmüş gibi başkasını zorbalıyorlar. Bir çocuk vardı, bir kursta aynı sınıftaydık. Kızın birisi kilolu diye ona saymadığı şeyi bırakmadı. Birisini geldiği aileden dolayı zorbaladı, diğerini giyiminden dolayı. Bana bir şey diyemiyordu tabii, ne kadar eleştirirse eleştirsin benim onu her zamanki gibi görmezden geleceğimi biliyordu.

Bir de grubu vardı bunun. Önlerine geleni zorbalarlardı. Genellikle kızlar olurdu kurbanları. Her gördüğümde düşünürdüm, acaba ne kendilerinin onlardan daha üstün olduğunu düşünmelerini sağlıyor?

Birisinin giyim tarzı, kilosu, ailesi başka kimseyi ilgilendirmez. O kişinin kendisi de biliyordur zaten sorunlarını. Neden yüzüne söylersin ki bunu?

İşte bu tür insanlar nefret etmekle birlikte nefreti yayıyorlar da. Kendilerinden soğutuyorlar başkalarını. Sonra geliyorlar, 'çok üzgünüm, hayat karanlık, çok zor. Her şey üstüme geliyor' diyorler. Önce sen birilerinin üstüne gitmeyi bırak, ondan sonra senin sorunların kendi kendine çözülecek zaten.

Benim bakış açım şu şekilde,

Hayata hepimiz bir kere geliyoruz, her anı, her günü bir kere yaşıyoruz. Hepsi eşsiz anlar, bir daha yaşanmayacaklar. O zaman bu anları nefret ederek harcamamalıyız. Nefretin bize zararı yok tabii, ama en kötüsü faydası da yok. O zaman bundaki anlam ne, amaç ne?

Kısa oldu. Ama one shot kitabina uzun bir bolum yaziyorum, oradan sayin :D zaten uygulamada pek fazla kisi kalmadi sanirim. Tam yaz geldiginde, bolum atmaya zamanim oldugunda uygulamanin kapanmasi.. diyecek sozum yok

Boş yapma kitabı???Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin