~34.Bölüm~

4.9K 300 217
                                    

:Ya anne tamam diyorum!

:Bana bak Işıl gidip bir yerlere tekme falan atma!

:Sen benim tekme attığımı nerden biliyorsun?

:Gerizekalı kızımı tanıyorum çünkü! Kesin bir yeri tekme atıp açmaya çalıştın!

:Yani sevgi hanım ben kendimi bu kadar tanımıyorum helal olsun size!

:Sus dikkat et kendine bana bak yine bir yerin kırık gelirsen bu sefer ben gebertirim seni! İki haftadır camış gibi yatıyorsun!

Ne anne sevgisi ama...

:Öleyim de kurtul benden!

:Bak şimdi geçircem terliği ağzına!

Koşarak kapıdan çıktım. Mermi sıkıyor sanki! Evet sonunda şu lanet alçıdan kurtulmuştum. Şu iki hafta boyunca çin işkencesi çekmistim anacım! Kuzey hep eve gidip geldiği için en sonunda onu kovdum valla! Bune lan çocuk yakında buraya taşıncak. Hızlıca gelen otobüse bindim. Özlemiştim okulu. Tabi bazı malları hiç özlememiştim. 

Yarım saat sonra sonunda okulun kapısından içeri girdim. Sonunda be! Bizim gurubu gördüm. Hepsi beraber kantinde oturmuş bir şey konuşuyorlardı. Seri adımlarla onların yanına ilerledim.

:Selam gençler ben geldim!

Hepsinin bakışları bana döndü. Derin ve Sıla hemen ayağa kalkıp bana sarıldılar.

:Okul sensiz çekilmiyor be kanka.

Derin sözüne gülümsedim.

:Harbiden ya sonunda geldin. Mümkünse kapılardan uzak dur.

Evet Sıla yine bildiğimiz gibi...

Bakışlarımı Berk ve Batu'ya çevirdim.

:Hoş geldin yenge!

Batu yengenin...

:Hoş bulmadım Batu geri gidicem şimdi!

:Hoş geldin reis.

:Eyvallah Berk.

:Eyvallah bizden.

Kuzey'e döndüm. Oturduğu yerden eliyle kucağını gösterdi. Siktirgit Kuzey valla bak. Nah çekip yanındaki sandelyeye oturdum.

:Bizim porsuk ve ayı nerde?

:Heee onlar mı...

Derin dalga geçer gibi konuştu.

Acaba yine nasıl bir red yedi.

:Kanka valla Kaya kızla çok afedersiniz ama taşşak geçiyor. Yok böyle bir şey Asker arkadaşı gibi konuşuyor kızla.

Valla düşmanım olmasa üzülcem. Nedense gereksiz bir soru yönelttim.

:Bu arada bugün ayın kaçı?

Kuzey'in bir anda bana döndüğünü gördüm.

:5 Temmuz.

Neden bu kadar üzgün bir şekilde demiştiki? Bildiğime göre doğum günüydü. Galiba unuttum sanmıştı. Aklıma gelen fikirle yerimden fırladım.

:Nereye?

:Bir yere gidip gelicem Kuzey.

:Bekle bende geleyim.

:Yok oturun siz gelicem.

Şuan okuldan nasıl çıkacağımı bilmiyordum ama güvenliğe yakalanmazsam bence bir sorun olmazdı. Güvenliğe yakalanmadan okuldan çıktım. Koşar adım ilerlemeye başladım. Gideceğim yer belliydi. Oyuncakçıya gidip ona araba alıcaktım. Arabalara olan ilgisini fark etmiştim. Umarım beğenir...

~Kuzey~

:Neden ona doğum günün olduğunu söylemedin?

Derin'e bıkkın bir şekilde döndüm.

:Doğum günümü kutlamıyorum.

:Neden?

:Seni ilgilendirmez.

:Gıcıksın Kuzey.

:Evet şimdi şu konuyu kapatın.

:Işıl'ın bunu bilmeye hakkı var.

Sakin kalmaya çalışıyordum. Neden bu kadar zorluyordular?

:Son kez söylüyorum. Sizi ilgilendirmez.

:Doğum günün konusunda neden bu kadar hassassın anlamıyorum.

:Batu!

En sonunda dayanamayıp sesimi yükselttim. Batu'da sinirle ayağa kalkıp Sıla'nın kolunu tuttu ve arkadasını dönüp gitti. Ne dememi bekliyorlardı? Bugün annemin ölüm yıl dönümü o yüzden kutlamıyorum mu diyecektim. Hayır tabikide! Bunu bilmelerine gerek yoktu.

Ben bile unutmaya çalışırken hatırlamak istemiyordum. Küçüklüğümde yeterince acı çekmiştim daha fazlasına gücüm yetmezdi.

Berk ve Derin'de yavaşça kalktı. Berk omzuma destek vermek ister gibi iki kere dokundu.

:Her ne oldu bilmiyorum ama Işıl'a bunu yapma. Belliki sana hediye almaya gitti.

Ne!

:Hayır neden!

Hemen ayaklandım.

:Görmedinmi 5 Temmuz diyince pat diye ayaklanıp okuldan çıktı.

:Okuldan mı çıktı!

:Kuzey gözünü sikeyim.

:Lan olum bu şimdi mi söylenir!

:Gördün sanmıştım!

:İyi aferin gerizekalı!

Hemen telefonumu çıkarıp Işıl'ı aradım. Almamalıydı hediye. Tamam normalde çok sevinirdim ama o hediye kabuk bağlamış yaralarımın açılışı olurdu.

:Aç şu telefonu Işıl!

:Alo Kuzey'imm

Yutkundum. Yerdim bu kızı ama şuan daha mühim işlerim vardı.

:Işıl nerdesin!

:Süpriz!

Yapma lütfen...

:Işıl acil söylemelisin nerdesin güzelim?

:Of Kuzey sanada süpriz yapılamıyor Oyuncakçı dayı-

Bir anda büyük bir ses ve sessizlik oldu. Kulağıma gelen araba çarpma sesiyle durdum. Yutkundum.

:Işıl...

Cevap gelmedi.

:I-şıl

Cevap gelmedi.

:Işıl! Hayır!

Devam edicek...
(Oy vermeyi unutmayınn)
Kusura bakmayın geç attım💗

~WELCOME TO KOLEJ~        (TAMAMLANDI)       Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin