yirmi altıncı mektup

24 2 1
                                    

Ankara'ya döner dönmez Cici'yi (27) Hayvanat Bahçesi'nden almayı unutma. Tek başına bu işi yapamazsın, İpek Hanım'la (28) beraber al. 

S.A. 

7. VIII. 1944 

Sevgili Aliye, 

Mektubuna biraz geç cevap veriyorum. Bu İzmir işi karmakarışık bir hal aldı. Denize filan giremiyorum. Çünkü geldiğimin ertesi günü İnciraltı Plajı'na vapur seferleri kalktı, şehirde de girilmiyor, çünkü deniz çok pis. Bugün de ışıkların karartılması hakkındaki emri gazetelerde okudum. Galiba vaziyet İzmir'de temsiller vermemize müsaade etmeyecek. Bugün vali ile görüşeceğim, sonra vekile telefon edeceğim. Belki ben senden evvel Ankara'ya dönmüş olurum. Sen de ayın yirmisinde dönersin. Böyle karışık zamanlarda en emniyetli yer Ankara. Bak, İstanbul'da da tedbirler alınıyor. İnşallah sonu hayırlı olur. Ben sana posta ile 100 lira yolluyorum. İstanbul ve Ankara'da sana ay başına kadar yeter. Manifaturacıya vereceğin on liradan başka masraf yok. Eylül başında da mektebe gider, Müdür Muavini Senai Bey'den maaş ve ücretimi alırsın. Mecmuu 260 lira eder. Bundan kendine şu miktarı ayırırsın: 

50 Ev kirası, 

90 Ev masrafı için sana,

10 Manifaturacı, 

10 Elektrik, 

10 Sütçü. 

170 

Bu miktardan geri kalan 90 lirayı da İzmir'e bana yollarsın, anneme ve Kemal'e ben buradan yollarım. Mantoluk kumaşı da ben alırım. İstanbul'a gidemeyecek olursak Ankara'dan alırız. Vaat ettiğim şeyi yaparım, bilirsin. Bu ay Ankara'da şeker parası bıraktım, şeker alındı, mekteptedir, Ankara'ya dönünce bu şekeri almayı unutma. Dün, yani 6 Ağustos Pazar günü öğleden sonra mektepte uyurken gayet acayip bir rüya gördüm. Ankara'daki evde imişiz, büyük bir zelzele oluyor, bu kışın olan zelzeleden çok daha kuvvetli, fakat eve bir şey olmuyor, ben telaşla Filiz'i alıp kaçırmak için Filiz'in karyolasına koşuyorum. Fakat içinde Filiz yok, bizim Cici'ye benzeyen bir kedi var. Sen bana, canım, Filiz'i ben İstanbul'a götürmedim mi, diyorsun. Ben de, ha, peki, diyorum. Uyandığım zaman çok merak ettim, fakat böyle şeylere inanmadığım için kendimi avuttum. Bana Filiz'in sıhhati hakkında çok mufassal malumat ver. Bilhassa ateşi hakkında kati şeyler yaz, merak ediyorum. Benim sıhhatim fena değil. Oldukça iyi uyuyorum, yemek de yiyorum. Bir kilo aldım. Dahafazla almak istemiyorum. Vaktim çalışmak ve İzmir civarını gezmekle geçiyor. Köylere filan gidiyorum. Şimdilik bu kadar. Senin, Filiz'in, yanaklarınızdan, gözlerinizden hasretle, binlerce defa öperim. Annenin, babanın, anneannnenin ellerinden, Cevdet'le Münevver'in gözlerinden öperim, sevgili karıcığım. 

Kocan Sabahattin Ali 

Acele mektup yaz, yeni adresim şudur: 

Sabahattin Ali 

Konservatuvar Dramaturgu, Atatürk Lisesi 

İzmir 

(27) Ali ailesinin evlerinde besledikleri Ankara kedisi. 

(28) Ali ailesine ev işlerinde yardım eden hanım.  

Canım Aliye, Ruhum FilizHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin