kırk beşinci mektup

20 1 0
                                    

8. XII. 1947

Gönderdiğim Almanca kitapları  kütüphaneye koy. Sırça Köşk'ü beğenip beğenmediğini de Mehmet Aliler'e yaz. 

S. Ali

Sevgili Aliye, 

Ben tekrar İstanbul'dayım. Hiç olmazsa bir hafta kadar hapis yatmadan bu işi temizleyemeyeceğiz. Çünkü beni tevkif etmeden mahkeme gününü tespit etmiyorlar. Herkes beraat edeceğimi muhakkak sayıyor. Fakat ben dışarıdaki işlerimi halletmeden içeri giremezdim. Eğer ilk tevkif çıktığı günü yakalansa idim, ne Ali Baba çıkardı ne de Sırça Köşk. Eh, şimdi gazete biraz yoluna girdi. Hikâye kitabı da çıktı... Bir iki ufak işim daha var, onları da yoluna koyarsam, bir hafta sonra müddeiumumiliğe müracaat etmek niyetindeyim. İnşallah mahkeme uzun sürmez de, yılbaşında hapiste olmam ve Ankara'da ahbaplarla bir arada eğleniriz. Ne ise, mukadderin dışına çıkamayız. Ben sıhhatçe iyiyim. Yalnız sizi merak ediyorum. Ara sıra Ankara'ya dostlara telefon ettirip sizi sorduruyorum. Sen, herhangi bir ihtiyacın olursa gazeteye, Haluk'a yaz. Remzi Kitabevi, ev kirası vesaire için 100 lira gönderdi, herhalde almışsındır. Filiz'in gözlük reçetesi bende değil, Amerikan yazıhanenin küçük gözlerinden birinde olabilir. Birbirine karıştırmadan bunları bir boş zamanında iyice ara. Bulamazsan Muzaffer'e (61) götür, tekrar muayene edip reçete versin. Yalnız ben, reçeteyi ezberden biliyorum. Bir kâğıt yazdım. İster Muzaffer'e, istersen onun karşısındaki köşede dükkânı olan gözlükçü Münim Bey'e göster, anlarlar. Filiz bu gözlükçüyü bilir. Benim temyizdeki davadan ne haber? Arkadaşlar bu hususta yeni bir haber verdiler mi? Bu işle alakadar olsunlar ve sen de neticeyi hem Haluk'a, hem de Mehmet Ali Cimcozlara yaz. Ben onlara telefon edip öğrenirim. Mehmet Alilerin adresini biliyorsun, Beyoğlu İstiklal Caddesi 447. Şimdilik gözlerinizden, yanaklarınızdan binlerce defa öperim, sevgili karıcığım. 

Kocan S. Ali 

Sevgili Filiz, 

Nasılsın? Sakın beni merak etme. Senin baban kedi gibidir, dört ayak üstüne düşmenin bir kolayını bulur. Sen kendi sıhhatine bak ve kilo ile boyunu bana yaz. İnşallah yılbaşında Ankara'ya gelirim de o bayramı beraber geçiririz. Bir milyon defa gözlerinden, yanaklarından öperim, sevgili kızım. 

Baban 

(61) Göz doktoru Muzaffer Sander.

Canım Aliye, Ruhum FilizHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin