MEZARLAR

971 36 24
                                    



Herkese selamlar...

Bu platformda ki ilk hikayem yayında... Başlama tarihini buraya bırakabilirsen çok mutlu olurum.


"Karşılıksız iyilik hiç benlik değil. Ama bir istisna yapacağım ve sana iki hak tanıyacağım."

Anlamayarak "nasıl yani?" dediğim de "sen benden iki şey isteyeceksin bende senden tek bir şey isteyeceğim, aslına bakarsan anlaşma çok makul."

"Dinliyorum..."

"Seni istiyorum!"

"Anlamadım?"

"Diyorum ki seni istiyorum..."

"Böyle bir şey isteyemezsin." Dediğim de elini yüzümde gezdirmeye başladığın da kasılmıştım.

"Sakin ol İz, nefes al."

"Sakinim ben Yaman..." Tabi ki değildim, bu adam bana dokundukça bedenim benden bağımsız hareket ediyordu ve bu beni oldukça korkutuyordu...

"Adım şu ağzına nasıl yakışıyor bir bilsen! Bir benim kulaklarımdan duysan keşke ah İz ah..."

"Bak ben bir ilişi istemiyorum."

"Bedenin bana ait olsun o halde. İstediğim zaman dokunabildiğim, benim görüp hissedebildiğim nefes almamı sağlayacak bedenin benim olsun."

Bu adam gerçekten ruh hastasıydı! Ciddi anlamda benden bedenimi satmamı istiyordu. Ben satar mıydım peki?

Satardım!

Nasıl olsa, ikinci isteyeceğim şeyden sonra geriye bedenimden bana hiçbir şey kalmayacaktı.

"Kabul..." en az benim kadar şaşırmış bir Yaman duruyordu karşımda. Zora koymamı, işleri uzatacağımı hatta ona bağırıp çağıracağımı bile düşünmüş olabilirdi ama ben kabul ettim.

Memnun bir ifadeyle bana baktığın da "şimdi ikinci dileğini duyalım."

"Ne olursa olsun yapacağına söz veriyor musun?"

"Bana güvenmiyor musun?"

"Tabi ki, güvenmiyorum..."

"Söz veriyorum, şerefim namusum üzerine de yemin ederim ki istediğin şeyi yapacağım."

Bu sefer memnun olma sırası bendeydi. Ağır bir şekilde kendimi koltuktan kaldırıp barın olduğu bölüme ilerledim. İki kadeh ve viski şişesini elime alıp tekrar oturdum. Malum bu konuşmadan sonra ikimizin de ihtiyacı olacaktı.

Kadehleri doldurup birini ona uzatıp "şerefe" yaptım. Bardağı direk kafama dikip ikinciyi doldurduğum da meraklı bakışlarını benden çekmiyordu. Kendimden emin bir şekilde sırtımı yaslayıp elimde ki kadeh ile oynamaya başladım. Yaman sabırsızca bacağını sallarken "Soner Kılıcı bana teslim ettikten ve ben onunla yüzleştikten sonra beni öldüreceksin."

Dehşetle bana baktığın da tekrar ettim.

"Beni öldüreceksin..."

***





MEZARLAR...


"Hayat sizi hep en sevdiklerinizle sınar." Cümlesi ne kadar da doğruydu!

Çünkü ben sadece sevdiklerim değil, tüm sevdiklerimle sınandım... Doğru kelimeyi çoğu zaman seçemedim! İçimde ki yangına bir isim bulamadım, belki de bulsaydım içimde ki suçluluğumla yaşamayı öğrenebilirdim.

BENİ ÖLDÜR SEVGİLİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin