Tesadüfen/ Yarı Texting

** Kötü Başlangıç **

" Melek ne yapıyorsun!" Dedi Gökçe aya kalkıp Feride'nin yanına giderek.
Aynur de ayağa kalkıp Feride'nin yanına gitti.
" Melek ne yapıyorsun onu itmen gerekmezdi." Dedi Güney denilen çocuk.

" Oysa onlar senin hakkında hep iyi şeyler söylüyorlardı. Fakat iğrenç biriymiş sin!" Dedi ve ağlayarak gitti.

Aynur ve Gökçe onun arkasından gitti.
" Saçmalamayın bu Feride'nin suçu. Melek sadece sevgilisinin yanında oturmak istedi." Diye konuşmaya başladı defne.
" Şimdi onun suçu mış gibi davranıyorsunuz resmen." Diye devam etti.

" Sebebi ne olursa olsun onu itmemelidi." Dedi Baran.
Ayağa kalktım, " Kusura bakmayın. Ben sadece kuzey'in yanında oturmak istemiştim." Diyerek kapıdan dışarı çıktım.

Defne

Melek çıkıp gitti.
Hepimiz ayağa kalktık. " Oturun oturduğunuz yerden." Diyerek onun arkasından koştum.
  Ona yaklaştım ve önüne geçtim.
" Yanış mı yaptım?" Dedi
Gülümsedim. " Yapmadın çok iyi yaptın o geri zekalı bunu hak ediyor." Dedim.

Melek

Birlikte bir parka gidip oturduk.
Biz gittikten 5 ay sonra güney ve Feride ile tanışmışlar. Sonra o ikisi de onlar ile takılmaya başlamış. Bana ve Ateşe ise söylememişler nedeni ise onları bizim yerimize koyulmuşlar gibi hissetmemizi istememişler.

Saçma olduğunu söyledim.
Neden öyle düşünelim diye sorulmuştum. Fakat,
Tabi canım ' onları bizim yerimize koymuşlar gibi oldu' diyen de baban dı dimi. Diye hatırlattı iç sesim.

" Peki sen niye sevmiyorsun o kızı?" Dedim
Bana baktı defne. " Onunla maalesef 7 ay dır tanışıyoruz. Bi çok sebebi var onlardan bir kaç tanesini anlatabilirim." Dedi onu onayladım.

" Bana sinirlenip beni itti. O beni itince sinirim tepeme çıkmıştı. Kalkıp onu dövdüm." Dedi ikimiz de birbirimize bakarak güldük.
Fakat sonra gülüşü soldu.
" Onu dövünce diğerleri bizi görünce ayırdı.
Ozaman Mert'in şirketinde iş Partisi vardı.
Mert bizi de davet etmişti.
Neyse işte yanımıza gelip ayırdı bizi.
O kız de ' birden bire gelip dövmeye başladı beni, sanırım sevgilisini kıskandı o yüzden.' Tam olarak öyle demişti. Herkes bana neden böyle bir şey yaptığımı sordu. Oysa bana saldıran ilk oydu." Dedi.

Ona bakıp gülümsedim.
" İyi vurdun mı bari?" Dedim o da bu soruma güldü. " çok güzel vurdum suratına suratına çaktığım yumruğu." Deyince ikimiz de güldük.
Birden telefonum çalınca ikimiz de ekrana baktık.

" Salak abim." Dedi defne güldüm ve telefonu açtım. " Efendim abi?" Dedim
" Nerdesin küçük sıçan?" Dedi " defne ile parkta oturuyorum." Dedim.

" Hadi gelin kafeye. Bir yılın ardından gelir gelmez kaçamaz sın." Dedi gülümsedim.
" Tabi Geliyoruz şimdi." Dedi defne benim yerime.
" Araba ile almaya geleyim mi sizi?" Dedi .
" Yok yürüyerek geliriz şimdi uzakta değiliz." Dedim.
" Tamam." Diyerek telefonu kapattı.

Bizde ayağa kalkıp kafeye doğru yürümeye başladık.
" Ona artık abi diyorsun?" Dedi sorarcasına defne. Gülümsedim.
" Evet. Kan bağımız olmasa da Abim artık." Dedim o da gülümsedi.

Öyle ben Amerika'da neler yaptım o da ben yokken neler yaptığımızı bir birimize anlatalık.
Nerdeyse kafeye gelmiştik.

Kafeye girince herkes orda dı.
Feride, Aynur ve rüya bile.
" Güzelim! Nerdeydin? Ne yaptın?" Dedi endişe ile kuzey.
" Defne ile parkta sağlanacakta eğlendik." Dedim gülümseyerek.
" Siz çocuk musunuz? Sağlanacak sizin değil çocuklar için." Dedi Güney.