** Harika **

127 6 6
                                    

Herkes şuan burda di hatta tanımadığım iki kişi daha vardı.
" Eee okadar Yeter. Bunlar kim ve bizim yanımızda ne işleri var." Bulut dayanamamış ve en sonunda sormuş tü.

" Arkadaşlarim." Dedi salak varlık.
" Cansel ve Berkcan." Diye tanıttı onları.
Ben başımla selam verdim onlara onlar da aynı şekilde bana selam verdiler.

Bir saat kadar orda sohbet ettikten sonra eve doğru yürüdük.
Saat baya geç oldu. Kuzey ve yiğit ne kadar da bizimle eve kadar gelmek istese de izin vermedik. Zaten o salak varlık ve Berkcan yanımızda di.

Gerçeği ikisi de seri katile benziyor du.
Neysee.

Ben, Aynur , o salak varlık, Berkcan ve Cansel hiç konuşmadan yürüyorduk.
Berkcan ve Cansel kuzen miş.
Ve onların evleri yan yana miş ve bizim kaldığımız eve yakınmış lar.

Sonunda eve geldik.
" İyi geceler." Dedi Aynur.
" İyi geceler.".   " İyi geceler." O salak varlık ile aynı anda Aynur'a iyi geceler demiştik.

Aynur, yağmur ile birlikte kaldığı odasına çıktı. Salak varlığa baktım.
" Ben de gidip uyusam iyi olacak.. iyi geceler." Dedim.
" İyi geceler." Dedi ateş.

Odama girdiğimde dolaba yürüdüm.
Pijama ararken birden ağzımı bir el Beyaz bir bez ile kapattı. Kurtulmaya çalıştım ama arkamdaki kişi kesinlikle benden çok daha güçlü du.

Gözlerim kapanmaya başladı. Kapanması için direndim. Ama en sonunda gözlerim kapandı ve gerisi karanlık.

..

" Artık uyanması gerekiyor du!" Diye bağırdı bu bir erkek sesi di. " Efendim gerçekten hiç bir şey yapmadım dediğiniz gibi sadece bayılttım " dedi sanırım bu beni kaçıran dı.

Kaçıran. Lan! Kaçırıldım. Acaba beni 16 kere bıçaklayıp sonra da bir çuval et mişim gibi yola atirlar mi. Evet evet çok fazla tiktok izliyorum.

" Uyanıyor efendim " dedi biri.
Gözlerimi bir kaç kez kırptım. Ve sonunda onları gördüm.

" Sonunda uyandı uyan güzel." Dedi bu takım elbiseli bir adam di ve sanırım ilk başta bağıran.

" saat kaç?" Diye sordum gayet ciddi sesim ile.
Önümde ki adam diğerlerine baktı.
Adam hızla telefonu çıkardı ve " 8.32" dedi.

" Saati ne yapacak sin canım." Diye sordu önümde ki adam. " Lan! Okadar erken beni uyandırmaya nasıl cüret ederdiniz!" Diye bağırdım.

" Şimdi uyucam ve en az iki saat sonra uyandırın tekrar." Dedim. Adam güldü.
" Ah kaçırıldın tatlım ve sen hala güzellik uykunu mu düşünüyorsun." Dedi.
" Hayır. Güzelik uykusu değil be. Ama sadece dört, beş saat uyku benim için çok az" dedim acılı acılı.

" Ya bırakayım seni sen uyu ozaman." Dedi adam, gülümsedim ve " gerçekten mi"dedim, adam ' salak mısın Cemile 'der gibi baktı bana.

" Bana bak uyan güzel abin buraya gelecek birazdan. O gelene kadar lütfen çeneni kapalı tut. Yoksa elimden bir kaza çıkacak." Dediğinde kaşlarımı çattım.

" Ne abisi be. Benim abim yok ki geri zekalı. Yanlış kişiyi kaçırdınız." Dedim.
" Ne saçmalıyor sun kadın! Ateş Karahan senin abin değil mi?" Dedi adam kızgın bir sesle.

" Ateş mı? Haa ateş.. o salak varlık benim abim değil ki. Tamam.. üvey abim oluyor ama abim gibi görmüyorum onu." Dedim. " Bundan bize ne? Biz paramızı alıp gidicez." Dedi adam.

" Para için mi kaçırdınız beni?" Dedim.
" Evet. Başka ne için olacak tı." Dedi adam.

Yarım saat sonra

" Sus artık sus!" Dedi adamlardan biri.
" Ya ne var canım sıkılıyor." Dedim.
" Yarım saattir yarım saat. Susmadın be kadın! Lan! Bize ne her şeye zam geldiyse! Bize ne tükenen hayvanlar dan! Bize ne 5 yaşında iken karınca öldürdün diye yarım saat ağlamandan!" Diye bağırdı adam.

" Bir daha ona sesini yüksektir sen. Hayatın geri kalanında dilin olmayacak." Diye bir ses geldiğinde o tarafa baktım.

Ateş! Bunu salak varlık söylemişti.
Onur bey, ateş, Kuzey ve Mert burda di.
" Sonunda. Verin paramızı alın şunu." Dedi adam.
" Benim bir adım var geri kafalı." Dedim.
Adam bana bakmadı bile.

Onur bey elinde ki çantasını gösterdi.
" Kızımı bırakın ve paranızı alın." Dedi.
Ellerimi ve ayaklarımı çözdüler bana bağıran o aptal kolumdan sıkıca tuttu.

" Ne sıkıyor sun amına koyim!" Diye bağırdım.
Adam kolumu bırakmadı ve sıkı sıkı tutmaya devam etti.

Sonra da Onur bey'e doğru yürüdü bende onunla birlikte harekete geçtim.

Adam çantayı aldığı gibi kolumu bıraktı. Tam arkasını dönüp gidiyor du ki Onur bey kolundan tutup yumruğu çaktı.

Adam sola doğru bir kaç adım sendeledi.
Tam Kuzey'in önünde durdu.
" E madam yanıma kadar geldin." Diyerek o da çaktı yumruğu.

" Sikik şerefsiz para için küçük çirkin ördeğimi kaçırmak mi?" Dedi mert ve eksik olmasın diye o da vurdu.

Ateş onu yakasından tutup kulağına bir şey söyledi ve yumruğu çaktı.
Adam yediği o yumruklardan sonra sersem bir şekilde diğerlerine doğru koştu ve onlar ile arka kapıdan çıktı.

" Ne yapıyorsunuz! Onları bırakacak mısınız!" Dedim.
" Merak etme Melek. Polis dışarda." Dedi Onur bey.





Bitti

Sizleri seviyorum bir sonraki bölümde görüşürüzzzz 🤍

Tesadüfen/ Yarı Texting Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin