25. BÖLÜM "OLAYLI GECE"

80 4 0
                                    


Selamm. İyi gecelerr🌼

Ramazan ayınınız mübarek olsun çiçeklerimm🌼♥️

Hemen hemen bir ay sonra geldi bölüm. Sizi bekletmiyorum ve hemen bölüme başlayın:))

Lütfen oylama ve satır arası yorum yapmayı unutmayın...

Keyifli güzel okumalar.

13.03.2024


25. BÖLÜM "OLAYLI GECE"

"Ağladın mı sen kızım?"

Halbuki Araz'la evlendiğimden beridir yüzüm hiç gülmemişti.

"Hayır babacığım. Yüzümü yıkadım, köpük yaktı gözlerimi." diyerek geçiştirmeye çalıştım onu.

"Sen neden geldin? Bir sıkıntı yok değil mi?"

"Yok kızım yok. Araz'la bir şey konuşmaya geldim. Birazdan gideceğim. Seni de görmek istedim. Asıl sende bir sıkıntı yok değil mi?"

O sırada salona Araz girdi. Alnındaki ve boynundaki damarlar iyice belli oluyordu. Siniri hâla geçmemişti. İyi de neden bu kadar sinirliydi?

"Hayır yok. Hiç yok hemde."

Babam biraz daha oturduktan sonra evden ayrıldı. Bir sonraki gelişi belli değildi. Bu yüzden ondan ayrılırken sanki bir daha hiç göremeyecekmişim gibi sarılıp öptüm onu. O ise bana hep geleceğini ve beni buradan bir gün temelli kurtaracağını söyleyerek gitmişti. Bir ihtimal yaşıyor olabileceği karısının haberini çok çabuk sindirmiş ve eski haline dönmüştü. Babam'ın bu planda işi neydi? Araz'ın yetkisi neydi bilmiyorum ama her şeyi öğrenecektim. Aralarında bir soğukluk hissediyordum ancak çokta fazla düşünmek kurcalamak istemiyordum. Nasıl olsa iş için sürekli beraberler ve iletişimdelerdi. İllaki konuşmak ve aralarındaki sorunu unutacaklardı.

Odaya geldiğimde üzerimi değiştirip odadaki kendi yatağıma, koltuğuma geçtim. Gözlerim bir süre tavanda takılı kalırken odaya Araz girdi. Arkamı döndüm. Birkaç dolap açma kapama sesleri gelirken ardından yatağa yattığını anladım gelen sesten.

Sabah ilk işim aklımdaki fikri faaliyete geçirmek olacaktı.

Erken saatlerde uyandığımda duş alıp üzerime eşofmanlarımı giyip saçlarımı kurutup bahçeye çıktım. Bulutlu havanın verdiği rahatlık iyi hissetmemi biraz olsun sağlarken derin bir nefes alıp derin bir nefesi geri verdim.

"Günaydın Seray Hanım. Bir şey mi olmuştu?"
Gözlerimi yanıma gelip bana soru soran korumaya baktım.

"Hiçbir şey istemiyorum. Sadece biraz huzur. Biraz huzur başka hiçbir şey değil."

Yanından uzaklaştığımda peşimden geldiğini bastığı çimlerin sesinden anlıyordum. Bir anda ayakkabılarımı çıkarıp yere bağdaş kurup oturdum.

"İzin verirsen yoga yapacağım. Merak etme bu tımarhaneden kaçmayacağım." Usul usul mahçup bir şekilde yanımdan çekip gittiğinde gözlerimi kapatıp derin derin nefesler alıp öncelikle nefes egzersizi yapmaya başladım. Ardından kafamı birkaç saatliğine rahatlatmak için kendimi siyah bir boşlukta hayal edip her şeyden uzaklaşmak istedim ancak gözlerimin önüne annemin silületi geldi ve gözlerim kapalıyken gözlerim dolmuş, çenem titremişti.

O gün... vurulduğu an, üzerime yığılışı, kanlar içinde kalışı, ambulans görevlilerinin sedyede annemi götürüşü, elinde en son saçlarıma takmakta olduğu tokamın düşüşü...

MEYUS: BAŞLANGIÇ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin