12.

197 18 7
                                    

-

Minho, Jisung'u ailesinden uzaklaştırmak için dışarı çıkardı.

_________________

"Minho hyung, beni nereye götürüyorsun?" Jisung ne olacağını merak ettigi icin büyüğüne baktı. Hala ailesinin durumu hakkında endişeliydi ama Minho'yu görmek bütün sorunlarini unutturmustu.

Minho, daha fazla bilgi vermeden "Birden fazla yere gidiyoruz" dedi. Jisung inledi ve somurtarak Minho'ya baktı. "Pleeeaaasseee?"

Minho gençlerin bakışlarını görmezden geldi, eğer göz teması kurarsa teslim olacağını biliyordu.

"Pekala, o zaman ben de sana büyük sırrımı söylemeyeceğim! Bu gerçekten Gizemli!" dedi Jisung, yaşlıyı bilgi vermesi için kandırmaya çalışıyordu. Minho çocuğa kıkırdadı, onun her zaman merakina düşük olmasıni seviyordu.

______________

Alışveriş merkezine vardıklarında Jisung heyecanlandı. Minho, çocuğun ne kadar kolay heyecanlandığını görünce eğlendi. Jisung'la tanıştığı için kendini gerçekten şanslı hissediyordu, o başına gelen en güzel şeydi. Jisung'un ebeveynlerinin onları ayıracağından endişeliydi ama birlikte kalmak için her şeyi yapardı.

Minho ve Jisung bir kafeye oturdular. Minho bir Americano, Jisung ise sıcak çikolata sipariş etti. Garson siparişleri alırken Jisung'a baktı ve göz kırptı. Bu Minho'nun Jisung'a daha yakın oturmasına ve garsona dik dik bakmasına neden oldu.

Garson gittikten sonra Jisung kıkırdadı. "Hyung, neden her zaman bu kadar korumacısın?" Minho ona sevgi dolu gözlerle baktı. "Umm çünkü sen benim küçük sincapimsin, sen benimsin ve başkalarının seninle flört etmesinden hoşlanmıyorum." Genç olanı kendisine yaklaştırdı ve ona sımsıkı sarıldı, bu da Jisung'un kızarmasına neden oldu.

İkili kafeden çıktıktan sonra alışveriş yapmaya gittiler. Jisung bir mağazaya göz atarken Minho hızla oradan ayrıldı. O koştu başka bir mağazadan Jisung için birkaç çiçekle birlikte bir plache satın aldı.

Jisung'un bulunduğu dükkana doğru koşarken çocuğun onu bulamadığı için ne kadar strese girdiğini fark etti.

"Jisung!" Minho'nun bağırması Jisung'un ona bakmasına neden oldu. Jisung'un gözleri önünde gördüğü şeyle büyüdü.

"M-Minho hyung" Minho ona doğru yürüdü ve yanağını öptü, bu da Jisung'un kızarmasına neden oldu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"M-Minho hyung" Minho ona doğru yürüdü ve yanağını öptü, bu da Jisung'un kızarmasına neden oldu. "Seni seviyorum küçük sincabım."

Jisung, Minho'ya sımsıkı sarıldı, ayı aralarındaydı. "Ben de seni seviyorum, seni çok seviyorum hyung" dedi genç olan, içinden duygular akıyordu. Bir süre orada durdular, ikisi de mutluydu.

Minho sonunda geri çekildi ve Jisung'a baktı. "Hadi, gidecek bir yerimiz daha var" dedi sevgilisine çocuk gibi gülümseyerek.

Jisung, Minho'nun bu sefer onu nereye götüreceğini merak ederek kaşını kaldırdı. Minho ayıyı ve çiçekleri Jisung'a verdi ve bileğinden tutarak onu bir sonraki varış noktasına doğru sürükledi."Sinema?" Jisung bir kez daha heyecanla sordu. Minho başını salladı, bunun Jisung'u mutlu edeceğini biliyordu.

Sinemaya girdiklerinde Jisung durdu. Onlardan birkaç metre uzakta duran iki tanıdık figür gördü. Onlarla göz teması kurdu ve onlara doğru yürüdüler. Jisung paniğe kapılmaya başladı.

"Peki Jisung, sana söylediklerimizi dinlemediğini görüyorum?" Babası ona Minho'yu tiksinmiş bir yüzle süzerek sordu.

"H-hayır b-baba" dedi Jisung. Minho durumdan hoşlanmadı ve kolunu Jisung'un boynuna dolayarak ebeveynlerinin tiksinmesine neden oldu. Jisung babasından korktu ve Minho'ya tutundu, bu da ailesini kızdırdı.

"Han Jisung, bir daha bu çocukla takılmayacaksın! Bir kızla evleneceksin, hepsi bu!" Babasının bağırması insanların onlara bakmasına neden oldu.

Babası Jisung'un bileğinden tuttu ve onu sinemadan çıkardı. Minho onun peşinden gitmek istedi ama takım elbiseli, gösterişli bir adam onu ​​sıkı bir şekilde tuttu. Gözleri doluyken kaçmaya çalıştı.

"Seni seviyorum Minho hyung! " Jisung sevgilisine son kes seslendi. Jisung'un gözleri yaşlarla dolu-doluydu, erkek arkadaşından gerçekten ayrılmak zorunda olduğuna inanamıyordu. Anne ve babası onu umursamıyorlardı, sadece paraya önem veriyorlardı.

*Bir kaç gün sonra*

Jisung'un ailesi, erkek arkadaşıyla herhangi bir iletişim kurmadığından emin olmak için telefonunu ondan almıştılar. Birkaç gün sonra onu yeni nişanlısıyla tanıştıracaklardı ve Minho'yu unutmasını istiyorlardı.

Ancak Jisung asla unutmamistı. Minho'yu tekrar görmeyi, onun güzel gülümsemesini, ışıltılı gözlerini görmeyi, şefkatli öpücüklerini hissetmeyi çok istiyordu. Çocuğu çok özlemişti ama ailesi hâlâ bunu umursamıyor gibiydi.

Bu arada Minho da kırılmıştı. Erkek arkadaşından ayrılmak istemiyordu. Onu bir daha görmemek daha da kırıyordu kalbini.

*2gun sonra*

Minho kendine daha az dikkat etmeye başladı. Okula gitmedi, Jisung orada olmasa neden gitsin ki? Doğru dürüst yemek yemiyordu, erkek arkadaşının yanında olamayınca bunu dert ediyordu. Sağlığı bundan zarar gördü ve zayıfladı.

______________________

"Jisung, her an burada olabilir. Lütfen uslu duracağından emin ol!" Annesi saçlarını düzelterek konuştu. Ona herhangi bir yanıt vermedi.

"Hadi ama Jisung, biliyorum şimdi istemiyorsun ama o kadar da kötü olmayacağından eminim!" Annesi Jisung'un sürekli duygusal olmasından bıkmaya başlamıştı. Çocuğun erkek arkadaşını istediğini biliyordu. , ama bazen istediğini elde edemezdi.

Kapı zili çaldığında Jisung ofladi. Annesi ona sert bir ifadeyle baktı ve sahte bir gülümsemeye neden oldu. Yeni nişanlısının kapısına doğru yürüdü.

Kapıyı açtı ve karşındaki kiz..

__________________________

500 OKUNMA İCİN COK TEŞEKKÜRLER!! 💌😭‼️

Bana aitsin Han Jisung. -minsung Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin