Spor salonu epey kalabalıktı. Tribünü aydınlatan koca bir ışık pencereden süzülen günışığıyla birleşiyordu. Umutsuzca Luna'nın omzuna başımı yasladım.
''Bence bu hiç iyi bir fikir değil.''
''Sızlanmayı bırak !''kolunu omzuma sardı. ''Eğer seçilirsek çoğu derse girmemize bile gerek kalmayacak.''
''Senin için söylemesi kolay tabi.'' dedim huzursuzlukla. Luna, bir haftadır amigo takımı seçmeleri için başımın etini yiyordu ve nihayet pes edip seçmelere gelmiştik. Ancak buraya gelir gelmez bunun –benim için- hiç de parlak bir fikir olmadığına karar vermiştim. Umutsuzca etrafıma bakındım, seçmelere takılan neredeyse bütün kızlar benden çok daha uzun ve fit bir haldeydi. İlerde parende atan bir kıza gözüm kaydı. Tamam, bu kötü değildi, bu kötünün bile kötüsü bir durumdu; en son ne zaman zıpladığımı bile hatırlamıyordum !
''Pekala, bize çift takla atar mısın?'' dedi masanın ortasında oturan kız.
Turuncu saçlı kız gülümsedi ve bir çırpıda kolayca takla attı. Sonra selamını verip ismini yazdırmaya gitti. Sıra bize yaklaşırken Luna'nın birkaç esneme hareketi yaptığını farkettim.
''Luna, bak,bu gerçekten iyi bir fikir değil. Ben gitsem daha iyi olur. Zaten ben fotoğrafçılık kulübüne katılmak istiyorum.''diye yalan söyledim.
Fakat Luna ısrarla denememi istedi.''Kızım, korkmana gerek yok ! Geçen sene ben de senin gibiydim ama yedeklere seçilince kendimi geliştirdim.''
''Ama ben senin gibi atletik değilim ki ! Ve uzun..''
''Gerçekten yeteneğin varsa ortaya çıkacaktır.''
''Ama benim yeteneğim de-''
''Alice Montgomery!''
Adımın çağrılmasıyla Luna'ya endişeli bir bakış attım. Ancak Luna son anda vazgeçmemi engellemek için tüm gücüyle beni ileri doğru iterek öne çıkmamı sağladı. Harika, artık herkesin gözü üzerimdeydi ve rezil olmam işten bile değildi.
Masanın ortasında oturan amigo kıyafetli –takım lideri- olduğunu düşündüğüm kız göz ucuyla beni süzdü.''Merhaba Alice. Sen yeni kız olmalısın.''diyerek gülümsedi.
''Evet.''deyip gerginlikle gülümsedim.
''Daha önce hiç okul takımına girdin mi?''
''Ahh..hayır.''
''Pekala, bacak açmayla başlayalım.''
Pekala, bacak açma neydi? Öylesine gergindim ki bütün bu son derece güzel ve atletik kızın arasında elim ayağım birbirine dolaşmıştı. Ve gerçekten, o an bacaklarımı nasıl açmam gerektiğini asla algılayamadan, liderin solunda oturan kızın yüzü gözüme çarptı. Gözlerini dikmiş bana bakıyordu. Yutkundum. O Jason'ın öpüştüğü kızdı..yani Jason'ın sevgilisinin önünde bu hale düşmek..Belki de arkadaşıydı. Ah..ne olursa olsun, bu kesinlikle hayal ettiğimden bile daha berbattı.
''Bunu yapabileceğimi sanmıyorum.''
''Neden ?''
Arkadaki birkaç kızın oflaması duyuldu. İçten davranıp korktuğumu ve amigoluk hakkında hiçbir şey bilmediğimi itiraf etmenin doğru olup olmadığını düşündüm. Öte yandan, -Luna'nın da dediği gibi- denemekten zarar gelmezdi.
''Ben..şey..bacaklarımı açmayı bilmiyorum.''
Masadaki amigo kızlar birbirine baktı ve sırada bekleyen birkaç kız gülerek fısıldaştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÜVEY KARDEŞ
Lãng mạnÜvey kardeşiyle aşk yaşayan bir kızın hikayesi. *Cinsellik, argo ve küfür içerir. *+18 *Bu hikayedeki tüm karakterler ve olayların gerçek kişi ve kurumlarla ilgisi yoktur. Tamamen hayal ürünüdür.