Pencerenin kenarında eğilmiş bir kız bağcıklarını bağlıyordu. Henüz vakit gelmediği için koca salonda sadece beş kişiydik.
''Tanrım, şimdiden çok yoruldum.''
Luna su şişesini kenara bırakıp yanıma oturdu. ''Kızım, kendini çok yoruyorsun. Bu daha ilk antremanın, Daisy'nin bir şey diyeceğini sanmıyorum.''
''Hiç bir şey öğrenemedim ki ! Sabaha kadar biyoloji ödevini yaptım.'' dedim üzgün bir şekilde.
''Boşver,''elini elimin üstüne koydu.''Bayan Godville ödevlere bakmıyor bile.''
Bu sırada diğer amigo kızlar da yavaş yavaş salona doluşmaya başladı. Takım lideri ve amigo kızlar sol tarafa ilerlerken yedekler sağ tarafa geçti. Daisy herkesi sıraya soktu ve sessiz olmaları için eliyle işaret etti.
''Evet, amigoluğun ilk kuralı, gevşemek !'' diyerek kollarını gevşetmeye başladı. Arka tarafta vücudunu ustalıkla kullanan sarışın kıza baktım. İncecik belini saran amigo eteğinin üstüne dar beyaz bir tişört giymiş ve dalgalı saçlarının yüzüne düşmesini engelleyen beyaz ince bir saç bandı takmıştı. Bu haliyle uzun boylu ve güzel bir balerine benziyordu.
''Pekala bugün koreografinin ikinci kısmını yapacağımız için biraz daha zorlanabilirsiniz. Ama merak etmeyin..eğer ilk seferinizse dengede kalmaya çalışmanız yeterli. Herkes istediği yere geçebilir.''
Bunu duyan kalabalık hareketlendi ve kimisi öne giderken kimisi arkaya geçerek farklı gruplar oluşturdu. Ancak sanırım bu çok da parlak bir fikir sayılmazdı, herkes istediği yere geçebilir dendikten sonra sürekli olarak yer değiştirip çene çalarak bir türlü yer beğenemeyen bazı kızlar salonda tam bir kaos yaratmıştı.
Daisy gergin bir şekilde ''Hey!'' diye seslendi.
''Hey!'' sesini yükselterek ellerini beline koydu,''Pekala herkes yerinde kalsın !''
Böylece Daisy'i takip ederek ısınmaya devam ettk. Birkaç tur ısınmadan sonra koreografinin ikinci kısmını göstermeye başladı. Ancak Daisy hareketleri oldukça yavaş yapmaya çalışsa da özellikle de benim gibi çaylakların zorlandığını ve diğerlerinden geri kaldığını görebiliyordu.
Birkaç dakika sonra mola verince sıkıntıyla Luna'ya döndüm.''Berbat durumdayım biliyorum.''
''Belini biraz daha rahatlatmalısın.''
Luna'yı dinleyerek birkaç gevşeme hareketi daha yaptım ve sıranın arka tarafında sessizce beklemeye başladım. Ancak bu lanet sıra o kadar saçma ve düzensizdi ki dans etmeye çalışırken gerçekten sıkışmıştım ve kollarımı rahatça açamıyordum. Yanımdakilere biraz yer açmalarını söylesem de oflamalara eşlik eden birkaç santimlik değişikliğin hiçbir faydası olmamıştı.
''Ah, çok sıkıştım.''diye mırıldandım. Yanımdaki kız gözlerini devirerek diğer tarafa döndü.
Tişörtümü iyice yukarı çekerek biraz rahatlamaya çalıştım. Sonra karar verip ön taraflara yürüdüm. Bu kez gerçekten de rahat bir şekilde hareket etmek istiyordum, buna kesinlikle daha fazla dayanamayacaktım. Hareket ettikçe stres seviyem artıyordu ve ben bu kızların arasında rezil olmak istemiyordum. Biraz yer açmasını istemek için arkamdakine döndüğümde ise şaşkınlıkla yutkundum. Tam arkamda bana dimdik bakan sarışın kızı görünce ne diyeceğimi bilemedim ve elim ayağına dolaştı.
Tanrım! Ne ara arkama geçti ?!
Hiçbir şey diyemeden panikle önüme döndüm. Bu karşılaşmayı asla beklemiyordum ve Jason'ın sevgilisi olduğunu düşününce kalbimin gerginlikle hızlandığını hissettim. Seçmelerden sonra kendime gerçekten çok kızmıştım ve daha fazla saçmalık kaldıracak gücüm yoktu. Lanet gözlerindeki o alaycı bakışı hatırladıkça utancım ve gerginliği artıyordu ve bunu engellemek için elindem hiçbir şey gelmiyordu. O benden çok daha atletik ve güzeldi, ve elbette Jason'ın ondan hoşlanması da son derece normaldi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÜVEY KARDEŞ
RomanceÜvey kardeşiyle aşk yaşayan bir kızın hikayesi. *Cinsellik, argo ve küfür içerir. *+18 *Bu hikayedeki tüm karakterler ve olayların gerçek kişi ve kurumlarla ilgisi yoktur. Tamamen hayal ürünüdür.