5. Bölüm-Yemek

536 21 5
                                    

Tekrardan merhabaa. Yazı yazma işini ve daha çok yayımlama işini çoook sevdim doğrusu. Yeni bölüm yayımlamak için sabırsızlıkla bekliyorum o yüzden çok uzatmadan sizi bölümle baş başa bırakıyorum. Keyifli okumalar.
---------------
Antrenmandan çıkmıştık ve bugün Nil'le beraber evime gelmek için koçumuzdan izin almıştık. İzin vermisti şükürler olsun bu haberi alan Ela ve Deniz de soluğu evimde almıştı. Biz eve gelmeden onlar gelmişti anahtarları olduğu için de eve girmişlerdi dolapta yemek göremeyen Ela hemen yemek yapmaya koyulmustu.

"Ah Selen ah geldin 22 Yaşına hâlâ düzgün yemek yapmayı öğrenemedin gel diyorum öğreteyim ama hanımefendi her gün antrenmanda olduğu için zamanı da olmuyor."

"Ne yapayım Ela zamanım yok hem ben kendime göre bir şeyler yapıyorum sen dert etme gerçi ben yapamadığım zaman sen yardıma gelirsin dimi canım arkadaşım?" En tatlı bakışımı attım Ela ya, Ela ise seninle başım  dertte der gibi baktı.

Hemen telefonumu çıkardım ve Ela'yı çekip canım arkadaşım antrenmandan çıkan arkadaşına yemek yapıyor yazarak story attım.

Aradan çok geçmedi ve bir bildirim sesi geldi telefonu elime aldığımda mesajin Yağız'dan  geldiğini gördüm storye cevap vermişti 

"Ne yemeği yapiyor Ela, biliyor musun  Selen bizde çok açız bütün ekip idmandan yeni çıktık hatta yanımda Emirin ağzı açlıktan kokuyor o derece. Bizim bize  yemek yapan Ela gibi arkadaşlarımız yok maalesef ama belki bize de getirirsiniz de şu garibanların karnını doyurursunuz." Yazmıştı bende ona cevap olarak 

"Ya siz aç mısınız burdan bakınca pek de gariban gibi durmuyorsunuz ama neysee getiririm yarın"  yazdım yağız mesajı görür görmez hemen aradı.

"Yarın mı cidden mi diyorum ki açız Emirin ağzı açlıktan kokuyor " arkadan emirin sesi gelmişti

"Benim mi ağzım kokuyor Yağız çok ayıp"

"Bi sus kardeşim konumuz bu değil açlıktan gebereceğiz Doruk'un eline ekmek versen şu an ekmek reis pozu çıkar o derece aç ve sefil bakıyor Kerem bayılmış oralarda ve sen yarın getireceksin öyle mi bizim şu an ihtiyacımız var Selen"

"Ya oğlum salsana kızı işi vardır o da antrenmandan çıkmış işte" dedi Doruk. Onun sesini duyduğum an telefonun  hoparlörde olduğunu anladım ve heyecanlandım

"Tamam Yağız madem çok açsınız yapar bir şeyler getiririz ama yarım saatten öncesi kurtarmaz şefim şu an biraz yoğun"

"Tamamdır bakın görüyor musunuz arkadaş dediğin böyle olur sizin gibi üstüme çıkmaya ayağıma vurmaya çalışmaz"

"Oğlum hani biz futbolcuyuz ya hani antrenman yapıyoruz ya bilerek vurmuyoruz ayağına gören de seni öldürmeye çalışıyoruz sanar ya Rabbim sen sabır ver" Kaan bıkkın bir ses tonuyla konuşmuştu

"Neyse ben kapatıyorum görüşürüz" dedim ve kapattım.

Ela yüzüme bakıyordu ne dermiş gibi kafamı salladım "Yemek mi istiyorlar?"

"Evet çok açlarmış ölüyorlarmış Emir'in ağzı korkuyormuş Kerem bayılmış, Doruk'un da eline ekmek versen ekmek reis gibi dururmuş o dereceymiş yani."

"Ha öyle diyorsun Yağız asla Ela'yı görmek istememiş yani öyle mi?"
Bunu diyen Deniz'di

"Niye ki?" diye sordum.

Ela kızgın kızgın bakıyordu Denize "geçen maça geldiğimizde tanıştık biz de Yağız'larla, Yağız sırf Ela ile konuşmaya çalışıyordu."

Kırmızı Kart Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin