10. Bölüm - Şampiyon

282 14 4
                                    

Herkese merhabaa. Umarım iyisinizdir. Lütfen yorum yapmayı ve oylamayı unutmayın. Keyifli okumalar.

Yazardan
Deniz aynı yerde kalmış ağlıyordu. Yanına koşar adım birinin yaklaştığını hissetti. Duyduğu seste tanıdıktı. Kaan'dı.

"Deniz niye ağlıyorsun ne işin var burda iyi misin?" Kaan Deniz'i böyle gördüğü için çok endişelenmişti. Çünkü etkilenmişti Deniz'den bunu inkar etmiyordu. Deniz'in sevgilisi vardı
ama ne olursa olsun etkilenmisti işte Kaan kalbine söz geçirememişti.

Deniz ağlamaktan şişmiş gözleriyle döndü Kaan'a
"Bilmiyorum." Dedi. Kaan ne yapacağını bilememişti. "Kaan beni götürür müsün burdan?"

Kaan kafasını salladı "Tamam nereye istersin nereye götüreyim seni?" Deniz Kaan'a savunmasız bir bebek gibi geliyordu ve dayanamıyordu bir kere bile güçsüz görmediği kızı bu halde görmeye.

"Eve, eve götür beni" hıçkırarak konuşuyordu Deniz.
"Tamam Selen'e haber vereyim sana bir yemek kahve falan yapsınlar" telefonunu çıkarmış Selen'i aramaya çalışıyordu ki Deniz girdi araya

"Hayir o eve değil kendi evime götür beni lütfen ben yolu tarif ederim sana."

"Tamam gel gidelim" Kaan kaldırdı Deniz'i koluna girdi arabasına bindirdi. Deniz kötü haldeydi. Kaan ne olduğunu çok merak ediyordu ama onu daha çok üzmemek için soramıyordu.

Arabada gidiyorlardı Deniz her an uyuyabilecek gibiydi. Kaan'ın telefonu çaldı arayan Ateş'ti.

"Oğlum nerdesin seni bekliyoruz geldi pizzalar bak yeriz ha haberin olsun"

Kaan Deniz'in duymaması için kısık seste konuşuyordu. Gerçi Deniz'inde Kaan'ı duyacak hali yoktu."Ateş ben gelemeyeceğim sana sonra anlatırım. Bana Ela'nın telefon numarası lazım"

"Hangi Ela lan Nil'in arkadasi olan mı?" Yağız'ın sesi geldi arkadan "O ne yapacakmış Ela'nın numarasını ya"

"Oğlum adamı hasta etmeyin verin iste numarayı ben anlatacağım size"

Ateş daha çok zorlamadı verdiler telefonu. Deniz uyuyakalmıştı. Kaan Ela'yı aradı.

"Ela ben Kaan Doruk'un arkadaşı. Deniz benim yanımda ağlamışta yoldan geçerken gördüm. Beni eve götürür müsün dedi de sizin evin konumunu atarsan bana ben Deniz'i götüreyim"

"Ayy çok mu kötü kıyamam ben ona. Tamam ben atarım sana konumu. Evin anahtarı vardır Deniz'de yoksa kapıcıdan istersen verir. Teşekkürler Kaan, Deniz'i tek bırakmadığın için."

"Ela özel bir durum değilse niye böyle oldu Deniz?" Bir kaç saniye ses gelmedi ardından cevapladı Ela.

"Büyük ihtimalle Ömer'le ayrılmışlardır. Zaten birkaç zamandır pek iyi değillerdi bitmiş demekki. Gerisini de Deniz anlatır isterse ben daha anlatmayayım."

"Tamam, teşekkürler görüşürüz."

Telefonu kapattılar. Ela konumu atmıştı atılan konuma gitti Kaan. Deniz uyuyordu ilk önce kapıyı açtı ardından Deniz'i uyandırmak istedi ama Deniz uyanmadı ne yapacağını düşünürken Deniz'i kucağına aldı ve koltuğa yatırdı. Ardından odalara baktı Deniz'in odası olduğunu tahmin ettiği odaya taşıdı tekrardan Deniz'i. Gitmeye hazırlanıyordu Kaan.

Deniz boğuk bir sesle "Teşekkür ederim keşke Ömer değilde sen olsaydın" dedi. Kaan kalakaldı. Ne diyeceğini bilemedi. Mırıldanarak "keşke" dedi.

"Bir şey olacak göreceksiniz bir şey olacak. O bir şey yapacak ben biliyorum. Bana güveniyorsunuz dimi bana güveniyor musun Kaan?"

"Güveniyorum tabii ki güveniyorum en çok sana güveniyorum" dedi sonlara dogru kısıldı sesi.

Kırmızı Kart Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin