Merhaba herkese. Bayramınız kutlu olsun. Umarım güzel bir bayram geçiriyorsunuzdur. Keyifli okumalar.
(Yazar ağzından)
"Şimdi Yağız'ın doğum gününü sürpriz kutluyoruz ama Yağız'ın haberi var öyle mi?""Evet Selen. Ne yapabiliriz başka en yakın onun doğum günü varmış, mecbur Yağız'ın doğum gününü kullanacağız yapacak başka bir şey yok. Yoksa Emir kendini asacak" Dedi Ela, artık Selen'e anlatmaktan bıkmış bir şekilde.
"Ama Ela, Yağız'a sürpriz yapacak yine de" dedi Deniz
"Ne yapacaksın?"
"Her şeyi Yağız'la beraber hazırlayacağız yani o öyle zannedecek. Aslında ben arkasından iş çevirmiş gibi olacağım ama mecbur ona da güzel bir sürpriz yapmak zorundayım. Sadece bizim olacağımızı ve Doruk'ların evinde yapacağımızı zannediyor ama öyle olmayacak. Kaan ve Doruk'la konuştum onlar Yağız'ın arkadaşlarını çagıracaklar. Ateş doğum günü için mekan ayarlayacak. Yemekleride ben yapacağım. Bu arada ben yemekleri yaparken de Yağız'ı oyalama işi de sende olacak Selencigim"
"Ben Yağız'ı nasıl oyalayacağım ki Kerem falan oyalasın"
"Kerem de o ara mekanı hazırlayacak çünkü Selen. Sen halledersin ben güveniyorum sana."
"Tamam o zaman hallederim ben bir şekilde." Selen bir şey daha soracaktı ama çekiniyordu. Deniz de anlamıştı soracağı soruyu. Ela ne sormak istediklerini anlayınca konuyu değiştirip kalktı.
"Ben suflelere bakıp geliyorum" diyip mutfağa kaçtı. Ela iyi değildi her Aralık yaklaştığında da böyle olurdu. Bu ruh halindeyken arkadaşlarına iyi görünmek için çabalıyordu ama onun numara yaptığını, iyi olmadığını herkes anlıyordu.
O sırada telefonu çaldı arayan kişi Yağız'dı. Ekranda onun adının yazdığını gördüğü an gülümsemişti. Yağızın enerjisine, neşesine her daim hayran kalıyordu. Telefonu açtığında da o enerjisinden hiçbir şey kaybetmeyen ses tonuyla selamladı Ela'yı. "Merhaba Ela. Nasılsın iyi misin?"
Ne kadar iyi olmasa da Yağız'ın sesini duymak ona iyi gelmişti. "İyiyim sağ ol, sen nasılsın?"
"Bende iyiyim. Şeyi soracaktım, yarın alışverişe çıkar mıyız? Çünkü takımın izin günü yarın."
Ela için o gün olması gereken yer bambaşka bir yerdi ama mecburdu çünkü Yağız'ın başka bir gün boşluğu yoktu. "Olur yarın gideriz."
"Tamam o zaman ben seni alırım. Yarın görüşürüz."
"Görüşürüz"
Anlaşılan yarın Ela'nın erkenden olması gereken yere gitmesi gerekiyordu.
(Ertesi gün)
"Aşkım ya bizim baş başa olmamız gerekiyordu şu an.""Doruk bende baş başa olmak isterdim ama şu an arkadaşımız için bir şeyler yapmaya çalışıyoruz. Merak etme hele şu parti bir geçsin biz baş başa kalırız yine"
"Öyle diyorsun yani"
"Evet öyle diyorum"
"Öhöm öhöm sey arkadaşlar bölüyorum ama aile var burda"
Doruk dik ve korkutucu oldugunu düşündüğü bakışlarını Kerem'in üzerine dikmisti.
"Ya kardeşim karışmasana sen. Ne güzel konuşuyorlar işte yapamayanlarda var zorlama." Kaan her konuşmasında Deniz'e bakıyordu. Deniz'den etkileniyordu. Onun kafasının karışmasını istemiyordu ama duygularını gizlemekte başarılı biri değildi Kaan.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kırmızı Kart
RomanceVoleybol milli takım kaptanı Selen Durmaz tuttuğu takım olan Galatasaraya transfer olur. Sadece kariyeri için büyük bir adım attığını düşünen Selen hayatının en büyük adımını attığından habersizdir. Futbolcu Doruk Türk'ün de Selen Durmaz'ında hayatı...