~ Hikaye uzayabilir aksiyon içeren yerlerde ekleyebilirim ama şu ara full minnoş romantizm içerecek soft seri aşığı biriyim çünkü hehe ~
Gece 2 civarlarıydı üzerimde sıcak bir ağırlık hissettim tüylü ve yumuşak hissettiriyordu. Gözlerimi açtığımda devasa gümüş renkli bir kurt üzerimde dikiliyordu. Bi an gözlerimi kapayıp korkudan geri çekildim ve gözümü açtığımda Eun- Woo'nun kucağımda
Ateşler içinde sayıkladığını gördüm.
O sıcak haliyle bile dibime girmiş yavru köpek gibi kıvrılıp uyumaya çalışıyordu. Hemen kalkıp yatağına yatırdım çok terlemişti. Üzerini çıkartıp yatağa yatırdım. Komodinin üzerinden bi bardak su alıp içirdim. Hala tam uyanamamisti. Uyanmasını sağlayıp ağrısı olup olmadığını sordum. Ağlayarak " Bilmiyorum çok soğuk ve canım yanıyor ne yapicam bilmiyorum a-ah midem bulanmaya başladı. Özür dilerim mhhh seni de uyandırdım üzgünüm." Bi eliyle ağzını kapatıyordu, koşup aşağıdan bir kova getirdim. Ben getirdikten sonra bütün midesini istifra etmişti. Beyaz olan teni gittikçe solmustu. " Banyoya kadar yürüyebilir misin bi elini yüzünü yıkayalım hmm? Ateşinde var hem iyi gelir." Diyip kolunun altına girdim. Elini yüzünü yıkayıp geri döndük. Ateşi 40a yakındı ve sıtma vurmuştu. Evde serum kalmamıştı bu yüzden hastaneden arkadaşımı aradım, acilde hemşire olarak çalışıyordu ve ilaç isteyebilirdim. Karin'i aradım ve şükür ki bugün nöbetteydi. Ondan yardım isterken Eun-Woo duymuş ve hastaneye gitmemek için yalvarmıştı. Artık cidden bir suçlu olabileceği ihtimali aklıma yatıyordu ama şuan çok kötü bi durumdaydı. Ve içimden bir ses suçsuz olduğu konusunda beni ikna etmeye çalışıyordu.Bir saat sonra Karin elinde bir poşet ilaç, iğne ve serumla geldi. Ek olarak pansuman malzemesi de rica etmiştim. Odaya geldiğinde Eun-Woo korkuyla bakıyordu daha doğrusu tetikte duran bir hayvan gibiydi. Yanına yaklaşıp kulağına eğildim ve ona sorun olmadığını arkadasimdan zarar gelmeyecegini söyleyip sakinleştirdim. Sonunda ikna olmuştu ama hala o korku gözlerinde vardı. Düzgün hareket edip ayağa bile kalkamıyordu. Bu hali içimi acitmisti nedense. Eun-Woo'nun serumunu takip alnına ıslak bez koydum ve üzerindeki kıyafetleri çıkarmıştım. İnce bir pike vardı üzerinde çünkü hala ateşi düşmemişti. Karinle verandaya çıkıp sigara içerken olanları anlattım. Bana bağırıp "SAÇMALAMA YA O ARANAN BIR SUÇLUYSA VE SANA ZARAR VERIRSE. DAG BASINDA SANA ULASAMAM BILE. BURDA ZATEN YAKININ BIRI YOK BENI KORKUTMA VE EN KISA SUREDE ALDIGIN YERE GERI GOTUR!!" demişti. Haklılık payı çok yüksekti evet ama iç sesim beni hiç yaniltmamisti ve o suçlu olabilecek bir insan değildi. Aksine masumluk akıyordu cehresinden. Karin nöbete dönmek üzere yola çıktıktan sonra. Üst kata çıkıp Eun-Woo'nun alnındaki bezi değiştim. Kollarına da ıslak bez koyduktan sonra serumuna ek birkaç ilaç ekledim. Hareketsiz yatıyordu. Kulağımda kulaklık bir iki saat onu bekleyip ıslak bezleri değiştirdim. Öylece uyuyakalmisim.
Sabah uyandığımda hala uyuyordu. Yavaşça kalkıp baktığımda ateşi düşmüştü. Hava soğuktu, üzerini örtüp aşağı yemek hazırlamak için indim.
Kahvaltı için hafif bir şeyler hazırlayıp sıcak çayı ihmal etmemistim. Bitki çayları ilaçlardan daha iyiydi bence.
Uykusunu bölmek istemesem bile dün de bir şey yemediği için uyanması gerekiyordu. Yavasca seslenip ona dokunup uyandırdım. Korkarak uyanıp "Ben suçlu değilim!" Diyerek dolu gözlerle yatakta diklenince beni görüp durdu. Ağlayacak gibiydi sarılıp sakinlesmesini bekledim. Nabzı yavaşladığında iyi olduğunu söylediğinde kahvaltısını yapmasına yardımcı oldum. Kolunu hala çok oynatamiyordu. Kahvaltıdan sonra üzerine bir tshirt giydirip aşağı inmesine yardım ettim. Hala çok utangacti ve gözlerimin içine bakamiyordu. "Film mi izlemek istersin yoksa kitap kutu oyunu vs de bakabiliriz hmm?" Diye sordum. "A-ah bilmiyorum yani benim burda kalmam doğru mu ki?" Diyip kapıya ve pencerele bir bakış atti, hala endiseliydi. "Gidecek yerin var mı? Akraba, arkadaş, ailen ya da kız arkadaşın?" Yüzü kizardi bi an mahçup bi ifadeyle hayır der gibi kafasını salladı. "Bana anlatman zor biliyorum o yüzden şuan sormuyorum yine de ilerde başına gelenleri duymak isterim. Neden kaçıyorsun bilmiyorum ama burda kalabilirsin sorun yok. En azından dikislerin ve yaralarınla güzelce ilgilendigimiz süre boyunca kal. Mikrop kaparsan hiç iyi olmaz."
Korkan gözleri sanırım ilk defa gözlerime bu kadar kitlenmişti. Koyu bal rengi gözleri gün ışığı gibiydi. Hızlıca " B-ben gerçekten kimseye bir şey yapmadım, hiçbir suçum yok. Lütfen polise haber verme yada beni onlara verme ne olur." Birden elimi tutmuştu. Yanaşıp yüzünü hayli küçük olan avuçlarımın içine aldım gözündeki yaşları silip " Şşş ağlamak yok ama başın ağrır. Kimseye bir şey söylemem. Korkma tamam mı? Yanındayım endişelenme lütfen." Diyip ellerimi çekerken bana sarıldı bir anda sonra kendine gelip geri çekildi. "Banyo neresiydi diye sordu ?" "Gel sana yardım edeyim düzgün yuruyemiyorsun halen. Aslında bugün duş alman gerek o yağmurdan sonra fena haldeydin."Banyom küvetliydi ve tek başına orda kayıp düşebilirdi. Dikislerinin patlaması isteyeceğim son şey olurdu cidden. Banyoya geçtiğimizde tshirtünden başlayarak üzerini çıkartmaya başladım. Utançtan ölüp bin kere " Ben hallederim ne olur zahmet etme.!" Diyordu ancak kolunu her hareket ettirdiginde canının acıdığı belliydi. Altındaki pijamayı çıkartırken bayılacak sandim utançtan. Önünde diz çökmüştüm ve bu dışarıdan saçma şekilde erotik bir görüntü sağlıyordu.
Yalan değildi nefes kesici bir fiziği, keskin ama narin kaslari, pembe göğüsleri, ay gibi teniyle yutkunmama sebep oluyordu. Saçmalamayı kesip odaklandım. O benim hastam sayılırdı. Yalnızca boxerıyla kaldığında yüzü domates gibiydi gümüş saçları yüzüne dökülüyordu. Bir manzara oluşundan habersiz çekingen tavırları cidden beni mestediyordu. Uzun zamandır bir ilişkim olmadığı için belki de bilmiyorum ama cinsellik konusunda seçici olan ve kolay kolay insanlara güvenmeyen biri olarak ona koşulsuz guvenebilirdim...~Uzadıkça uzasın istiyorum seri. Serçe parmaklarım telefon tutmaktan aşırı acisada değer gibi kdkdkdkdkd cidden böyle tatlı uzun şeylere bayılıyorum ehe bir dahaki bölüm duş alıcaz gerçi +18lere biraz daha var öyle hemen guvenemeyiz kdkdkd~
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yağmur ve Şefkat
WerewolfOrman, yağmur, yaralı genç bir adam, şömine ve şefkat. Merhametin sonuçları belki iyi ve belki de ağırdır... Yazdığım ilk hikaye çıtır çerez İçinizi ısıtacak bir parça. anaç olan herkes sevecektir. Sevilirse benzer bl/gl kurgularda gelecek tamamen b...