Kendim için ondan uzak durmalıydım ve onun için uzak durmak zorundaydım. Benimle olmak herkese işkence gibi gelirken ,onu mu mutlu edecektim? İçinden benimle dalga geçtiğine eminim. Diğer insanlardan bir farkı olmayacak ,tıpkı onlar gibi benden nefret edecek en sonunda çünkü beni tanıdığında ilgi çekecek hiç bir yanım olmadığı anlayacak. Bu işte ben buyum. Gerçekleri kendime hatırlatmazsam hayat bana hatırlatırdı. Bu zamana kadar kendimi gerçeklerden uzak tutmak zor oldu, bundan sonra da kolay olmayacak.
Bölümümün ana derslerinden biri olduğu için derse gitmem gereken bir gündü, tabi bu sene mezun olmak istiyorsam. Kapının açılmasıyla gelene baktım. Serpil yine pat diye odama girmişti. Şaşırmıyordum artık, abla kardeş arasında izin diye bir şey olmadığını herkes bilir.( Kıyafetler hariç )
"Meltem ne yapıyorsun aşkım?"
"Hiç çıkacağım birazdan Sen ne yapıyorsun."
"Hiçç bende çıkacağım ama senin şu yeni aldığın oversize gömlek vardı ya onu bana versene bugünlük."
"Tamam al dolapta." Dolabımın sürgüsünü açarken yan bir bakış attı.
"Çıkacaksan şimdi koşturarak hazırlanman gerekiyordu. Hatta evi başımıza yıkman falan."
"Büyük hazırlık yapmama gerek yok." Kafasını yana eğdi, tepkilerimi ölçmeye çalışıyordu.
"Meltem sende bir şey var , ne oldu ablacım?"
"Bir şey olmadı." geldi ve yanıma oturdu.
"Benden bir şey saklayamadığını kaç kere daha söyleyeceğim."
"Olmadı diyorum. Hem artık büyüdük benim dertlerimle ilgilenmek zorunda değilsin .Annelik görevi yapmana gerek yok "
"Sen benim kardeşim olduğun sürece senin dertlerin beni ilgilendirir. İstersen annelik de istersen başka bir şey."
"Tamam anladım ama anlatacağım büyük bir şey yok. Yine Serdar'a sinir oldum sadece." Yalan söylemekten zarar gelmezdi.
"Allah aşkına Meltem uğraşma şu aptalla. Koy postayı gitsin hem onun senin arkadaşın olduğunu düşünmüyorum bile. Sen bana Bora'yı anlat nerden çıktı o, birden eve gelmeler ?"
"Okulda karşılaştık yani kardeşiyle desem daha doğru olur. Engelli bir kardeşi var ama bunu kimse bilmiyor saklıyorlar."
"Bak sen neden peki?"
"Uzun hikaye ama babası yüzünden. Neyse işte karşılaştığımızda o çocuğu zor bir durumdan kurtardım. Biliyor musun onu kardeşimizin yerine koydum. Eğer yaşasaydı kimsenin ona zorbalık yapmasına izin vermezdik değil mi?"
Anlattıklarım onu da çok zorlamıştı.
"Tabi ki izin vermezdik koskoca iki koruması olurdu, onu tüm kötülüklerden koruyacak aaa annemi unutmamak lazım tabi."
"Evet ,Keşke bizimle olsaydı.."
"Keşke ama değil ve şimdiye odaklanmamız lazım."
Kendini her zaman dik tutmasını becermişti benim aksime. Çok geniş bir arkadaş çevresi yapmıştı ve onlar onu oyalamakta yeterliydi. Kısacası herkes odaklanacak bir şey bulmuştu. Benim odağımda yemekler olmuştu çocukluk kilomun üzerine ekledikçe eklemiştim. Aslında vermeye çalışıyordum ama hızı çok yavaştı .Geçtiğimiz iki ay boyunca sadece 4 kilom eksilmişti. Ayağa kalktım ve tartıya çıktım.
"Bak şimdi ,şimdiye odaklanıyorum."
Tartıya çıktım"94"
"Hiç fena değil aslında."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SEV ve DİREN
ChickLitSevmek yeter miydi çoğu zaman Ya biri direnirse bütün hayata, köreltirse kalbini bir edayla Direnirse bütün ruhuyla, Kalır mı geriye bir sevda? Can; Bora'nın kardeşi, engelli olduğu için nüfusa bile kaydedilmeyen zavallı çocuk adam. Onu koruyansa...