Tutulma (bxb)

B. 27

Krem sürücem azgın kocama ben şimdi. Özür dilerim bebeğim sana uyarak hata ettim.

Deme öyle üzülüyorum. Ben istedim, hatta popişim acımasa halada istiyorum.

Teoman Çağataya inanmayarak baktı. Oda eşine doymuş değildi. Ama iki bebeğimin de sağlığı herşeyden önemliydi.

Duş aldırıp, temiz yatağa yatırduğı oğlanı koynuna çekip huzurlu bir uykunun keyfini çıkarttı.

_______________________________________

Bebekleri iyi sen iyiye kendini belli eder olmuştu. Artık 5. Ayını geride bırakan Çağatay'ın bebeğinin türü ve cinsiyeti kesinleşmişti.

Tan ise henüz 3,5 ayını tamalıyordu. Sonunda Kerem ve Çağataylar onunla konuşmaya karar vermişti.

Tan: Neden böyle tedirgin ve gergin bakıyorsunuz? Neler oluyor Kerem bebeğimiz de bir sorun mu var?

Kerem bir eli belininde, diğer eli karnında eşini okşayarak sakın tutmaya çalışıyordu.

Kardeşim saçmalama lütfen. Biz ikimizin bebeği ile ilgili bir bilgiyi seninle de paylaşmak istedik.

Evet Tan korkulacak, gerilicek hiç bişi yok lütfen rahat ol.

Tan onay vermesi için Kerem'e baktığında dudaklarına yumuşak bir öpücük alarak rahatladı.

Tan: Siz susun! Çağatay sen anlat dinliyorum.

Biz emin olmadan söylemek istemedik. Oğlunun bir sigma olduğu kesinleşince...

Tan: Benim oğlumda bir Gamma.... Ve onlar gerçekten ruh eşi olarak yaratıldılar.

Ne ne... Sen biliyor muydun? Kerem!

Kerem: Hayır hayır, kesinleşmeden ben bişi söylemek istemedim ve söylemedim.

Küçük enişte çok çakal bir safsın sen ha!

Tan: Bu gizli ve tehlikeli bişi mi ki niye gerginsiniz? Niye hem çakal hem safım? Kerem kral mıral dinlemem döverim ben eniştemi!

Teoman çok ayıp o ne demek öyle sevgilim. Tan niye kötü olsun şimdide dünür olucaz şahane değil mi?

Tan: Tabiyki kardeşim benim. Oğlumun kalbi için hiç endişe duymuycam. Çünkü onu biricik kardeşimin büyüttüğü bir eşi olucak.

Tan hissetmiş oğlunun türünü. Ama rüya zannedecek kadar saf temiz kalpli küçük eniştem. Bizim oğlanın türü belli olunca rüya olmadığını anlamış ama korkmuş.

Kerem: Öylemi bebeğim, hissettim mi oğlumuzu?

Tan: Kokusu çok farklıydı sevgilim tam adını veremem, sonra rüyamda ikisini gördüm düğün günü!

Tan: Çağatay ve benim mutlu olduğumuz anı gördüm. Çok çok güzeldi.

Ohhh çok huzurluyum. Bu içimde büyük sıkıntıydı. Şimdi bebeklerimizi büyütmeye odaklanalım birlikte he ne dersin kardeşim?

Tan: Bunu kocaman bir kumpir gömerken konuşmaya devam edelim canım kardeşim.

Kerem: Bizzat almazsak,

Tan: Asla aynı lezzeti alamıyorum napim. İstemiyorsan alma aşkım, yemem bende olur biter.

Kalk kalk bunlar muslukları açmadan koşup bebeklerimizi muş mutlu edelim kardeşim!

Çağatay ve Tan sevinçle ellerini çırptılar. Kerem Tanın dudaklarını emerek çekildi.

Kerem: Gecede ben seni yiycem sevimli omegam! Hazır ol!

Tan: Çabuk çabuk gel, hızlı yiyim sende aç kalma olur mu Alfam!

Kerem: Ölürüm çocuk senin cilvene! Ölürüm!

Duy duy millet işve cilve yapıyor kocasına! Biz iki gündür özel izinle öpüyoruz.

Öyle değil! Ben çok gergindim ya ondan bol bol öptüm hem yalan atma!

Dudaklarını üst üste öpüp geri çekildi teoman.

Kocaya yalancı demek ha! Akşama sorulacak bunun hesabını güzelim.

Kumpirimizi getir aşkım, sonra sor sabahlara kadar.

Azgın miniğim, hemen gidip geliyoruz.

Tan: Kerem numara yok ha! Valla anlıyorum tadından!

Yavuz abiyi yollayıp keyif çatmak yok!

Bir kere acil konfersns vardı bir kere tatlıyı o aldı yavrum. Bu ne kin bu ne hafıza ya pes!

Açımmmmm koş koşşş!
.
.
.
Tan ve Kerem yemeği yedikten sonra biraz koruda yürüyüş yapmıştı. Tan yorulunca Kerem onu kucağında taşıyıp eve getirmişti.

Kerem: muah çok mu muah... Yorulmuş muah..... Benim minik omegam ha?

Tan: Çok yoruldum ama çokta yemiştim iyi oldu yani kocacım.

Keremin öpücükletinin adresi bu kezde Tanın hafifçe belli olun karnıydı.

Kerem: Dinlen dinlen ben sözümü aldım. Sabırlı adamım yormadan sevicem doyurucam karnımı.

Tan: Tamam sözüm söz. Keremmm....

Tanın bu tonlama ile eşine yaptıramıycağı hiç bişi yoktu. Kerem hemen sıralamaya başladı.

Kerem: Kimseye balmadım, otuz saniyeden uzun göz temasım olmadı etrafımız full evli yada beta! Kimseyi kovmam yada bölüm değiştirmem! Şimdi emret aşkım!

Tan'ın kıskançlıklarından tabi ona Çağatay'ın kıskançlığıda eklenince şirkette revizyon yapılmıştı.

Kerem sitemle o olaya gönderme yapıyordu.

Tan: Kıskanmıyım iyi, sevmiyim mi deli gibi kocamı heh sevmiyim de eller mi alsın!

Kerem: Sev güzelim, sev bebeğim söyle ne istiycektin?

Tan: Git istemiyorum bişi bana ışık süt yap bebeğimizin canı çekmişti onu diycektim. İstemiyorum bişi ben.

Kerem: Tribini yerim senin, senide yerim ulan! Yok vazgeçilmez öyle benim iki miniğimin canı çekmiş derhal!

Tan: İyiki kıskandık bir kere o kadının bakışı hiç bakış değildi. Bana ne!

Kerem daha fazla uzatırsa bu geceyi rüyasında göreceğini biliyordu.

Kerem: Evet sevgilim çok haklısın ohh iyiki emekli ettik onu zaten yaşı gelmişti.

Tan omuzuna vurup sitem etmişti. Kerem de gülerek mutfağa kaçmıştı. Tan arkasından bağırıyordu.

Tan: 50 yaşında taş gibi duruyordu o taş! Bence yalan söylüyordu taşı konusunda! Ohhh iyiki gitti canıma değsin pis koca pis!

Kerem eşinin kıskaç hallerine ayrı bir bayılıyordu. Son 6 ayda hayatı resmen iyi anlamda tepe taklak olmuştu.

Bölüm Sonu.....

Yeni bölümde görüşmek üzere✌