"Acı duyabiliyorsan, canlısın.
Başkalarının acısını duyabiliyorsan, insansın.".
"Uzun bir yolda denizi görmek gibisin."
.
Barlas
Elimdeki tek kullanımlık plastik mavi eldiveni çıkardığımda artık bileğimin alışmış olduğu eldivenin lastik izine kısa bir bakış attım. Ardından eldiveni iç içe sokup çöpe attım ve odadan dışarıya çıktım. Deri koltukta oturan kızıl kısa saçlı, ellili yaşlarındaki kadın hızla ayağa kalkıp bana doğru büyük bir adım attı. "Vanilya nasıl?"
"İğnelerin hepsini çıkardık." dedim masama otururken. "Anestezinin etkisi birkaç gün sürebilir. Birkaç ilaç vereceğim, ilacın bir tanesini de eczaneden alacaksınız, mamasına ezip koyun. Bir haftadan fazla kullanmasın ve..." Kafamı kaldırıp kadının gözlerine baktım. "Eğer evinizde evcil bir hayvan varsa yutabileceği zararlı maddeleri ortada bırakmayın. Birkaç gün daha geç kalsaydınız Vanilya bu kadar şanslı olmayabilirdi."
"İnsanlık hâli canım." Kadının bir anda yüzü düşmüştü. Kaşları çatık, yüzü asık bir şekilde kolunun altına sıkıştırdığı beyaz çantasını eline aldı. Suçu tamamen ona attığımı sanmış olmalı ki sinirlenmişti. "Borcum ne kadar?"
"Vanilya bir gece burada kalsın -" diyerek onu ikna etmeye çalıştım fakat kadın sert bir ses tonuyla kesti lafımı.
"Gerek yok." Cüzdanının ağzını açtığında bu konuyu uzatmak istemediğini fark ettim.
Veterinerlik yaptığım sürede bu duruma alışmıştım. Genellikle evcil hayvanlarını kendi yaptıkları hatalar yüzünden veterinerlik ederler, ben de bu konuda uyarınca hemen yüzlerini asarlardı. "Üç bin beş yüz." dedim kağıda alınacak ilacı yazarken. "En azından Vanilya'nın kendisine gelmesini bekleyin, hayvan hâlâ anestezinin etkisinde."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
konuşmaz duyamaz hisseder , GAY
RomanceEvren ahraz bir şefti. Barlas ise kalbi insanlara karşı buz tutmuş veterinerdi. →İç ısıtan, soft ve kısa hikâye. → Bu iki erkeğin aşkını anlatan bir kitap. Eğer homofobikseniz lütfen içeriye girmeyin. Bu size hitap etmez.