Matematikçi / Minsung

23 (F)

Odamın kapısı açıldığında karşımda Jisung'u görünce gülümsemiştim.

"Ne oldu? Yine mi özledin?"

"Yok, sen özlemişsindir diye geldim." Gülümsememi genişletmiştim.

"Öyle mi?"

"Öyle." Karşımdaki koltuğa yayılmıştı.

"Nasıldı dün gece?" Göz devirmişti.

"Ya açmasana oğlum şunun konusunu."

"Neden? Utanıyor musun yoksa?"

"Ne utanacağım ya? Ben istedim zaten, neden utanacakmışım?" Dudaklarımı büzmüştüm.

"Bilmem. Yanakların kıpkırmızı oldu ve bana bakmaktan kaçınıyorsun, bu da utandığını gösteriyor sanki." Tekrar göz devirmişti.

"Marş okunurken birden yapışsam dudaklarına, ne yaparsın?" Tek kaşımı havaya kaldırmıştım.

"Yapamazsın, utanırsın."

"Yaparım Minho, biliyorsun."

"Emin misin? Bence yapamazsın." Bir süre susmuştu.

"Bir düşündüm de evet, yapamazmışım."

"Ben demiştim."

"Ama sen öpebilirsin." İç çekmiştim.

"Yapayım mı?"

"Yapabilirsin, izin veriyorum." Kıkırdayıp ayağa kalkmıştım.

"Hadi hadi, gidelim." Elinden tutup onu koltuktan kaldırmış ve elimi elinden çekip beline koymuştum. Odadan çıktığımız anda Hyunjin'i görmüştüm. "Hyunjin, anons yap da aşağı insin çocuklar."

"Minho saat daha 07.45. Ders 08.30 da başlayacak."

"Ya erkenden okutalım marşı, sınavları var 3. ders. Ders çalışsınlar bırakalım da."

"İyi, yaparım anonsu." Odasına gitmek için arkasını döndüğünde Jisung'la birlikte okulun önüne, merdivenlerin tepesine gelmiştik. Çocuklar sıra olduğunda Jisung'dan uzaklaşıp elime mikrafonu aldım.

"Sınavlarınız çarşamba bitiyor, az kaldı. Biliyorum, yoruldunuz ama biraz daha gayret edin, bitmek üzere." Gözlerimi Yeonjun'a çevirdim. "Ayrıca başka bir konu hakkında da konuşacağım. Defalarca uyarmama rağmen bazılarınız hâlâ aynı şeyi yapıyor. O şey birdaha okulda tekrarlanırsa disiplin yazacağım."

"Ya hocam, öpüşmek suç mu?" Yeonjun konuştuğunda derin bir sessizlik olmuştu.

"Yeonjun, amına koyayım sevgilim." Soobin konuştuğunda tüm öğrenciler kahkahaya boğulmuştu.

"Yeter!" Herkesi susturduğumda Jisung gelip kolunu omzuma atmıştı.

"Evet Minho, öpüşmek suç mu?" Ona bakınca gözlerinin dudaklarımda olduğunu görmüştüm. Derince yutkunmuştum. Benim de gözlerim dudaklarına kaydığında bunu fark etmiş ve sırıtmıştı. Beni bile isteye kışkırtıyor şu an...

"Evet, okulda öğrencilerin öpüşmesi suç." Kafasını yana eğmiş ve dudaklarını büzmüştü. Yavaş yavaş kaybediyorum kendimi, yapışacağım şimdi okulun önünde.

"Öğretmenlerinki değil yani?" Elimdeki mikrafon yüzünden tüm okul konuştuklarımızı duyuyordu. Derince bir nefes verip gözlerimi kapatmıştım. Sakin ol Minho, sakin ol koçum. Okulun önünde onu öpersen bakan siker seni, sakin ol. Sakın yapışma Minho.

"Jisung, okuldayız." Omzumdaki eli yavaşça ensemdeki saçlarıma gitmişti. Anında gözlerim geri açılmıştı.

"Biliyorum." Dudaklarını yaladığında dayanamayıp mikrafonu yere atmış ve onu belinden tutup kendime çekerek dudaklarına yapışmıştım.