54

1.5K 359 113
                                    

hi..?

"Ben büyücü değilim." dedi Jeongguk, gözlerini hızla kırpıştırırken. Hayatında bundan daha absürt bir şey duymamıştı. "Büyücü olsam bunu bilirdim, değil mi?"

Odadakilerin onaylamasını almak için etrafına bakındı ama göz teması kurmaya çalıştığı herkes ondan gözlerini kaçırıyordu, —bir kişi hariç.

Taehyung ile göz göze geldiklerinde sevgilisi eline uzandı. "Sakin ol," diye mırıldandı sessizce. "Yves'i dinleyelim."

Seokjin'in doğum gününden bu yana yalnızca bir gün geçmişti ve şu an yedisi de Yves'in odasında Jeongguk'un durumu hakkında konuşmak için toplanmıştı.

Son bir gün Taehyung için oldukça bulanıktı. Şu an Yves'in odasında nasıl sekiz kişi oturduklarından bile tam olarak emin değildi.

"Büyücüsün, Jeongguk." dedi Yves, kendinden emin bir şekilde elindeki kağıtları işaret ederek. "Emin olmak için belki de en az on kez kontrol etmişimdir. Testlerin bu kadar uzamasının sebebi de buydu; emin olmaya çalışıyordum ve artık eminim; büyücüsün."

Jeongguk'un bakışları hemen karşısında oturan Yves'e kilitkenmişken diğer herkesin ona baktığını hissedebiliyordu ama hiçbiriyle göz göze gelecek cesareti içinde bulamıyordu.

"Taehyung senden beslendiği için güç kontrolünde sorun yaşadı. Büyücü kanı güçlerimizi neredeyse 10'a katlar ve kana olan açlığımız artar, bu yüzden büyücü kanı içmemiz katiyen yasaktır."

Jeongguk'un beyni kısa devre yapmıştı. Duyduğu şeyler gerçek olamazdı.

"En başta vampirlerin arasına gönderilen bir büyücü ajan olmandan şüphelenmiştim, eski büyücülerle aramızın pek iyi olmadığını biliyorsun, ama eğer ajan olsaydın yakalanmazdın."

"Jeongguk ajan falan değil." diye lafa girdi Taehyung. Savunma içgüdüsü çok güçlüydü.

Bu kez Hoseok, "Bundan emin olamazsın." dedi.

Jeongguk, kalbinin kırıldığını hissetti.

"Değil," diye mırıldandı Namjoon dişlerinin arasından. Yere bakıyordu, çenesi kasılmıştı. "Ajan değil."

"Niyetölçer misin? Nereden biliyorsun?" Hoseok oturduğu yerde Namjoon'a doğru döndü.

"Kısmen evet," diye cevap verdi Namjoon. "Zihin okuyorum."

"Seni yaratanların seni kandıramayacağını düşünmen çok şeker." dedi Hoseok sahte bir gülücükle. Ortam gerilmeye çok müsaitti ama neyse ki Yves yeniden konuşmanın gidişatını kontrol altına aldı.

"Gerçekten büyücü olduğunu bilmediğini varsayarak konuşmaya devam ediyorum. Bu durumda birkaç seçenek var." diyerek devam etti Yves. Odadaki herkes pür dikkat onu dinliyordu. "Evlatlık olabilirsin, ya da..." Biraz duraksayıp dudaklarını yaladı. "Baban başka biri olabilir çünkü annenle baban büyücü değil."

Jeongguk'un tüm vücudu kasıldı. "Annem böyle bir şey yapmaz." diyebildi yalnızca. Sesi öylesine güçsüz ve çaresiz çıkmıştı ki ağlayacağını sandı. Annesinin babasını aldatmış olma ihtimali karnına aniden yediği bir tekme gibiydi.

newbornHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin