Merhabalar. Umarım bölümü beğenirsiniz. İyi okumalar:))
⭐⭐
Gözlerimi açtığımda, güneş ışığı beni karşıladı. Beni sarmalayan karanlık artık burda değildi. Ama ben hala onu hissediyordum. Dediği her cümle aklımdaydı. Bu duyduklarım ne anlama geliyordu? Zihnim bulanmış gibiydi.
Şuan bunları düşünmenin bana bir faydası olmadığına kanaat getirdiğimde,odayı incelemeye başladım.
Oda çok büyük değildi. Bir yatak, televizyon ve bir adet berjerden oluşuyordu. Berjere çantam bırakılmıştı. İyi onun kaybolmamasına sevinmiştim. Kimliğinizi kaybettiğinizde bir daha istenip gelmesi, çok zor oluyordu. Bir iki kere bu durumu yaşamıştım. Ben bunları düşünürken birden kapı açılma sesi duydum. Kafamı kapıya doğru çevirdim. Gelen kişi içimin rahatlamasına sebep oldu. Alp'ti. Elinde iki tane şu şişesi tutuyordu. Rahatladığımı belli eder bir şekilde gözümü açıp kapattım." Bir an Mevsim geldi sandım, kalpten gidiyordum valla. "
Burnundan nefes vererek gülümsedi.
"Merak etme, Mevsim burda olduğunu bilmiyor. "
Burnunu kırıştırdı. " Öğrense başımın etini yerdi. Uğraşamam onla. "
Sert bakışlarımı ona gönderdim. . "Arkadaşıma laf ettirmem. "
Ellerini havaya kaldırdırmasıyla pet şişeleri bıraktığını fark ettim. " Sakin ol patron, laf etmedim arkadaşına. Ayrıca sorun şuan bu mu? Bana açıklama yapman gerekmiyor mu? "
Gözlerimi devirdim. " Ne açıklması yapacağım Alp? ne olduğunu biliyorsun zaten. "Alp kim olduğumu bilen sınırlı kişilerdendi. Bilmesinin sebebi de, geçit görevlisi olmasıydı.
Geçit görevlisi dediğimiz şey ise; Dünya ile Moloto gezegeni arasındaki kapıyı açıp, kapatan kişilerdir. Alp'te ailesinden kalan mesleği devam ettiriyordu.Alp mor berjerin ucuna oturdu. " Saye bu uzun zamandır olmamıştı.Tabi olupta benden saklamadıysan." gözlerini kısıp bana baktı.
Gözlerimi sabır dilercesine açıp, kapattım. Bu çocuk cidden beni delirtiyordu." Alp saçmalama ya, bak daha çok işim var. Okula falan da uğrayacağım.Ayrıca sen niye beni bu kadar sorguluyorsun? bir problem mi var? " Sanki benden birşeyler saklıyor gibiydi. Çünkü benim sorgulanmaktan ve ya işime karışılmasından nefret ettiğimi bilirdi. Gözlerini kaçırdı.
" Yok canım sende. Hem ben senden birşey? saklamak? bu gerçekten komik."
Gözlerimi gözlerine dikip, "Alp yalan söyleme konusunda ustalaşmalısın. Çünkü asla inandırıcı değilsin " dedim.
Yüzü düştü. " Nasıl hemen anladın ya?"
Gülümsedim. " Alp ne oluyor? "" Kaçamayacağım sanırım. Saye bunu sana söylemem gerekiyor belkide ama"
kaşlarımı çattım. " Alp lafı dolandırma lütfen. Neler oluyor? "
Bir elini saçına geçirdi. " Saye bugün bayıldığın merdiven, bir geçit. Orda bayılman pek normal değil. Bu uzun zamandır olmamıştı. Bu ciddi anlamda büyük bir problem. Ayrıca bu olanlar tek birşeyi ifade ediyor. "
Başımı hafifçe sağ omzuma eğdim." Bu, geçitler arasındaki bağın zayıfladığını gösteriyor. " deyip cümlesini tamamladım. Alp başını onaylar bir şekilde salladı. Kafamı üstümde örtülü olan çarşafa çevirdim.
Aramızda sebebi belli olan bir sessizlik oluştu. İkimizde zihnimizin derinlerinde kendimizi kaybettik.Bu söyledikleri, merdivende ki hislerimide açıklıyordu.
Geçitlerin arasındaki bağın zayıflaması, birçok felaketin başıydı. İki dünyanın birbirine karışması, evrenin düzenin bozulması , Moloto'ya ağit olup burda yaşayanlar, - bende dahil- başlarına birsürü dert açılması ki bu dertler ölümle bile sonuçlanabilirdi. Ayrıca en önemlisi geçit görevlilerin başına gelecekler.
Bu bir kıyamet olurdu. Bu yaşanacaklar engellenmeliydi ama nasıl? Bu cevabı bulmak ister gibi Alp'e baktım.
Bakışlarımı hissetmiş gibi, gözlerini bana çevirdi.
" Bu nasıl engellenecek? "
![](https://img.wattpad.com/cover/360227046-288-k845095.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Venem
FantasyVenem 11/01/1772: Yıllar yıllar önce Veneme bir kar tanesi düştü. Uzun süredir beklenen kış, kendini şimdi gösteriyordu. Tüm Venem halkı bu durumun uğur olduğunu düşünmüştü. Lakin durum öyle değildi. Bu kar tanesi değişimin ve başlangıçın göst...