-Öyle körkütük bir köledir ki sevda, seni kötü göremez bin kötülük yapsan da-
William Shakespeare
Yağmur damlalarının aktığı, şimşeklerin çaktığı bir akşamda bir müzede cinayet işlenmişti. Korkunç bir cinayetti. Bu cinayeti çözmek için dedektif Ekin Çalar ve dedektif Eren Tokgöz görevlendirilmişti. Bu cinayet için yan yana geldiklerin de ikiside gözlerini birbirlerinden alamıyorlardı.
Cinayetin işlendiği yere müzeye gelmişlerdi fakat olay yerin de sadece kan ve ceset vardı başka hiç birşey yoktu. Ekin hemen etrafa bakmaya başlamıştı. Eren ise kamera kayıtlarına ulaşmaya çalışıyordu fakat olay günü elektirikler gittiği için katil gözükmüyordu. Hiçbir ipucu bulamadıkları için geri dönmüşlerdi.
Eren'in telefonu çaldı ve kadının kimliğinin ve otopsi raporunun çıktığını söylediler. Kimliğin de isminin Bahar Gözipek ve 32 yaşında olduğu, otopside de kadının boğazlanarak öldürüldüğü ortaya çıkmıştı.
Ekin sessiz bir şekilde düşünürken, Eren adeta kafayı yiyordu. Ellerin de hiçbir kanıt yoktu çünkü. Eren, Ekin'e bakınca anlam veremediği bir şekilde mimikler yapıp durduğunu gördü ve Ekin'e bir fikri olup olmadığını sordu.
Ekin başını tedirgin bir yüz ifadesiyle hayır derecesine salladı. Eren, "biraz daha çalışmalıyız. " dedi. Ekin ise karşı geldi ve "elimiz de hiçbir kanıt yokken nasıl çalışacağız Eren bey? " diye yüksek bir sesle cevap verdi. Eren,
Ekin'in yaptığı mimiklere hala anlam veremiyordu ve bu durumdan biraz şüphelendiği için, "bildiğiniz bir şey var mı Ekin hanım? " diye sordu. Ekin karşı gelerek, "yok, nasıl olsun? " diye cevap verdi.
Eren birkaç makale incelemek gerektiğini ve bu cinayet hakkında araştırma yapmak gerektiğini söyledi ve Ekin'i ona yardım etmesi için evine davet etti fakat bu bir bahaneydi sadece Ekin'i daha iyi tanımak istiyordu. Ekin, Eren'in teklifini kabul etmedi. Eren, Ekin'i zorlamaya devam etti ve Ekin en sonunda pes edip daveti kabul etti.
Eren, Ekin'i spor arabasına bindirip villasına doğru yola çıktı...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BU BENİM GÖREVİM
RomanceEren odaya girince, Ekin'in yüzündeki ifadeden ne hissettiğini anlamıştı. Ekin titreyen bir sesle, "korkuyorum... " dedi. Eren, Ekin'le birlikte paniğe kapılmıştı fakat güçlü durmaya çalıştı ve Ekin'e, "hayat filmler de gördüğümüz gibi değil Ekin...