Ekin dün Eren'in evinde kalmıştı. Eren'le Ekin dün gece birşeyler yaşamışlardı. Bu yüzden Eren, Ekin'in yüzüne bakmaktan biraz utanıyordu.
Sabah uyandıklarında işe geç kaldıklarını gördüler ve çabucak hazırlanmaya başlamışlardı. Ekin kendi arabasına binmek istesede Eren istemeyip Ekin'i kendi arabasına bindirdi ve ondan ayrı kalmak istemediğini söyledi ve ofise doğru yol almışlardı.
Ekin ve Eren ofise vardıklarında, el ele tutuşurken başdedektife yakalanmışlardı. Başdedektif Eren'e, "niye sürekli birlikte takılıyorsunuz? " diye sordu. Eren hemen söylemek istemediği için, "sadece arkadaşız. " dedi fakat başdedektif olmadığını biliyordu.
Başdedektif, Ekin'in yanına gitti ve ona Eren'e sorduğu sorunun aynısını sordu fakat Ekin'de aynı cevabı vermişti. Başdedektif ikisinede inanmamıştı.
Eren elinde iki kahve ile Ekin'in odasına girmişti. Ekin, gece yaşadıkları şeyden dolayı biraz utanıyordu. Bu yüzden Eren'den kaçmaya çalışıyordu.
Eren, Ekin'e elindeki kahveyi uzatıp, "nasılsın bebeğim? " dedi. Ekin anın şokuyla içtiği kahveyi Eren'in üstüne tükürdü. Ardından ikisinide gülme krizi tutdu.
Ekin masasından bir mendil alıp Eren'e uzattı. Eren mendili alıp yüzünü ve üstünü sildi. Ekin hala gülmeye devam ediyordu. Eren dayanamayıp Ekin'i yanağından öptü fakat tam o sırada başdedektif Mehmet odaya girdi.
Eren ve Ekin panikle birbirlerini ittiler. Başdedektif, "ne oluyor burada? " diye sordu. Eren, "iyi o zaman ben çıkayım, siz konuşun. " dedi ve odadan çıktı.
Mehmet, "sevgili olmadığınızı söylemiştiniz. " dedi.
Ekin, Mehmet'e, "evet, sevgiliyiz fakat bu sizi ilgilendirmiyor. " dedi. Mehmet yüksek bir sesle, "gayet ilgilendiriyor! " dedi.
Ekin, Mehmet'in birşeyler döndürdüğünü anlamıştı ve, "sadede gelin. " dedi. Mehmet Ekin'e,"dedikleri mi iyi dinle Ekin hanım, başına birşey gelsin istemiyorsan, şimdi gidip Eren'den ayrılacaksın!"dedi. Ekin, "pardon da, neden acaba? " diye sordu.
Mehmet, Ekin'e söyleyeceği herşeyi söylemişti ve hiçbirşey olmamış gibi Ekin'in odasından çıkmıştı. Ekin, Mehmet'in söylediklerini hala kavramaya çalışıyordu fakat mantıklı düşünemiyordu. Sadece ileride çok büyük sorunlar yaşayacağını biliyordu...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BU BENİM GÖREVİM
RomansaEren odaya girince, Ekin'in yüzündeki ifadeden ne hissettiğini anlamıştı. Ekin titreyen bir sesle, "korkuyorum... " dedi. Eren, Ekin'le birlikte paniğe kapılmıştı fakat güçlü durmaya çalıştı ve Ekin'e, "hayat filmler de gördüğümüz gibi değil Ekin...