Banka olayından bu yana 4 gün geçti.
Günüm sıradan geçiyor.
Uyan.
Günlük bakım.
Bıcı bıcı yap.
Kahvaltı yap diş fırçala.
Televizyon izle.
Markete git.
Telefon bak.
Falan filan...
İşin komik yanı bütün bunları yaparken kendimi görememem.
Aynaya baksam bile göremiyorum kendimi.
Şuan televizyon karşısında oturuyorum.
3. Numaralı kahraman Harold Lex, gökdelende çıkan yangını durdurdu.
Ekranda onun röportajı var.
Harold: "Bizler kahramanlarız. Halkın güvenliğini sağlamak bizim görevimiz"
Sonra sarı saçlarını havalı bir şekilde geriye attı.
Arkada birkaç fan girl aşk içinde çığlık attı "Kyaaa!.."
Harold: "Yangına girip sivil halkı korkusuzca kurtardım. Merak etmeyin Harold sizin yanınızda"
Göz kırpıp 32 parlak dişi ile ekrana gülümsedi.
Kanalı değiştirdim.
Harold da tam şovmen.
Özel gücü cisimlerin üstüne binebiliyor.
Suçlularla falan savaşırken yanında taşıdığı sörf tahtasına biniyor.
Tahta ile uçarak düşmanlara vuruyor falan.
Kötü bir yetenek sayılmaz.
Ama 3. Sıra olacak kadar iyi midir bilemem.
"TAK TAK TAK."
Kapı çaldı.
"Bay Glass... İçeride misiniz acaba?
Bu kim ya..
Sesi ev sahibine de benzemiyor.
Hem kirayı ödedim.
"Bay Glass. İçeride olduğunuzu biliyoruz."
Son iki yıldır kimse ziyaretime gelmedi.
Ev sahibinden başka...
Arkadaşım da yok ki...
Pek ihtiyacım da yok gerçi.
Kim külotla gezen bir adamla arkadaş olmak ister ki.
Ayağa kalktım.
"Bay Glass kapıyı açmazsanız zor kullanmak zorunda kalacağız."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Glass Adam (S. FİNALİ)
Ciencia FicciónGörünmez olarak doğdum. Görünmez olarak büyüdüm. Bu yüzden herkes beni görmezden geldi. Ben de içime kapandım. Kime sorsan bu güce lütuf der, ama bana göre sadece baş ağrısı... 20/4/24 #157 bilimkurgu