Cesedin kulaklığı: "Canlı getirdiğinden emin ol.."
Kulaklığı kulağıma takmıştım.
Adamın yanında çömelmiş vaziyette duruyordum.
Yanımdaki cesedin alnından çıkan ince bir kan çizgisi mutfağımın fayansına akıyordu.
Peçeteyi alıp rulo haline getirdim.
Kulaklık: "Michael. Ses ver."
Fayansta kan birikiyordu.
Rulo yaptığım peçeteyi cesedin alnındaki deliğe soktum.
İki üç parça daha sokup deliği tıkadım
"Heh şimdi oldu." dedim.
Kulaklık: "Sen Michael değilsin. Kimsin sen?"
Artık kan akmıyordu.
Kolundan akan kan yeri kirletmesin diye altına bir havlu yerleştirdim.
Birkaç peçete daha alıp yerdeki kanı silmeye başladım.
Kulaklık: "Michael orada mı? Sana kim olduğunu sordum."
Yerdeki kanı silerken cevap verdim: "Ben Glass. Michael şuan konuşmak için müsait değil."
Sessizlik...
Kalkıp çöp kutusunu odanın ucundan alıp yanıma taşıdım.
Peçeteler kan kokuyordu.
Hepsini çöpe attım.
Sonra konuşmaya devam ettim: "Kimsiniz bilmiyorum ama Michael dediğin adam evime zorla girdi. Kapıyı parçaladı ve evimde kirli ayakkabılarıyla dolaştı. Benden ne istediğinizi bilmiyorum ama beni bir daha rahatsız etmeyin" dedim.
Sonra kulaklığı çıkarttım.
Kulaklıktaki adam bir şeyler diyordu ama dinlemedim.
Ayağa kalkıp tezgahta duran bir bardak suyun içine attım kulaklığı.
Cesetten kurtulmam gerekiyordu...
Bir süre neler yapabileceğimi düşündüm.
Uzuvlarını parçalasam ev çok kirlenirdi.
Önce kalkıp hızlı bir duş aldım.
Temizlendikten sonra üstüme siyah bir tişört, don ve pantolon giydim.
Hepsi görünmez oldu.
Sonra marketten gerekli malzemeleri almak için dışarı çıktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Glass Adam (S. FİNALİ)
Ficção CientíficaGörünmez olarak doğdum. Görünmez olarak büyüdüm. Bu yüzden herkes beni görmezden geldi. Ben de içime kapandım. Kime sorsan bu güce lütuf der, ama bana göre sadece baş ağrısı... 20/4/24 #157 bilimkurgu