𓇢𓆸
Önümdeki deftere teker teker not almaya başlamıştım.
Ad: Kim Seungmin
Yaş: 18-20?
Yaşadığı yer: Junghwa, Seul
Not: Büyükannesi ile birlikte yaşadığı kesin. Çünkü kadın onun eve sık gelmediğini söyledi.
Eve sık gelmemesinin sebebi geceleri müzik barlarında sahne alması. Para kazanmak zorunda olduğu için maddi açıdan zorlanıyor olabilir.
Deftere uzunca baktım. Maddi açıdan zorlanıyor kısmını karaladıktan sonra nefesimi verip tahtada yazan şeyleri geçirmeye başladım.
"Bugünlerde çok dalgınsın." Eunbi'nin fısıldayarak söylediği şeyi duymamla duraksamıştım. "Yoksa şu bahsetmediğin çocukla mı alakası var?"
"Önemli bir şey değil." dedim dürüstçe.
"Neyse. Artık merak etmiyorum senin aşk hayatını zaten Ari'cim." dedi trip atarcasına. "Ben kendi aşk hayatımla ilgileniyorum. Bir aptal gibi sokakta gitar çalan çocuğa âşık oldum."
"NE?" İstemsizce yükselen sesimle sınıftaki herkes bana dönmüştü. Yaşadığım şok yüzünden mahçupça başımı eğdim ve yanımdaki Eunbi'ye daha kısık bir ses tonuyla, "Yani... Ne zamandan beri?" dedim.
"Geçen gün çarpıştığımızda o kadar nazikti ki... Geçenlerde maskesinin açıldığını söyledi Yumi. Keşke yüzünü görebilseydim. Ama kimse görememiş çünkü hemen yere çöküp gizlemiş kendini."
Gayet iyi biliyordum.
Ben de oradaydım ve insanların arasından onu çekip alan kişi de bendim.
"Sonra bir kız gidip onu ordan alıp götürmüş. Hah~" Sinirle nefesini verdi. "Sanki kendisi ana karakter! Keşke orada olsaydım da onu ben oradan alıp götürseydim."
Gözlerimi kırpıştırdım. Buna cevap vermemek için kendimi sıkarak dersin bitmesini beklemeye başladım.
Şükürler olsun ki yaklaşık iki dakika sonra ders bitmişti ve aceleyle eşyalarımı toplayıp dershaneden çıkmıştım. Eunbi de benimle birlikte çıkmıştı. Hatta fazla hızlı davrandığım için beni azarlıyordu.
"Ah! Ayaklarım ağrıyor biraz yavaş ol Ari!"
Onu arkamda bırakarak koşmuştum resmen. En sonunda bana yetiştiğinde yine tripli bir tonda söylendi. "Derdin ne cidden? Bir tuhafsın. Neyse ne... Ben gitarcı çocuğu izlemeye gidiyorum. Gelcek misin?"
Ben de gidecektim. Ama Eunbi'yle gidersem Seungmin'e yakın davranamazdım.
"Eve gitmem lazım." dedim kısaca.
Yollarımızı ayırıp o meydana doğru giderken ben de yavaşça metroya adımlamıştım. Gözlerim bir yandan da Seungmin'i arıyordu. Normalde bu saatlerde gitarının akorunu düzeltir olurdu fakat görünmüyordu etrafta.
"Shin Ari!"
İsmimi duymamla olduğum yerde durup gözlerimi 360 derece etrafta dolaştırdım. Siyah maskesi ve rahat giyinimi ile birkaç metre öteden bana el sallayarak gelen Seungmin'i görmemle kalbim hızlanmıştı.
"Nereye?" dedi şaşkınca. "Bu akşam kalmayacak mısın?"
"Ben," dedim zorlukla. "Kalacaktım aslında." Sadece kalırsam Eunbi ile de birlikte olacağım için saçma sapan şeylere maruz kalabilirdim.
"Güzel. Öyleyse bu akşam sadece senin istediğin şeyleri çalacağım."
Yavaşça bileğimden tuttu ve beni konser vereceği meydana doğru götürmeye başladı. Bileğimde hissettiğim sıcaklık bana güven veriyordu. Tıpkı benim onun bileğinden tutup kalabalıktan uzaklaştırdığım gibi o benimkini tutmuş ve kalabalığın arasına doğru çekmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
song for broken hearts :: seungmin ✅
Fanfiction❝ Her akşam aynı saatte, aynı yerde akoru bozulmaya müsait eski, yıpranmış gitarıyla sokakta sahne alan maskeli bir çocuk var... ❞ , !¡ by younwina²² 𖧷 fanfiction, fluff, mini fic ⌗seungmin× girl | ♡♡¡! ⚡️#2 kimseungmin [17.06.2024]