16. bölüm

2.9K 216 29
                                    

Bana cevap vermeden tostunu yemeye devam ettiğinde iç çekip tabağıma döndüm. Henüz hazır değildi belki de, onu zorlayacak değildim sonuçta.

Tostlarımız bitince tabakları toplayıp makinaya kaldırdım, odama doğru yöneldiğimde bir anda ayaklarım yerden kesildi. Yüzüme bakan Vural beni hafifçe zıplatıp yükseltti, kucağında ben olmama rağmen hızla merdivenleri çıktı ve odama girdi.

Kucağında ben varken yatağa oturdu ve beni kendine çekip sıkıca sarıldı. Dudaklarını alnımda ve şakağımda hissettim.

"Kendini zorunda hissetmeni istemiyorum bebek, gerçekten istediğin bir zamanda olsun istiyorum." Yan oturuşumu bozup bacaklarımı açarak kucağına oturdum.

"Seni istemediğim halde bunu söyleyeceğimi düşünmüyorsundur umarım. Seni.... gerçekten... istiyorum.." son kelimelerin arasında dudaklarına kondurduğum sert öpücüklerle yutkunuşu hoşuma gitmişti.

"Seni o kadar çok istiyorum ki, tüm vücudum heyecandan titriyor aşkım." Belime koyduğu elleri sıkılaşırken dimdik gözlerime bakıyordu.

"Ben seninleyken çok sertim bebek, kendimi kaptırmaktan korkuyorum." Sırıtıp dudağımı yaladım.

"Korkmuyorum aşkım, sen de korkma. Bırak tenimiz de aşka doysun, olur mu?" Kafasını sallayıp dudağıma kapanırken derin bir nefes aldığını fark ettim.

Sakin başlayan öpüşmemiz her zaman ki gibi gittikçe sertleşirken altımda da sertleşen başka bir şey vardı. İstekle ona sürtündüğümde ağzıma yayılan inleme ikimizden aynı anda çıkmıştı.

Elleri belimi sıkıca kavramış benim daha sert sürtünmemi sağlıyor, içime girecek gibi bastırıyordu. Tenimin şimdiden kızardığını tahmin edebiliyor ve bundan bile garip bir zevk duyuyordum.

"Aşkım pantolonunu çıkart, hissedemiyorum böyle seni." Beni ters çevirip yatağa uzandırdığında elim direkt düğmesine uzandı ve hızla açtım.

"Çıkart.... hadi." Heyecanla pantolonu indirdim, hızla çıkartıp elini çamaşırına attı ve onu da çıkarttı.

Ben de hızla soyunuyordum, hareketlerimiz hızlı olsa da titrekti, ellerim bile titriyordu heyecanımdan. Tamamen çırılçıplak kalınca tenlerimiz birleşti, onun vücudunu hissetmek bile beni mahvediyordu.

Öpüşü yavaşça aşağılara inerken elimi ağzıma kapattım, karnımdaki kramplar nefesimi kesiyordu. Elleri bacaklarıma inip sertçe avuçlayıp ikiye ayırdı, çıplak erkekliğini girişimde hissettiğimde gözlerim yaşardı.

Öylece girmesini beklemiyordum ama ufak bir korku sardı bedenimi, omuzlarına sıkı sıkı tutundum. Hafif hafif kendini girişime sürtmeye devam ediyordu, ellerim omuzlarında olduğu için yüksek sesli inlemem odada yankılandı.

Geri çekilip komodindeki jele uzandı ve deliğimin üstüne bol bol sıktı. İki parmağını birden içime ittiğinde ufak ve acı dolu bir çığlık attım. Gözlerim dolmuştu, Vural bana arzu dolu bir gülümsemeyle bakıp parmaklarını hızlandırdı.

Acı yerini ufak ufak zevke bırakırken üçüncü parmağı hissettim, iyice genişleyen deliğime bakıp dudaklarını ısırışı beni daha da yükseltmişti. Son kez gözlerime bakıp parmaklarını çekti ve hiç beklemeden kendini içime itti.

"Aşkımmmm...." acıyla kollarımı boynuna sararken daha da derine girmesiyle gözyaşlarım kulaklarıma doğru süzüldü.

"Hepsi girdi bebek, nefes al. Bekliyorum tamam mı, birazdan geçecek." Sadece nefes alıyordum zaten, yüzümde gezinen dudakların verdiği rahatlamayla gevşemeye başladım.

"Hareket ediyorum, acırsa söyle güzelim benim." Geri çekilip kendini bana ittiğinde nefesim kesildi, ama bu sadece hissettiğim doluluktandı.

"Biraz... biraz hızlan aşkım." Boynuna doğru mırıldanınca hafifçe gülüp hızlandı, kendini içime bir kez daha ittiğinde yıldızlara dokunduğum o noktaya ulaşmasıyla inlememi tutamadım.

"Acımıyorsa kendimi tutmayı bırakıyorum." Kafamı salladığımda beni boynundan ayırıp yatağa uzattı, dudaklarıma kapanıp gittikçe sertleşirken dili de ağzımı keşfediyordu.

Bacağımın birini beline doladığında inlemem daha da arttı, çünkü daha derinde ve daha çok hissediyordum onu. Zevkten gözyaşlarım akarken dili damağıma uzandı, ihtiyaçla dilini emmeye başladıktan kısa süre sonra kasılıp inleyerek sona ulaştım.

Benden ayrılıp kalçamın altına iki yastık koydu ve tekrar tek hamlede içime daldı, çığlığım hoşuna gitmiş olacak ki hareketleri gittikçe sertleşiyordu. Yükselen sesimle bacağımı omzuna çekip hafif hafif ısırmaya başladı.

Yüzü zevkin o tuhaf kıvılcımlarını yansıtırken kendini içime o kadar sert itti ki başım yatak başlığına çarptı. Ağzı hafifçe açılmış, gözleri kısılmıştı. Bu halini bir ömür görmek isteyerek gözlerimi yüzüne kilitledim.

İçime akan sıvılar beni tuhaf şekilde tatmin etmişti, ona ait olan bu zevkin kanıtı şuan içimdeydi. Mutlulukla gülümseyip eline uzandım, elini elimden çektiğinde ise buzlu suya batırılmış gibi hissetmiştim...

Çirkinin AşığıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin