22. bölüm

1.8K 183 11
                                    

İki gün önce yarıyıl tatiline girmiştik ve yarın sabah Vural'ın ameliyatı vardı. İstemiyordum ama çok hevesli olduğu için sesimi de çıkartamıyordum. Vural son kez çantasını kontrol edip bana dòndü, beni kollarına çekip sararken burnumun direği sızlıyordu.

"Dudaklarına dokunmayacak o doktor bozuntusu değil mi?" Mutsuz mutsuz sorduğum soruyla saçlarımı öpüp güldü.

"Merak etme, eğer dudaklarıma kalemle bile dokunurlarsa onları dava edeceğimi söyledim. Şaka bir yana bana hala kızgın değilsin değil mi?" Omuz silkip kafamı omzuna yasladım.

"Ben seni böyle çok seviyorum, ya yakışıklı olunca benden uzaklaşırsan?" Çok komik bir şey söylemişim gibi büyük bir kahkaha attı ve beni hızla kucağına aldı.

Kollarımı boynuna sardığımda yüzlerimiz aynı hizaya gelmişti, dudağımı sertçe öpüp emdi. Tek bir hareketiyle kalbimin bu kadar hızlanması normal değildi, benim ona hissettiğim bu yoğun aşk normal değildi.

Olsun, zaten ben hiç bir zaman normal olmamıştım ki...

Vural'ın dudaklarına yoğun ve sert bir öpücük bıraktım, geri çekildiğimde bana tek kaşı havada hayretle bakıyordu. Ensesinden çekip daha da sert öptüm onu, boğazından çıkan boğuk inleme içimi heyecanla doldurmuştu.

"Yavrum, durmazsan yarın refakatçim olamayacak kadar yorgun olacaksın." Omuz silkip bir daha dudaklarına kapandım ve çekilmeden öpmeye devam ettim.

Kalçamı tutan elleri sertleşirken, tuttuğu yerlerin moraracağına emin oldum. Hafif bir acı beni daha da ateşliyordu, tırnaklarımı saç diplerine sürterek kafamı yana eğdim ve dilimi ağzına soktum.

Biz o kadar kaptırmıştık ki öpüşmeye çalan telefonlarımızı bile duymamıştık, babam arıyordu. Vural beni yere bırakıp telefonunu açtı, beni şoke ederek cevapladığında öylece ona bakakalmıştım.

"Efendim baba... evet, yanımda. Ameliyat için bana küsmüş güzelim, onu ikna ediyordum." Ona tip tip baktığımı fark edip bana göz kırptı.

"Evet, yarın dokuzda giriyorum nasipse. Gelmene gerek yok, Ayaz refakatçi olacak. Tamam, görüşürüz." Vural telefonu kapatıp bana döndüğü zaman onu itip yatağa düşürdüm ve üstüne çıktım.

"Sen benim babamla mı konuşuyordun kesin... baba diyerek..." kafasını salladı.

"Babamız arada seni sormak için beni arıyor, sana nedense hiç ulaşamıyormuş. Benden ona baba dememi istediğinde kabul etmemek için bir sebebim yoktu, zaten senin baban benim de babam oluyor." Yüzümde oluşan aptal sırıtışa gülerek bakıyordu.

"Aşkım, şuan gözüme yirmi milyon kat daha çekici göründün. Seni yemem gereken çok önemli bir mesele var, çabuk soyun, çabuk." Kahkahası odada yankılanırken kafasını iki yana sallıyordu.

"Yaaa, soyunsanaaaa..." hala gülerken soyunmaya başladı, tamamen çıplak kaldığında ellerini iki yana açıp öylece yattı.

"Al bakalım, tamamen seninim. Ne istersen yapabilirsin bebeğim, elini korkak alıştırma." Onu deli gibi seviyordum, vücudunu, dudaklarını, bana bakışını ve hissettirdiklerini....

"Gözlerini de kapat, bırak bebek Ayaz seninle ilgilensin aşkım." Gülerek başıyla onayladı.

Tüm vücudunu öpüp, emip, yaladım. Bazı yerleri ısırdım ve tenine izlerimi bıraktım, memnun olduğu çıkarttığı seslerden belli olurken sertliğini elime aldım. Sert bir nefes çekti içine, uzun uzun onunla da ilgilendim ve bir yandan kendimi kremleyip hazırladım.

İlk kez böyle bir şey yapıyordum ve utanç verici olsa da, heyecan vericiydi de aynı zamanda. Onu kendi ellerimle içime aldığımda elleri yatak örtüsünü kavradı. Ben üstünde inip kalkarken o tamamen zevkin tadını çıkarıyordu, elleri bir an olsun çarşafı bırakmıyordu.

Ona arkamı dönüp tekrar içime aldığımda derin bir nefes aldığını duydum, elleri belime dolanıp beni daha hızlı hareket ettirirken ikimizde yüksek sesle inliyorduk.

Doğrulup sırtımı göğsüne yasladı ve beni daha da hızlı hareket etmem için destekledi, ben çığlık çığlığa sona ulaştığımda yüzüm yatakla buluştu birden ve Vural bugüne kadar ki en sert girişlerini yaptı.

Sona ulaşırken küfrederek kendini en derinime ittiğinde bir kez daha boşaldım ve içimden çıkmaması için onu uyararak uykuya daldım.

Çirkinin AşığıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin