Kulaklarım duyduğu şey ile çınlamaya başladı. İlayda diye bir nişanlısı varmış. Olduğum yerde donup kaldım bir süre. Algılamakta zorlandım. İnanmak istemedim bir süre ama en sonunda kabullendim bu iğrenç cümleyi. ' Yağız beyin nişanlısı'. Son zamanlarda duyduğum en mide bulandırıcı ikinci kelimeydi. Birincisinin konusunu bile açmak istemiyorum. İkinci kez böyle bir şeyle karşılaşmak iğrenç bir duygu.
En sonunda koruma kendime gelmem için bir şeyler söylemeye başladı. Hiçbirini ne anladım ne dinledim. Hiç bir şey duymadım o süre boyunca. Hala aklım almıyordu. Bana babasının zoruyla her şeyin böyle olduğunu söylemişti. Demek ki yalan söyledi. Senin sayende intihar etmekten vazgeçtim Aylis dediğinde de ciddi değildi, yalan söyledi.
"Aylis hanım iyi misiniz?" En sonunda duydum korumayı. Etkisinden çıktığımda direkt olarak odaya geri döndüm ve kapıyı kilitledim. Şansıma yurt dışındayım. Tesadüfe bak konuştuklarından hiçbir şey anlamıyorum. Hay amına koyayım.
Hiçbir şeyi umursamadan valizimi elime aldığım gibi geri doldurmaya başladım. Midemin daha fazla bulandığını hatırlamıyorum. Belki de dün sarıldığı kızı bana kuzenim diye tanıştırmıştır. Yazık bana, ne kadar salakmışım.
En sonunda koşarak tuvalete girdim ve kapıyı kilitledim. Kendime gelmek için yüzümü yıkadım. Biraz daha iyiydim. Yere çömeldim ve başımı dizime yasladım. Biraz düşündükten sonra aklıma bir erkek için üzülmenin saçma olduğu geldi. Ben Aylis Yıldırım'ım. Herkese bir erkek için üzülmem diyen kişiyim şimdi kalk ve güçlü dur. Onun için kendini üzmene değmez.Bir anda otel odasının kapısı açıldı. Kimin geldiğini tahmin edebildim ama çok umursamadım. Yağız gelişti. Bir anda bağırmaya başladı. "AYLİS NERDESİN!" Sonunda o iğrenç sesi duydum ve biraz daha emin oldum gerçekten bir erkek için ağlamanın gereksiz olduğunu. Sebebini sorarsanız eğer böyle bir nişan ortada olmasaydı bu şekilde sinirli bir şekilde içeri girmezdi. Şuan içinde öyle büyük bir öfke ve sinir var ki düşündüğünüz her şeyi söyleyebilir. Ben alışkınım böyle durumlara. Nereden diye sormayın çünkü bilmeyi bırakın duyma bile istemezdiniz.
"Aylis sana nerede olduğunu sordum!" diye bir daha konuştu sinirli bir şekilde. Ben ise hiçbir şekilde hareket bile etmedim. sadece çömeldiğim gibi dinledim. en mantıklısı bu geldi, eskisi gibi ne yapmam gerektiğini biliyordum o zaman. karşısına geçip en güçlü şekilde duracaktım. o kim ki beni küçümseyebilir. Daha fazla bağırmaması için yerden kalktım ve kapının kilidini açtım. Kendimi hazır hissettiğim zaman kapıyı açtım ve içeri, Yağız'ın yanına gittim.
beni gördüğü zaman bir duraksadı. karşısına geçtim. "ne istiyorsun?" diye sordum. ama Yağız hiç oralı olmadı. yanına korumayı çağırdı. "Barış hemen buraya gel!" diye bağırdı ama ben hiçbir şekilde tepki vermedim. koruma yanına geldi. "Buyurun efendim." dedi. "Hani Aylis içeride değildi, odadan çıkmıştı." dedi Yağız. Koruma benim burada olmadığımı mı söylemiş yağıza. neden böyle yapmış. "Özür dilerim efendim, ben Aylis hanımın en son odadan çıktığını sandım. Kusura bakmayın lütfen." dedi. korumaya baktığında yüzünde anlamdıramadığım bir duygu vardı. O hiç konuşmasa bile ben anlardım. sakin. Çok sakindi. O durumda olan biri için fazlasıyla sakindi. Başka biri olsa endişe ve korku ile boğulurdu ama koruma fazla sakindi. Bu sakinliği hiç normal değildi. Bunun altında bir şey vardı. Bende bu durumu hiç belli etmeden devam ettirdim. "Ona sana bu şekilde demesini ben söyledim." dedim. Korumanın bakışları kısa bir süre için beni buldu. Bu sefer gözlerinde farklı bir şey gördüm. Şaşkınlık. Kesinlikle şaşkınlıktı. Benim böyle birşey söylememi, dediği şeyi devam ettirmemi beklemiyordu. Bende ona bakmaya başladım. birkaç saniye tepkisiz ce birbirimize baktık. Gözlerini benim üstümden geri çekti ve tekrar başını eğip yere baktı. Yağıza baktığımda gözlerinde nefret vardı, anlamıştım. "Siz benimle dalgamı geçiyorsunuz lan!" diye olduğu yerde kükredi resmen.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SON ÇARE
Teen FictionAlev sevgilisi tarafından bir anda terk edilir. Bundan üç yıl sonra eski sevgilisi yeniden gelir ama Alev'i ondan koruyacak biri vardır.