6. Bölüm- Geçmişin Kalıntıları

30 3 0
                                    

Ayaz Alkan

"Herşey yolunda, birşey olduğunda ararım."

Böyle giderse hiçte yolunda olmayacak Dicle. Koltukta oturmuş, uyuyan Safiye'ye bakıyordum. Kapı açıldığında başımı o yöne doğru çevirdim. Ecrin gelmişti.

Yani insan neden eski dostunu gördüğünde bayılır ki? Sarılın, öpüşün ne bileyim dert yakının falan, ne gerek var şimdi?

Ecrin'nin dürtmesi ile kendime geldim. Yukarıdan tip tip bana bakıyordu. Ayağa kalktım, şimdi ben ona yukarıdan bakıyordum. Aramıza bir kaç adımlık mesafe bıraktı. "Evet son durum ne?" Dedim sakin bir sesle. Kaşlarını çattı. Bazen gerçekten kadınları anlamıyorum.

"Hiç mi Neslihan'ı merak etmiyorsun yani?" boş bakışlarla bakmaya devam ettim. Tek kaşımı kaldırarak, "Tabii ki de merak ediyorum. Sen de bizi pek merak etmiş gibi durmuyorsun." dedim. "Demek doktor oldun... Neslihan ise pilot." dedim düşünerek.
İç geçirdim. Ben niye bir bok olamadım lan?

Ecrin, "Görüyorum ki sen de pek adam olamamışsın. Ama hemen dertlenme. Herkesin ilgilendiği bir konu vardır, değil mi?" dediğinde otuz iki diş sırıtmaya başlamıştı bile.

Umarım Rusları unutmuştur.

"Farkında isen yakın arkadaşlarından
biri şuan hastane de yoğun bakımda."
gözlerimi kıstım.
"Merak etme, Ayaz. Neslihan'ın durumu şuan iyi. Sadece uyanmasını bekliyoruz. Sabah geldiğinde durumu oldukça kötüydü," Dedi Ecrin. Gülüşü aniden esmer teninden silindi.

"Merak etmek mi? Hem ben sizi yıllarca aradım. Tam yedi senedir sizin nerede olduğunuz hakkında araştırma yaptım ben!" dedi. Sesi boğuk çıkmıştı. Dediklerini duyduğumda idrak etmeye çalıştım. Bizi aramış mıydı? İşte buna gülerim.

"Ben sizi aramadım mı sanki? Sadece Safiye kalmıştı! Sadece ikimiz... Sonra Dicle geldi. Sonra ise Musa. Onlar buldu. Sen nasıl bulamadın peki?!" yükselen sesim odada yankılanmıştı. Pencereden gelen soğuk rüzgar, siyah uzun saçlarına vuruyordu. Saçları her zaman ki gibi aynıydı.

Sesimin tonuna şaşırmıştı. Öylece kalakaldık. "Bana bir daha sesini yükseltme." dedi. Sonra dolmuş gözlerini fark ettim ama aynı zamanda kararlı duruyordu.

Kapkara gözleri aynı bakıyordu. Arkadaşlarım değişmemişti, fakat büyümüş ve olgun bir birey olmuşlardı. Odanın kapısına vurup sonrasında içeri bir hemşire girmişti.
Kumral bir genç kızdı.

Ecrin'nin karşısında duraksadı. Kısa bir bakışma sonrasında Ecrin'e geri döndü.

"Ecrin hanım, bakmanız gereken hastalar var. Gelmeniz gerekiyor." Sonra bana gülümseyerek dışarı çıktı.
Benden sana hayır çıkmaz güzel kız.

Bana gülümseyen kızı görmüş olmalı ki göz devirdi. Sonra Safiye'nin serumlarını kontrol etti. Odadan çıkmadan önce, "Önce ki yıllara göre daha başarılısın." dedi. Nemli gözlerini elinin tersiyle sildi ve odanın kapısını hızla açarak dışarı çıktı.

Bende olanları düşünmek için geri koltuğa oturdum. Uyanmasını beklediğim kuzenime baktım.

Unutmamışlardı...

Oğuz Özdemir

Oğuz neyse ki kendini bardan dışarı atabilmişti. Derin bir nefes verdi. "Bugünlük yeter, Özdemir." Dedi kendi kendine. Merdivenlerin trabzasından tutundu.

Sesi gecenin sessizliğinde yankılanmıştı. Özdemir...
Soy ismine sövdükten sonra cebinden arabasının anahtarını çıkardı.
Arabanın farları karanlıkta gizlenmiş, etrafa keskin bakışlar atıyordu.

Rus Kaçağı - Aşk Sizi Hayata Tekrar Döndürebilir Mi?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin