Kahvaltıdsn sonra dışarıçıkmak istedi Savaş. Onu evde oturmak için ikna etmişken telefonu çaldı.
"Alo. Söyle Cenk. Ne? Bir işi de becerin be bir işi! Geliyorum bir şey yapmayın!"
Telefonu kapattı. Ben anlamaz bir surat ile ona bakarken yanıma geldi. Derin bir nefes aldı ve az önceki kükremeler hiç yaşanmamış gibi hoş ve tatlı bir ses tonu ile konuşmaya başladı.
"Benim biraz işim çıktı canım. 2 saate yanında olacağım söz veriyorum."
Yüzüm düştü. Nedenini bilmiyordum. Fakat yüzüm düştü. Sadece kafamı sallayabilmiştim. Kulağıma fısıldadı.
"Seni çok seviyorum güzelim."
Sonrasında yanağıma bir buse kondurup odadan çıktı. O gittikten sonra yarım saat kadar daha telefona baktım ve sonrasında dizüstü bilgisayarı alıp yatağa girdim.
Şifre vardı ve şifreyi bilmiyordum. Telefonumu aldım ve Savaş'ı aradım.
"Güzelim müsait değilim çok mu önemli?"
"Şey. Sadece bilgisayarın şifresini soracaktım. Dizi izleyecektim de."
"21072024"
"Teşekkür ederim."
"Müsait olunca seni arayacağım güzelim. "
Ben cevap veremeden yüzüme kapamıştı. Arkadan bağrışma sesleri geliyordu.
Bilgisayarı açtıktan sonra jeton yeni düşmüştü.
21072024 bu bir tarih. 21/07/2024. Dünün tarihi. Evlenme tarihimiz. Yüzümdeki aptal gülümsemeye engel olamadım.
Yarım bıraktığım dizimi açtım ve izlemeye başladım. 1 saat sonra daha fazla izlemek istemedim. Sonra aklıma havuz geldi.
Fakat mayom yoktu. Aşağıya seslendim. Alay geldi.
"Buyrun."
"Bana mayo verir misin. Havuza gideceğim."
"Havuza giremezsiniz."
"Neden?"
"Savaş beyi beklemelisiniz."
"Neden?"
"Savaş bey öyle söyledi."
Hızla telefonumu aldım ve Savaş'ı aradım.
"Müsait misin."
"Sayılır. Bir sorun mu var?"
"Sen gelmeden havuza giremezmişim. Öyle söylemişsin?"
"Ne saçmalıyosun sen güzelim. (Gülme sesleri) kim söyledi sana bunu?"
"Alya."
Bir anda sesi sertleşti ve boğazını temizledi.
"Söyle hemen sana bir mayo versin. Şimdi kapamam lazım bebeğim. Seni seviyorum görüşürüz."
Yüzüme kapası. Alya bana hızla bir mayo verdi ve oradan koşar adım çıktı. Neden böyle yaptığını, neden bana böyle dediğini anlamamıştım.
Hızla mayoyu üzerime indim ve aşağı indim. Bir havlu almayı ihmal etmedim. Havlulu şezlonga derdim ve tişörtümü katlayıp şezlongun üzerine bıraktım.
Kapı sesini duymamıştım. Savaş'ın arkamdan beni izlediğini fark etmeden havuzun en başında balıklama daldım ve en sonuna kadar şu altı yüzüp çıktım.
Tam tekrar daldığımda birinin havuza atladığını gördüm. Yüzeye çıktığımda biraz soluklandım. Arkamı döndüğümde birinin göğsüne çarptım. Beni belimden yakaladı. Zaten ayaklarım yere değmiyordu havuz o kadar derindi. Ve beni belimden tutup kendine çekti.