Lanet 2 - Bölüm 12

91 5 7
                                    

Gözlerimi araladım. Yoğun ışıktan dolayı gözlerimi kıstım. Işığa alıştığında açtım gözlerini. Canım yanıyordu. Doğrulmaya çalıştım fakat belimdeki acı buna izin vermedi. Başım dönüyordu. Nerede olduğumu bilmiyordum. Ne oldu bilmiyordum.

Bir kadın yanıma koşarak geldi ve bağırdı.

"UYANDI!!!"

Odaya koşarak gelen doktor ve iki hemşire daha geldi.

"Sarp. Konuş benimle. Hadi."

"N-nerdeyim?"

Ağzımdan çıkan tek kelime buydu. Tamamen kendime geldikten sonra doğruldum ve etrafıma bakındım.

Korku içerisinde olanları hatırladım.

-FlashBack-

"Hay Lanet!"

Diye haykırdım. Sonrası karanlık. Konuşulanları duyuyor, fakat ne gözlerimi açabiliyor, ne de konuşa biliyordum.

"Ambulans çağırın acil ambulans çağırın hemen!!"

"Tanrı aşkına o şey çocuğun bacağına girmiş!"

"Çok korkutucu, çok kan var bakamayacağım."

"Anne korkuyorum!"

Ve buna benzer bir sürü bağırış sesleri. Bacağımda ve kolumda çok fena bir acı vardı. Sonrasını hatırlamıyorum...

-FlashBack Son-

"Lanet olsun ne oldu!"

Sonrasında Savaş'ı hatırladım. Bağırmaya başladım.

"Savaş! O nerde?! Sevdiğim adam nerede?!!!"

"... "

"BİRİNİZ CEVAP VERSİN ARTIK SAVAŞ NEREDE ONA BİR ŞEY Mİ OLDU?!!!"

"Başınız sağ olsun Sarp bey... "

"Hayır. HAYIR YALAN SÖYLÜYOSUNUZ. SAVAŞ ASLA BENİ BIRAKIP  Z VERDİ!!"

O sırada gözüm takvime takıldı. 2027 yazıyordu.

"Nasıl. Nasıl 2027 yazabiliyor! Biz daha 2024'teyiz! Bu takvim yanlış!!!"

"Bakın Savaş Bey. 3 yıldır komadaydınız ve daha yeni uyandınız."

Hayır. Olamaz. Başım dönmeye başladı miğdem bulanıyordu. Kalbim sıkışmata başladı nefesim kesildi deli gibi aplıyor ve bağırıyordum. Çok uzun zaman sonra ilk defa korkuyordum...

"SAVAŞ NEREDE O NEREDE!"

"Dediğim gibi Sarp Bey o öldü. Elimizden geleni yaptık fakat başarılı olamadık. Çok kan kaybetmişti akciğerin saplanan direksiyon noldu da cabası."

Hemşireye döndü ve bir şeyler söyledi. Hemşire ise bana sakinleştirici verip içeri ziyaretçilerini aldı.

"Oh Sarp sonunda uyandın çok şükür!"

Bu Eda ablaydı. Ona sıkı sıkı sarıldım. Ağlıyordum. Sarılıyordum. Kalbim sıkılıyordu. Korkuyordum...

"Doğru mu?!"

"Ney?"

"Savaş! O-o öldü mü?!"

"Çok üzgünüm canım. İnan ben de senin kadar üzgünüm.."

"Lanet olsun. Lanet olsun. LANET OLSUN!"

-2 Hafta Sonra-

Hastaneden iki gına önce taburcu olmuştum. Eve gitmiştim. Savaş'la benim evime. Bizim evimize...

ZORAKİ(bxb) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin