Bölüm-19

61 5 0
                                    


Aşk kapıyı bir kere çalar, içeri girerdi. Ne zaman ne mekân, kalp bir kapan yeri gibiydi.

Kapana kısilan bir kalp atamak için duygu besler, beslediği duygu ile yeni bir yaşam sevinci verdirdi insana...

Nitekim en büyük kalp savaşını Farah veriyordu. Kocası inada binmiş gibi onunla konuşasa bile gözüne bakmıyordu.

Hele ki o kahve olayından sonra...

Üzerinden üç geçse bile Farah kocasına karşı karşı bir şeyler besliyorudu artık. Adını dâhi koyamadığı bir his besliyordu ve bu his artık dışarı çıkmak için vakit kolluyordu.

" Farah bu nasıl olur sence?" Bedenine yasladıgi kıyafeti yengesine gösteriyordu.

Farah derin bir çukura girmiş gibi düşünceli ve dalgındi.

" Yenge.." Novia kıyafeti özenle yatağın üzerine koyup farahin yanına geçip oturdu. Elini omuzuna koydu.

" Yenge.."

" Efendim..." Dalgın düşünceden kalkmıştı nihayet.

" Allah aşkına neyin var senin?" Korkulu gözlerle bakıyordu kadına. Son üç gündür dalgındi. Ve bu gözle görülür derecede fark ediyordu.

" Ağabeyin yüzünden!"

" Ağabeyim mi?" Kaşları hayretle havaya kaldırdı. " Ağabeyim ne yaptı ki!"

Üç gündür aralarında benzersiz bir çekim vardı. Tazi tavşan misali gibiydiler. Ağabeyi kaçarken, yengesi ise kovaliyordu. Aynı evin içinde...

" Bana bundan sonra sana bakmaycagim dedi, ve üç gündür bakmıyor..." İlkine göre başlayan cümlesi sona doğru sinirle soldu.

Yanındaki kızın eliyle ağzını kapatması ve gülmesi içten bile değildi. Ve ayrıca komik değildi bu durum!

" Komik mi şimdi?"

" Yenge..." Gülmesi durursa, konusackti.

" Ya Novia gülmesene!"

Fakat yengesi her gülme dedikçe kız gülüyordu. Farah da dayanamayıp kahkayi basmıştı. Bu kız ile inada girilmezdi.

" Yenge siz şimdiden başlamışsınız."

Farah anlamayrak kıza döndü.
" Neye?"

" Eee, kavgaya... Baksana abim kaçıyor sen kovaliyorsun, ama yengecigim sana şimdiden söyleyeyim ipleri eline alsan iyi olur."

" O nasıl olacakmış?"

" Şimdi şöyle ki." Yerinde doğrulup yengesine döndü. " Seni onu değil, o seni kovalaycak sende kaçacaksın."

" Tam tersi olacak!"

" Aynen öyle yenge.... İpleri eline ne kadar çabuk alırsan, senin için o kadar iyi olur."

Farah düşündü. Aslında mantıklı bir hesaplamaydi.

Hızla ayağa kalktı. Noviaya teşekkür etmek için yavaşça eğilip kızın yanağına bir öpücük kondurdu.

" Bu ne içindi yenge?"

" Bana yardım ettiğin için..." Odadan çıkan kadına gülerek baktı. Daha sonra ise alt dudağını ısırdı.
" Sana yardım etmek için değil yenge, yeğen haberini daha çabuk almak için."

***
Akşam yemeği sonrası, Farah ve Novia kafa kafaya vermiş yarın ki düğün için hazırlık planı yapıyorlardı.

Yarın kocasının kuzeni evleniyordu. Onun için yarın hazır olup gideceklerdi.

Savaşın İzi Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin