2.BÖLÜM

58 5 0
                                    

Ayağımın üstüne düştüğümden dolayı çok acıyordu. Telefonumda yere düşmüştü ve yanında bi telefon daha vardı. Çarptığım kişiye bakmak için kafamı kaldırdığımda koyukahve bir çift göz bana bakıyordu.

"Önüne baksana b..ahhh" konuşurken ayağa kalkmıştım. Ayağım acıdığı için inlemiştim. Aslında bendede suç vardı ama banane.

"Çok pardon. Gel şoyle otur ayağına bakalım. "

Oturdum.

"Terliğini çıkart."

Terliğimi çıkarttım.
Biyere bastırmasıyla inlemem bir oldu.

"Tam tahmin ettiğim gibi ayağın burkulmuş."

"Off çok acıyoo."

"Gel seni anneme götüreyim. Ayağını sarsın. Merak etme annem doktor."

"Yok gerek yok."

"Olmaz. Gel."

"Tamam. Ama telefonumu alıyım."

"Ben aldım sonra veririm."

"Tamam." dedim ve beni ayağa kaldırdı. Elini belime koydu ve zıplamaya başladım. Otelin içine girdik. 4. Kata çıktık. Bi odanın önünde durduk. Demek burası. Kapıyı çaldı. Tatlı bi bayan açtı kapıyı.

"Yağız oğlum. Bu kız kim?" demek adı Yağız.

"Anne biz şeyle çarpıştıkta şeyle... Şeyle.... " diyip bana baktı.

Bende "Başak" diye tamamladım.

"Başak'la çarpıştıkta ayağı burkulmuş. Bende sana getirdim."

"Ah. Tamam. Gel canım ben Yağız'ın annesi Nermin. Şuraya oturda ayağına bakalım."

"Sizide yorucam."

"Ay ne yorulması canım." gülümsedim ve oturdum.
Ayağımı açtım. Merhem gibi bişey sürdü. Sonrada sardı.

"Çok teşekkürler. Ben gidiyim."
gülünsedi.
O sırada Yağız söze karıştı.

"Bende geliyim. Yardım ederim."

"Peki." dedim ve çıktık. Bizim odayla arasında baya mesafe vardı. Yürüdük yürüdük. Aynı zamandada sohbet ediyorduk.

"Siz nerden geldiniz?" dedi.

"Ankara siz?" dedim. Önce şaşırdı sonra gülümsedi.

"Bizde." dedi.
"Peki kaç yaşındasın?" dedi
"15 buçuk." dedim. Güldü.
"Buçuğuda var yani."
Kafamı salladım.
"Sen?"
"17 senin tabirinle 17 buçuk." ikimizde güldük.
Biz konuşurken odaya gelmiştik.

"Teşekkür ederim." dedim tam içeri girecekken.

"Başak telefonun." dedi ve telefonu uzattı. Gülümsedim ve aldım. Kapıyı çaldım. Annem açtı. O sırada Yağız gitmişti.

"Kızıım noldu ayağına?" dedi. Bende olanları anlattım. Bişey demedi.
Canım sıkılmıstı. O yüzden telefona gömülecektimki. Bu telefon benim değil. Off olamaz. Telefonlar karışmış. Gidip versem diyeceğim. Gidrrken pek dikkat etmeedim. Odaları karıstırabilirim. Benim telefonu arasam. Telefon şifreli. Belki şifreyi çözebilirim. YAĞIZ yazsam.
Hayır. Olmadı. Iıı annesinin adı neydi? Nuran. Hayırr. Ne.. Ner.. NERMİN. Şifreyi girdim. Tabiki de doğru çıktı. ANA KUZUSU YAĞIZ. Neyse benim telefonu arıyım bari. İkinci çalışta açtı.

"Alo."

"Alo.Yağız."

"Kimsiniz?"

"Başak ben."

"Çarpıştığımız Başak mı?"

Ah bu kaç tane Başak tanıyo acabaa. Allah'ım yaa.

"Evet."

"Hıı."

"Şey telefonlar karışmış. Sanırım. Bende sizin odaya giderken pek dikkat etmedim. O yüzden arıyım dedim."

"Şifrem vardı. Nasıl buldun."

"Ben bulurum arkadaş."

Güldü.
"Ben geliyorum o zaman."

"Nereye?"

"Odanıza. Ben sen gibi değilim. Hafızam geniş."

"Tabi tabi. Hadi gelde ver telefonumu. Telefonsuz kaldım."

"Tamam. Geliyorum." dedi ve kapattı.

5 dk sonra kapı çaldı. Kapıyı açtığımda bir Abi bozuntusu görmeyi beklemiyordum.

"Hee sen mi geldin?"

"Başka birinimi bekliyodunuz hanımefendi?."

"Evet köle."

"Bana köle deme. Ve sen kimi bekliyosun?"

"Derim ve arkadaşımı bekliyorum."

"Diyemezsin ve kim bu arkadaş."

"Derim ve sanane?"

"Deme ve ben senin abinim bilmeye hakkım var."

"Derim çekil şurdan."

"Yeter kim bu arkadaś."
O sırada Yağız geldi.

"Geldi işte çekil."

"Noluyo lan?"

"Arkadaşım abi."dedim.

"Başak telefonun." dedi Yağız.

"Bi dakka bi dakka bumu senin arkadaşın." dedi abim.

"Evet ne var?" dedim.

"Senin arkadaşların kız olmalı."

"Neden?"

O sırada annem geldi.

"Burak gel şuraya arkadaşıyla konuşcakları vardır." dedi. Yaşşa be anne. Annem öyle diyince abim mecburen girmek zorunda kaldı.

"Pardon yaa klasik abi işte."

"Sorun değil. Telefonun numaranı alabilirmiyim?." dedi.

"Olmaz"dedim

"Neden ki?."

"Olmaz."

"Neden?"

"İşte."

"Hadi yaa."

"Tamam. Tamam. 0*** *** ** **."

"Tamam."

"Sende versene." dedim.

"0*** *** ** **."

"Tamam.görüşürüz."

"Görüşürüz." dedi ve gitti.

Bende odaya girdim.

"Laan kızım o kim?"

"Arkadaşım. Bin keremi sormayı düşünüyisun?"

"Yaww... "
Cümlesi yarıda kaldı. Annem konuşmaya daldı.

"Burak arkadaşı işte. Sen ne yapıcaksın." dedi.

Abimde sustu. Haha. Yağız'ı OTEL KABUSUM diye kaydetmiştim. Sonra birden telefon çalmaya başladı.

OTEL KABUSUM
arıyor...

İyi insan lafın üstüne ararmıs. Tamam olmadı. Telefonu açtım.

"Alo."

"Alo Başak nasılsın?"

"İyiyim sen nasılsın Yağız?"

"Bende iyiyim şey bu gece karaoke varmış. Birlikte gideriz diye düşünmüştüm. Gelirmisin?"

"Gelirim."

"Tamam. Ben 21:00 da odanızı önünde olurum. Görüşürüz."

"Tamam. Görüşürüz."
Dedim ve kapattım. Akşama karaoke vaar. Coşarık herhalde.

Acaba karaoke'de ne olacak?
Umarım beğeniyorsunuzdur.
Multi : Yağız.

KELEBEKLE HAYAT...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin